Dünya gazetesinden Yener Karadeniz’in haberine göre geride kalan yıl itibari ile sayıları 440’a, kiralanabilir alanı ise 13.1 milyon metrekareye …
Dünya gazetesinden Yener Karadeniz‘in haberine göre geride kalan yıl itibari ile sayıları 440’a, kiralanabilir alanı ise 13.1 milyon metrekareye yaklaşan alışveriş merkezleri, bankalara devir tehlikesi ile karşı karşıya.
Bünyelerinde bulunan markalara kira desteği kapsamında 6.5 milyar TL’lik destek veren AVM’ler, artan kurun da etkisi ile kendi borçlarını ödeyemez duruma geldi. 15 milyar dolar borç bulunan sektörde 30’a yakın AVM’nin bankalara devir riski ile karşı karşıya olduğu belirtildi.
Yakın gelecekte en büyük AVM sahiplerinin bankalar olabileceğini vurgulayan sektör temsilcileri, 1 milyona yaklaşan istihdam sağlayan sektörün ayakta kalabilmesi için borçlarında 1 yıl faizsiz öteleme ve TL’ye dönüş desteği talep etti.
200’e yakın AVM borçlu
Yerli yatırımcılar AVM yatırımlarında genellikle yüzde 20-25 civarında öz kaynak kullanıyor. Kredi başvurusunda ise kira sözleşmelerini teminat gösteren kurumlar, 6-7 yılı bulan vadelerde kredi alıyor. Yabancı yatırımcılarda ise söz konusu vade 10 yılı aşıyor. Bilindiği üzere 2018 Ekim ayı itibari ile kiralamalarda TL’ye geçilmişti.
Uygulama öncesi döviz üzerinden kredi alan AVM sayısının yaklaşık 200 civarında olduğu ve bunların çok büyük bir kısmının da ödemelerinin devam ettiği belirtiliyor. Bu yıl itibari ile söz konusu borç miktarının 15 milyar dolar civarında bulunduğu belirtiliyor.
Kurun negatif etkisi artıyor
Kaba bir hesapla, gelirleri TL’ye dönen AVM’lerin kredi yükü, 2018 Ekim’den bu yana döviz kurunda gerçekleşen artış nedeni ile yüzde 25’e yakın yükseldi. Pandemi döneminde düşen gelirler de dikkate alındığında birçok AVM borçlarını çeviremez duruma geldi. Borç yükümlülüklerini yerine getiremeyen AVM’lerin bankalara devri de hızlandı.
Alkaş: Kredi yükü taşınamaz hale geldi
AYD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Alkaş Yönetim Kurulu Başkanı Avi Alkaş, son iki yıldır döviz kredi yükünün, açılan döviz makası nedeni ile taşınamaz hale geldiğini vurguladı. Alkaş, “Sektörde bulunan 440 AVM’nin önemli bir bölümü bankalar ile ilişkilerini düzenleyemezse en büyük AVM sahipleri bankalar olacak. Devir sonrası bankalar AVM’lerin maliki durumuna dönüşüyor. Bu akımın yaygınlaştığı söyleniyor” dedi.
Bugün artan giderler ve azalan gelirler nedeni ile AVM’cilik ekonomisinde çok ciddi çatırdamaların yaşandığını aktaran Alkaş şunları söyledi:
Faizsiz öteleme ve TL’ye dönüş
Yakın zamanda normalleşmenin gerçekleşememesi halinde bankalara devrin hızlanacağına dikkat çeken AYD Başkanı Hüseyin Altaş, şöyle devam etti:
Altaş’ın verdiği bilgilere göre, bu kapsamda tehlikede olan AVM sayısı 30 civarında. Öte yandan 2020 yıl sonu itibari ile AVM’lerin ciroları pandemi öncesinin yüzde 70’inde kalırken, kendi kira gelirleri ise bir önceki yıla göre yüzde 40-50 arasında azaldı. Sektör cirosunun 2019’u 160 milyar TL civarında olduğu düşünülürse, 2020’de söz konusu cironun 48 milyar TL gerilemesi anlamına geliyor.
Ciroları 48 milyar TL azaldı
Alışveriş Merkezleri Yatırımcıları Derneği (AYD) Başkanı Hüseyin Altaş, pandeminin yanı sıra döviz borçlarının da sektörü zor durumda bıraktığını kaydetti. Altaş, “2018 Ekim ayı öncesinde kiralamalar dolar üzerinden yapılıyordu. Her basiretli tüccar gibi biz de gelirlerimizi dolar üzerinden olduğu için dolar üzerinden borçlandık. Bu borcun miktarı yaklaşık 15 milyar dolar. Gelirlerimiz TL’ye döndüğü ancak borçlarımız döviz olarak kaldığı için kurda yaşanan artış nedeni ile yükümlülüğümüz her geçen süre artıyor” dedi.