Kurtulanlar Anlatıyor! Instagram, Twitter ve TikTok’u Sildikten Sonra Hayatlarında Neler Değişmiş?

Ne yazık ki bu kanıyı harekete geçirme konusunda çok azımız başarılı oluyor. Kimilerimiz kısa periyodik olarak silse de bağımlılar üzere tekrar yükleyip kaldığımız yerden devam ediyoruz. Zira toplumsal medya artık eskisi üzere toplumsallaşmak için az kullanılan bir araç değil tersine toplumsallaşmanın en kıymetli ögesi haline geldi.

Lakin bu yeni bir telaffuz değil zira daha öncesinde Facebook’u siliyoruz, Instagram’dan kurtuluyoruz üzere akımlar gündeme gelmişti. 

2021 datalarına nazaran ABD’de nüfusun yüzde 70’i en az bir toplumsal medya platformu kullanmakta. Bu oran beş yıldır neredeyse tıpkı kalmış.

Çevrimiçi bir terapi şirketi olan Talkspace’in klinik yöneticilerinden Kate Rosenblatt, “Bunlar, insanları toplumsal medyada ne kadar vakit harcamak istediklerini düşünmeye itiyor” sözlerini kullanmakta. Twitter, Facebook ve Instagram’dan ayrılan pek çok kişi daha keyifli olduklarını söylüyor fakat kimi şeyleri özlediklerini de lisana getiriyorlar.

“Twitter’da gördüğüm olumsuz görseller ve çatışma sarmallarına o kadar kapılmıştım ki, ayrıldığımda kas hafızam uygulamayı açmamı ve kaydırmaya başlamamı söylüyordu. Bir hafta içinde bunu aştım.”

Bilgilenmek için farklı kaynaklara başvurduğunu söyleyen Britton, “Mesajlaşma uygulamaları, tanıdığım beşerlerle irtibat kurarken kâfi oluyor” diye konuşuyor.

“Tek bir kişi bile ‘Vay canına, artık seni Facebook yahut Instagram’da görmüyorum’ demedi.”

quasa.io

“Doğum günümde Facebook’ta rastgele 300 bireyden yorum gelirdi. Artık etkileşimlerim daha gerçek. Doğum günümde 20 kişi bana ileti attı. Bununla daha memnunum.”