Annesinin 2001 Haziran ayında kaybolduğunu belirten Kavak, “Ben çalışıyordum. Annemi aradım, telefona babam çıktı. Babam annemin kaybolduğunu …
‘ANNEMİN KATİLLERİ BULUNSUN’
Polisin kendilerini aradığını söyleyen Kavak, “Annem bir gün gelecek umuduyla yaşadık. Lakin 2 gün evvel ben bir hayalde annemi gördüm. Duştan 1 gün sonra emniyetten beni aradılar. Büyük bir umutla oraya gittim. Zira ben hayalimde annemin yaşadığını görmüştüm. Polisler, ‘maalesef bir kuyuda kemikler bulundu’ dediler. Bana annemin kimliğini gösterdiler. Kimlikteki kişi annemdi. Sözümü alıp, haber vereceklerini söylediler. Annemin cinayete kurban gittiğini söylüyorlar. Zira annemin kolunda 3 tane bileziği, yüzüğü ve kolyesi vardı. Çenesinin ve kafatasının kırıldığını söylediler. Tam bilgi vermediler. Bizim varsayımımız ya başına vurulup canlı canlı kuyuya atıldı ya da öldürülüp atıldı. Çok güç durumdayız. Biz 21 yıl boyunca annemizi aradık. Gelecek umuduyla bekledik. Annemiz burnumuzun ucunda çok yakın bir dağda hunharca katledilerek o kuyuda yatmış. Babam 10 yıl boyunca aradı ve kalbi dayanamayınca öldü. Annemin katilleri bulunsun. Cezası neyse çeksinler. Annem ne yaşadıysa onlarda onu yaşasın istiyorum” tabirlerini kullandı.
‘CENAZEYİ ALDIĞIMIZDA BABAMIN YANINA GÖMECEĞİZ’
Annesinin bulunan kemiklerinin Ankara İsimli Tıp Kurumu’na götürüldüğünü kaydeden Kavak, şöyle konuştu:
“Orada görüp, duyanlar olmuş. Sizde hiç vicdan ve Allah korkusu yok mu? Nasıl başınızı yastığa koyup uyudunuz? Hiç mi hayalinize girmedi? Bu bayanın çocukları var demediniz mi? Biz yıllarca boynu bükük bekledik. Annemin katilleri cezası neyse çeksin. Babam 2011 yılında kalp krizi sonucu öldü. Babam ölmeden evvel bana ‘kızım annen sanırsam meyyit. Sağ olsaydı bu vakte kadar çıkardı’ dedi. Hem sevinçli hem hüzünlüyüm. Zira annemle babam kavuşacak. Cenazeyi teslim aldığımızda babamın yanına gömeceğiz. Artık annemizi bulduk. Bir mezarı var diye başında dua okuyacağız.”