Aşılı ve aşısız kişilerde koronavirüs riskleri

Koronavirüs salgını oluşturduğu tüm tasalarla birlikte devam ediyor. Semptomlarından farklı varyantlarına ve koronavirüs enfeksiyonu sonrası komplikasyonlara kadar, hastalık son derece öngörülemez ve uzmanlar salgının ne vakit biteceğini varsayım edemiyor.

Öte yandan koronavirüs aşıları bir rahatlama kaynağı oldu. Klinik deneyler, mevcut aşıların epeyce tesirli olduğunu ve ölümcül virüse karşı yüksek antikor düzeyleri ürettiğini gösteriyor. Lakin bu, tam olarak aşılanmış bireylerin koronavirüse yakalanamayacağı manasına gelmez ve son vakitlerde yüksek olay sayıları tüm dünyada epey yaygın hale geldi.

Lakin aşılanmış bireyler koronavirüse yakalanma riski altında olsa da, uzmanlar şimdi aşı olmayanlara kıyasla daha fazla korunduklarına ve virüse karşı daha güzel bir bağışıklık yansısı sergilediklerini söylüyorlar. Bu nedenle, koronavirüs aşılarınızı olmakta tereddüt ediyorsanız ve neyin hakikat neyin yanlış olduğuna karar veremiyorsanız, bilmeniz gerekenler burada.

YAN TESİRLER ENDİŞELENDİREBİLİR

Aşı tereddütü birkaç şeyden kaynaklanabilir. Aşıyla ilgili efsaneler, söylentiler, kuşkular ve artan sayıda olay, koronavirüs aşılarına karşı halihazırda var olan şüpheciliğinize katkıda bulunabilir.

Ek olarak, aşı yan tesirleri de endişelenmenize neden olabilir. 1 ila 3 gün içinde kaybolabilen yan tesirler, sadece aşıların işe yaradığının ve gelecekteki enfeksiyonları uzak tutmanıza yardımcı olan bağışıklık reaksiyonlarını tetiklediğinin bir göstergesidir.

Buna karşılık, koronavirüs enfeksiyonları emsal bağışıklık yansılarını tetikleyebilir, bu da bazen ağırlaşabilen ve daha şiddetli olabilen iltihaplanma ve olumsuz semptomlara yol açabilir.

1 ila 3 gün yaşayabileceğiniz yahut yaşamayabileceğiniz yan tesirlerden korktuğunuz için aşı olmaktan kaçınıyorsanız, yan tesirleri yaşamaktan daha önemli olan bir koronavirüs enfeksiyonuna yakalanma riskini karşılaştırmanız gerekir.

OLAY SAYISI YÜKSEK OLSA DA ENFEKSİYON ORANLARI DÜŞÜK

Çığır açan bir hadise sayısı, tam olarak aşılanmış bir kişinin virüsü kapması ve ekseriyetle hafif ila orta derecede olduğu bilinen çeşitli semptomlara yol açması manasına gelir. Birtakım durumlarda, şiddetli olabilir fakat az görülen bir durumdur.

Çığır açan enfeksiyonlar ne kadar yaygın olursa olsun, aşılanmamış bir bireyde koronavirüs enfeksiyonu kadar önemli değildir. Farklı sıhhat kurumlarından uzmanlar, tam doz aşılı şahıslarda hastalığın nadiren çok şiddetli olduğunu yahut hastaneye yatış ve/veya ölümlere yol açtığını söylüyorlar.

MEVT ORANI BÜYÜK ÖLÇÜDE AZALIYOR

ABD Hastalık Denetim ve Tedbire Merkezi’ne (CDC) nazaran, koronavirüs aşıları tesirlidir ve pandemiyi denetim altına almak için kritik bir araçtır. Lakin hiçbir aşı hastalığı önlemede yüzde 100 tesirli değildir. Birtakım tam aşılı beşerler hastalanabilir ve hatta kimileri hastaneye kaldırılabilir.

Lakin, aşı olan ve hala hasta olanlar için aşının hastalığı daha az şiddetli hale getirebileceğine dair deliller var. Enfeksiyon, hastaneye yatış ve mevt riskinin tümü, aşılanmamış bireylere kıyasla aşılı bireylerde çok daha düşük olarak öne çıkıyor.

Bununla birlikte, aşılanmamış şahısların, aşıları tam olanlara nazaran daha önemli hastalıklara yakalanma riski altında olabileceği de CDC tarafından vurgulanıyor.

CDC tarafından sağlanan son raporlar, aşılanmamış şahısların koronavirüs nedeniyle ölme riskinin, her iki aşıyı da olmuş olan şahıslara nazaran 11 kat daha fazla olduğunu göstermektedir.

Şu anda, koronavirüs Delta varyantı, koronavirüs olay sayısındaki global artışın ardındaki birincil neden olarak öne çıkıyor. Uzmanlar, Delta varyantının daha yüksek viral yük içerdiğine ve bunun da aşının neden olduğu antikorlardan kaçmada daha tesirli olduğunu söylüyor. Artan hadise sayıları büyük bir telaş kaynağı olmasına karşın, uzmanlar mevcut aşıların insanları önemli Delta varyantı hadiselerinden koruduğunu öne sürüyorlar. Aaşılanmamış olanlar ise büyük risk altında görünüyor.

BELİRTİ ŞİDDETİ DÜŞÜYOR

Hem aşılı hem de aşısız bireyler koronavirüse yakalanabilir. Fakat aşılanmamış bir şahısta semptomların şiddeti varsayım edilemez ve hafifçe şiddetliye kadar gidebilir.

Aşısız bireylerde koronavirüsün klasik semptomları ateş, daima öksürük, koku ve tat kaybı, yorgunluk ve eklem ağrısıdır. Bununla birlikte, tam aşılı şahıslarda koronavirüs semptomlarının grip semptomlarını taklit ettiği düşünülmektedir. En yaygın belirtilerden kimileri boğaz ağrısı, baş ağrısı, burun akıntısı ve hapşırmadır.

Uzmanlara nazaran hem aşılı hem de aşısız şahıslar dikkatli olmalıdır. Paklık, maske ve aralık, uyulması gereken üç değerli kuraldır.

Uzmanlara nazaran, aşılı bireyler, aşılanmamış olanlara kıyasla koronavirüs ile gayrette katiyetle bir üstünlüğe sahiptir. Artan hadise sayılarının yalnızca hafif olduğu ve insanların hastaneye yatış ve mevt risklerinin daha düşük olduğu göz önüne alındığında, aşı olmaya öncelik verilmesi büyük kıymet taşıyor.