585’ten sadece biri! Kanun yokmuşçasına yaşıyorlar…

Diyarbakır’da iki yıl evvel İdris İnci liderliğindeki organize kabahat örgütüne yönelik düzenlenen operasyonda 54 çete üyesi yakalandı ve haklarında Ağır Ceza Mahkemesine dava açıldı. Hala tutuklu olan İnci’nin kabahat örgütünün kimi elemanları tahliye edildi.

Bunları şifreli notlarla cezaevinden yönettiği tespit edilince Kaçakçılık ve Organize Hatalarla Çaba Şubesi takımları harekete geçti. Ortalarında örgütü cezaevinden yönettiği belirlenen İdris İnci’nin de bulunduğu 19’u tutuklu 43 çete üyesi hakkında dava açıldı.

Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, İdris İnci ile Fuat Saruhan liderliğindeki cürüm örgütünün halk üzerinde dehşet, panik ve infial oluşturdukları, bölgenin yasa dışı hâkimiyetini ele geçirerek esnaflardan haraç topladıkları, mahalle ve sokak ortalarında torbacılık yaptırdıkları bildirildi.

TUTUKLANANA MADDİ MANEVİ DAYANAK VE AİDİYET DUYGUSU

Örgütün faaliyetlerinin deşifre edilmesine yönelik alınan teknik ve fiziki takip kararıyla tahliye edilen çete üyelerinin İdris İnci’nin talimatıyla gözlerini kırpmadan birçok silahlı olaya karışıp adam yaraladıkları, örgüt üyelerinden birinin tutuklanması halinde cezaevinde maddi ve manevi dayanak verilerek, periyodik olarak cezaevine para yatırıldığı belirlendi. Çete üyelerinin aidiyet hissini yitirmelerinin önüne geçilerek cezaevine sistemli ziyaretler yaparak birbirlerine sıkı sıkıya bağlı oldukları kaydedildi.

KENDİ EŞİNDEN BİLE ŞÜPHELENMİŞ

İnci liderliğindeki cürüm örgütünün Diyarbakır’daki alkollü cümbüş yerleri, hoşluk merkezleri üzere karları sıradan bir işletmeye göre çok daha yüksek olan işyerlerine ceza ismi altında haraç kestikleri, işyeri sahipleri üzerinde baskı kurdukları tabir edildi.

İdris İnci’nin suça meyilli şahısları yanına alarak bu şahıslara silahlı hareketler yaptırarak bulunduğu bölgedeki gücünü ve pozisyonunu sağlamlaştırmaya çalıştığı, çete üyelerinin de İnci’nin isminin gerisine sığınarak ondan aldıkları güç sayesinde birçok silahlı hareket gerçekleştirdikleri bildirildi.

İddianamede, İdris İnci’nin eşi Gülnaz İnci’yi de tehdit ederek şiddet uyguladığı ve kendisine, “Başıma bela mısın? Devlet mi seni yollamış, casus mısın? Hangi düşmanım gönderdi. Seni öldürürüm, polis bile kurtaramaz” dediği bayanın Aile İçi Şiddet Ofisinden müdafaa kararı aldırdığı kaydedildi.

KORUCUYU VURUP ‘AJANLIĞIN SONU GELDİ’ DİYE TEHDİT

Suç örgütünün İstanbul’da da kokain ticareti ve uyuşturucunun paylaşımıyla ilgili de silahla tehdit kabahatlerini işledikleri bildirildi.

Çete üyelerinin Lice’de istekli güvenlik korucusu olan Y.A.’yı bir kahvehanede, “Ajanlığın sonu geldi” diye darp ettikleri, alkollü cümbüş yerlerinde eğlenip gelen hesaba itiraz ederek silahla yağma kabahatini işledikleri, merdiven altı olarak bilenen ruhsat dışı yerlerde kumar oynattıkları belirtildi.

Husumetli oldukları şahısların cümbüş yerlerinde oturmaları ve bu bireylere servis hizmeti açılması nedeniyle işyerini kurşunladıkları, işletmecileri de, “Bu dükkânı kapatacaksınız” diyerek tehdit ettikleri vurgulandı.

UYUŞTURUCUYA BALIKLARI KOKLAMAMIZ LAZIM ŞİFRESİ

Örgüt lideri İdris İnci’nin azmettirmesiyle disko bar olarak faaliyet yürüten cümbüş yerinin kurşunlandığı, akabinde da kendi ortalarında, “Bu memleketin diskocuları, mekancıları yok mu? Bunları vurun. Bunlar hak ediyor. Hepsini vurun bu işi bıraksınlar” diyerek işyerlerini haraca bağlamaya çalıştıkları tespit edildi.

Uyuşturucu ticaretiyle ilgili şifreli telefon görüşmelerinde, “Balıkları canlı görmemiz lazım. Fotoğraftaki üzere olmaz. Bayat mı, taze mi, koklamamız gerekiyor” dedikleri bildirildi.

Sık sık telefon numarası değiştiren çete üyelerinin polisin teknik ve fiziki takibine karşı da azami derecede hassas oldukları, görüşmelerini instagram üzerinden gerçekleştirdikleri vurgulandı.

SUÇ İŞLİYORLAR ÜÇÜNCÜ ŞAHISLAR ÜSTLENİYOR

Çete üyelerinin silah ve uyuşturucu temininde bir zafiyet yaşamadığı, birtakım örgüt elemanlarının İdris İnci’nin ismiyle kumar ve bahis oynattıkları, örgütün gaye ve gayelerine ulaşmada silah kullanmaktan çekinmediği kaydedildi.

Ani gelişen olaylarda birbirlerine süratlice bilgi verip organize oldukları, isimli olaylar sonrasında ne yapılacağı konusunda talimat aldıkları belirtildi. İnci liderliğindeki çete üyelerinin, cümbüş yerlerine gidip eğlendikten sonra masaya hesap gönderildiğinde, garsonlara, “Bu yerin miadı doldu artık” diyerek birebir gece yahut sonraki gün yerleri kurşunlattıkları bildirildi.

Çete üyelerinin içinde yer aldıkları gayrı yasal alemde işledikleri kabahatleri övünerek sahiplendikleri, fakat hukuksal açıdan kendilerini gizleyip karıştıkları olayları faili meçhul bırakmaya çalıştıkları söz edildi.

İddianamede, örgüt lideri ve yöneticilerinin işlediği kabahatlerden ötürü zanlı olmamak ismine bu cürümlerin örgütün alt kademe üyeleri ve üçüncü şahıslar tarafından üstlenilerek yöneticilerin cürümden kurtarılmaya çalışıldığı kaydedildi.