Darbenin seyrini TSK değiştirdi

MERT İNAN İstanbul – FETÖ’nün Balyoz iftirası nedeniyle 18 yıl cezaya çarptırılıp, haksız yere 3.5 yıl cezaevinde tutsak edilen Emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz, hain darbe teşebbüsünün 5.yılında, olup bitenleri anlatırken, askerin, 12 Eylül’den sonra formcu, kelamda Atatürkçülük kanısına saplandığını lisana getirdi. 

Yavuz’a nazaran bugüne kadar “din-devlet” bağlantısı sağlıklı bir tabana oturmadığı için “asker-siyaset” alakası de yanlışsız bir tabanda yürümedi. “Başörtüsüne karışmak ordunun görevi” değildi diyen Yavuz, formcu olmayan laikliğin her inanç ve görüşün sigortası olduğunu vurgularken, yapılan yanlışlar ve FETÖ’nün TSK’daki yapılanması ile 15 Temmuz’a giden süreç için, “2003’ten itibaren işçi atımına şerh konuldu. 2010’dan sonra da kimse atılmadı. Adam atma yetkisini alınmış, elin kolun bağlıyken nasıl ihraç edeceksin. Geçmişte kimileri ‘siyasetle aramız sorunlu, yeni sorunlar çıkmasın’ diyordu. Ben dahil hiç kimse FETÖ’nün TSK içerisinde bu kadar güçlü olduğunu bilmiyorduk” dedi.

Birtakım kesitler hala 15 Temmuz’a kuşkuyla bakıyor? ?

“FETÖ’cü darbe teşebbüsünü hiçbir biçimde tartışmaya gerek yok. 15 Temmuz açık bir darbedir. FETÖ darbe teşebbüsünü yalnızca 15 Temmuz’dan ibaret görürseniz olmaz. Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk, 17/25 Aralık süreçleri de darbe teşebbüsüydü.

FETÖ, Türkiye’de iktidar çabasına girişti. Evvel emniyet teşkilatı, akabinde yargı, bürokrasi, Adalet Bakanlığı’ndaki adamlarıyla iktidarı devirmeye çalıştılar. 

Darbenin en baştan önlenebileceğini argüman edenler bile var?

“Bu mevzuda lakin senaryo üretilebilir. Senaryo üretmek spekülasyona girer. ‘Darbeyi siyasi iktidar biliyordu’ diyenler bilmelidir ki, bu telaffuz FETÖ’yü paka çıkartmak, tehlikeyi görmemek manasına gelir. Bu noktada siyasi iktidarın FETÖ darbesini mazeret ederek farklı kanıdaki birtakım muhalifleri bastırması, devlet nizamını değiştirmesi, TSK’nın tekrar dizayn edilmesi tartışılabilir. Lakin 15 Temmuz çok açık bir FETÖ darbesidir. ABD, örgüt başı Gülen’i boşuna beslenmiyor. İşin bu kısmını tartışmak yanlış.”

Darbe teşebbüsü başlamadan kışlada önlenemez miydi?

“Bir asker gözüyle bakıp diyorum ki, bu darbe önlenebilirdi. Bunu görebiliyorum. Neden önlenmedi? Bu nokta gri alan. Genelkurmay Lideri darbe teşebbüsünü önleyemedi. İhbar geldiği saatlerde daha farklı önlemler alınsa darbe teşebbüsü gerçekleşmezdi.”

Ne üzere tedbirler?

“İhbar elinize ulaştığı an, üst kademedeki herkesi kışlalara yollayacaksınız. Yalnızca şunu anlayabilirim, her zamanki ihbarlardan biri diye düşünmüş olabilirler. Tekrar de ordu ve garnizon kumandanlarına ‘Ciddi tehdit bilgisi aldık adamlarınızı kışlalardan çıkartmayın’ buyruğu verilmeliydi. Hava alanını askeri uçuşlara kapatıyorsunuz fakat Hava Kuvvetleri Kumandanı o sırada düğünde. Çağırırsın, Hava Kuvvetleri Komutanı’nı gelir. O gece, Genelkurmay Başkanı’nın ya basireti bağlandı, ya da anlamadığımız gri alanlarla ilgili bir bahis var.”

Partigöç, Adil Öksüz ve Kemal Batmaz üçlüsü darbenin beyin kadrosu mı?

“Darbe başarılı olsa muhtemelen sorumluluğu alacak birinci kişi Partigöç olacaktı. Tahminen de gizledikleri öbür birini Genelkurmay Lideri atayacaklardı. Adil Öksüz ve Kemal Batmaz, FETÖ’nün TSK imamları olduğu net. Bu şahıslar birinci derece mi, yoksa üstlerinde öbürleri da var mı şimdi bilmiyoruz. Bu üçlünün yabancı istihbarat örgütleri yahut içerideki uzantılarıyla direk teması olup olmadığı vakitle ortaya çıkacaktır. Bildiğim tek şey bu üçünün FETÖ’nün TSK’daki kıymetli operasyon elemanları olduğu.”

TSK’da hala tespit edilemeyen FETÖ’cüler olduğu argümanı var?

“TSK içinde kripto FETÖ artıkları kalmış olabilir. Alt kademelerde sayıları daha fazla da olabilir. Lakin 15 Temmuz sonrası üst kademe FETÖ’cü kaldığını sanmıyorum. Söylendiği kadar güçlü olsalar, o gece daha farklı olabilirdi. Seferber edebildikleri insan sayısını gördük. TSK’da içinde sessiz kalanlar bile onlara katılmamak suretiyle darbenin bastırılmasında rol oynamış oldu.”

FETÖ’cü hainleri engelleyen kahraman askerler pek konuşulmuyor, neden?  ?

“Hainlere karşı bir küme asker var ki, çok faal rol oynadı. 1. Ordu, 2’inci ve 5’inci Kolordu Kumandanları, Ege Ordu Kumandanı, Gelibolu’dan Musa Arsever Paşa, Çorlu’daki Erdoğan Paşa, Çerkezköy’deki Tugay Kumandanı FETÖ darbe kalkışmasının bastırılmasında kilit rol oynadılar. Trakya’dan gelecek yüzlerce tank ve zırhlı aracın önünü kesen bu beşerler oldu. 66.Tugay’da şehit olan Albay Sait Ertürk, darbecilerin harekete geçmesini engellerken, Davut Ala gazi oldu. Eskişehir’deki Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezi’ndeki albay arkadaş, tüm Hava Kuvvetleri’nin yürüttüğü faaliyetlerin seyrini değiştirdi. Zırhlı Birlikler Okulu’ndan yalnızca 2 tank çıktı. Geç tepki eleştirisini yöneltenler bu kahramanlara saygısızlık ediyor. Bilmeden konuşmak yakışmıyor. TSK sesini katıca farklı öyküler anlatılır oldu.”  

“Diyorsunuz ki, darbenin seyrini TSK değiştirdi?

“Bir diğer öykü yazıyorlar. Darbenin bastırılmasında halkın çok değerli rolü oldu fakat darbeyi yalnızca halk önlemedi. TSK içindeki yurtsever insanların uğraşları darbenin tarafını ve seyrini değiştirdi. Cumhurbaşkanı’nın, bakanların milletvekillerinin, medyadaki namuslu insanların önemli rolleri oldu.”

Darbe başarılı olsa FETÖ’cülerin siyasi istikameti ne olacaktı?

“ABD siyasetlerini büsbütün hayata geçireceklerdi. Suriye’deki kantonların birleştirilip Kürt Devleti’nin kurulması hızlanacak, Bağımsız Birleşik Kürdistan resmen Türkiye eliyle hayata geçirilecekti. Yani Türkiye’yi ABD’ye teslim edeceklerdi. Bunu görmemiz lazım. 15 Temmuz’da başarılı olsalar bizler Balyoz mağduru olarak yine Silivri’de olacaktık FETÖ kendisi dışındaki tüm takımları tasfiye edecek, hatasız günahsız insanları Silivri’de tutsak edecekti.”