İnsanlar da Yarasalar Gibi Ekolokasyonla Etrafındakileri Hissedebilir mi?

Ekolokasyon yahut biyosonar yarasa, yunus ve balina üzere birtakım memelilerin kullandığı biyolojik sonar olarak biliniyor. Tabirin ismi, ekolokasyonun yarasalardaki varlığını kanıtlayan Donald Griffin tarafından bulunmuştu. 

Ekolokasyon hayvanın çıkarttığı sesi kullanan bir etkin sonar üzere çalışır. Uzaklık sesin çıktığı anla yankı’nın geri dönüşü ortasında geçen vakitle saptanır. Ekolokasyon yapan hayvanların iki kulağı birbirinden yavaşça uzaktadır. Bu yüzden yankı, objenin durumuna nazaran iki kulağa farklı vakitlerde ve farklı şiddetlerde varır. Mühlet ve şiddet farkı hayvan tarafından objenin durumunu belirlemek için kullanılır. Ekolokasyonla hayvan yalnızca uzaklığı değil biçim ve büyüklüğü de saptayabilir.

Özellikle görme duyularını kaybeden insanların ses konusunda daha hassas oldukları sıkça lisana getirilir. Elbette Daredevil şeklinde bir ömürden bahsetmek mümkün değil lakin insanların bu yeteneklerini geliştirebilecekleri belirtiliyor.

Yapılan bir araştırmaya nazaran toplam 10 haftalık bir çalışmanın sonrasında insanların ses dalgalarının objelerden yankılanmasına nazaran yakın etrafındaki manileri tanımlayabileceği tabir edilmiş.

Katılımcıların tam önündeki değil de 45 derecelik açı ile önünde duran manileri daha yeterli tespit ettikleri söz ediliyor. Bir labirent içerisinde çok daha kolay bir formda yollarını bulabilmişler. Elbette bir yarasa suratı ve çevikliğini beklemek yanlış olur lakin insanların ömür kalitesinin yükseldiği konusunda araştırmacılar hayli emin.