Zarif, Twitter hesabından yaptığı açıklamada Fransız mevkidaşının iddiasını yalanladı. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) 5 daimi …
Zarif, Twitter hesabından yaptığı açıklamada Fransız mevkidaşının iddiasını yalanladı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) 5 daimi üyesi ve Almanya ile İran arasında 2015’te imzalanan Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) olarak adlandırılan nükleer anlaşmayı sürdürmek için Almanya, Fransa ve İngiltere liderlerinin hiçbir çaba sarf etmediğini savunan Zarif, İngiltere’nin mahkeme kararıyla İran’a olan borcunu ödememesini örnek gösterdi.
Paylaşımında Fransız mevkidaşı Le Drian’ı etiketleyen Zarif, “KOEP, E3 ülkeleri nedeniyle değil İran sayesinde yaşıyor.” ifadesini kullandı.
Le Drian’ın 2012-2017 yıllarında Fransa Savunma Bakanı olarak görev yaptığını hatırlatan Zarif, şunları kaydetti:
“Değerli meslektaşım: Kabine kariyerinize Suudi savaş suçlularına silah satışıyla başladınız. İran hakkında saçma ifadelerden kaçının. Gerçek şu: Bölgemizi istikrarsızlaştırıyorsunuz. Muhaliflerini yok eden ve Yemen’deki çocukları katletmek için silahlarınızı kullanan suçluları korumayı bırakın.”
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, cumartesi günü Journal du Dimanche gazetesine verdiği demeçte, İran’ın nükleer silah kapasitesini geliştirdiğini ve Tahran ile Washington yönetimlerinin nükleer anlaşmaya “acilen” dönmesi gerektiğini ifade etmişti.
E3 olarak bilinen nükleer anlaşmanın Avrupalı tarafları Fransa, Almanya ve İngiltere, İran’ın metal uranyum üretmek için çalışmalara başlamasından derin endişe duyduklarını belirterek, Tahran yönetimine nükleer anlaşmadaki yükümlülüklerini yerine getirme çağrısında bulunmuştu.
Üç ülkenin dışişleri bakanlıkları sözcüleri tarafından dün konuya ilişkin yapılan ortak yazılı açıklamada, İran’ın metal uranyum üretmesinin hiçbir sivil güvenirliliği bulunmadığı ve potansiyel olarak ciddi askeri etkileri olduğu ifade edilmişti.
İRAN NÜKLEER ÇALIŞMALARINI HIZLANDIRDI
ABD, Donald Trump’ın başkan seçilmesinin ardından nükleer anlaşmadan çekilmiş ve İran’a yaptırımları yeniden başlatmıştı. İran da buna karşılık anlaşmadan kaynaklanan tüm taahhütlerini askıya aldığını duyurmuştu.
Tahran yönetimi, nükleer bir yakıt türü için araştırma ve geliştirme çalışmalarının başlamasına ilişkin Uluslararası Atom Enerjisi Ajansını (UAEA) bilgilendirdiğini ve ilk aşamada metal uranyum üretmek için doğal uranyum kullanacaklarını açıklamıştı.
İran Atom Enerjisi Kurumu, ilk olarak 5 Ocak’ta Fordo’daki nükleer tesiste UAEA müfettişlerinin gözetiminde uranyumu yüzde 20 saflıkta zenginleştirdiklerini açıklamıştı.
İran ile imzalanan nükleer anlaşma, Tahran’a yüzde 3,67 oranında uranyum zenginleştirme faaliyetini sürdürme ve bu oranda 300 kilogram uranyum stoku hakkı verirken, plütonyum veya uranyum metalürjisi üzerinde araştırma ve geliştirme yapmasına izin vermiyor.
Uzmanlar, metal uranyumunu nükleer silah yapımında kullanıldığı için çok hassas bir konu olarak değerlendiriyor.
Küresel güçler İran’ın nükleer silah geliştirdiği yönünde kaygılar yaşarken, Tahran yönetimi nükleer çalışmaları barışçıl amaçlarla yürüttüğünü savunuyor.
İran, nükleer çalışmalar kapsamında nükleer silah geliştirmediğini, çalışmaların enerji ve teknoloji odaklı olduğunu vurguluyor.