Hangi Durumda Nasıl Beslenilmeli?: Tüm Detaylarıyla Beslenme Çeşitlerini İnceliyoruz!

Hamilelik ve emzirme, beslenmeye en çok dikkat edilmesi gereken devirlerdir. Bu devirde hem annenin hem de bebeklerin gereksinimlerini karşılayacak bir beslenme planının takip edilmesi gerekir. Bilhassa folik asit, demir ve kalsiyum istikametinden güçlü besinler tüketmek, bebek beden gelişimine ve anne sıhhatinin korunmasına yardımcı olur.

Bebeklik ve çocukluk devirlerinde kâfi vitamin ve mineral alımı, birçok sıhhat meselesini önler. Ayrıyeten fizikî ve zihinsel gelişime katkı sağlayarak ileride oluşabilecek komplikasyonları maniler. Bu nedenle sağlıklı beslenmenin şimdi bebeklik devrinde başlaması ve bebeğin kesinlikle kâfi anne sütü alması gerekir. Akabinde formül ve ek besin ile desteklenen beslenme planı yavaş yavaş katı besinle zenginleştirilebilir. Çocuk beslenmesinde ise paketli besinlerden kaçınmak, bunun yerine taze ve doğal besinleri öğünlere dahil etmek gerekir.

Hasta beslenmesi mevcut sıhhat meselesine nazaran değişir. Lakin toplumdaki en yaygın sorunlardan olan diyabet hadiselerinde kan şekerini istikrarda tutmaya yönelik bir beslenme programı uygulanır. Bu program dahilinde kepekli tahıllar, bakliyatlar ve taze meyve sebzeler gibi glisemik indeksi düşük olan besinlerin tüketilmesi yanlışsız olur. Ayrıyeten karbonhidrat, protein ve yağ tüketimini dengelemek de kan şekerini denetim altında tutmaya yardımcıdır.

Kilo verme ve kilo alma periyotlarının her ikisi de kendine mahsus beslenme planları içerir. Kilo verme ihtiyacı olan bireylerin diyetisyen denetiminde, kendine özel hazırlanan planı takip etmesi en doğrusudur. Sağlıklı kilo aralığının altında olan ve kilo almakta zorlanan bireylerin de diyetisyen denetimiyle amaca yönelik bir beslenme programı uygulaması gerekir.

Sporcular, ağır idman yapan ve yüksek kalori harcayan şahıslardır. Bu nedenle hem bedenin genel formunun korunması hem de kas kütlesinin artırılması için kâfi besin alımı ve yağ bakımından istikrarlı bir diyetin uygulanması çok değerlidir. Sportmen beslenmesinin kilit noktası ise kâfi protein ve denetimli karbonhidrat tüketimidir. Ayrıyeten terle kaybedilen mineralleri ve suyu destek etmek için sıvı alımı da gerekir.

Vegan beslenme, hayvansal eserleri beslenme planından çıkarmaya yönelik ve büsbütün bitki bazlı olan bir beslenme biçimidir. Şahsî bir tercih olan vegan beslenmede bilhassa protein tüketimini dengelemek gerekir. Vegan beslenme yanlışsız ve sağlıklı planlandığında bedenin ihtiyaç duyduğu bütün besin ögelerini almasını sağlayabilir.

Sıklıkla vegan beslenme ile karıştırılan vejetaryen beslenme de bir hayat biçimidir. Vejetaryenler et ve balık tüketmezken, veganlardan farklı olarak süt ve süt eserleri tüketebilirler. Hasebiyle peynir, süt, yoğurt ve yumurta üzere güçlü kalsiyum ve protein kaynakları vejetaryenlerin beslenme planına rahatlıkla ekleyebildiği besinlerdir.

Son devirde tanınan olan beslenme biçimlerinden biri de ketojenik, yani düşük karbonhidratlı beslenme formudur. Bu beslenme cinsinde günlük karbonhidrat tüketimi son derede kısıtlıdır, yağ ise epeyce yüksektir. Bu nedenle ketojenik beslenme planının da kesinlikle diyetisyen denetiminde uygulanması gerekir. Ayrıyeten bu tip bir beslenme planı epilepsi tedavisinde de kullanılabilir.

Perketaryenlik, et olarak yalnızca deniz eserlerini tüketmeye dayalı bir beslenme stilidir. Hayvansal protein alımını yalnızca deniz eserleri üzerinden sağlayan bu beslenme tipinde, et tüketimi sonludur. Balık, karides, midye üzere deniz eserleri ise beslenme planında epeyce değerli bir yere sahiptir.

Glutensiz beslenme, bilhassa çölyak hastalığı yahut gluten hassaslığı olanların uyguladığı bir plandır. Lakin sindirim sistemi sıhhati açısından vakit zaman rastgele bir hastalık olmasa bile önerilebilir. Glutensiz beslenmenin temel mantığı ise buğday, arpa, çavdar üzere tahıllardaki ‘gluten’ proteini tüketiminden kaçınmaktır. Münasebetiyle bu beslenme planında glutensiz tahıllar, taze meyve sebzeler, et, balık ve süt eserleri üzere doğal besinler tüketilir.

Dengeli beslenme, bedenin ihtiyaç duyduğu bütün besin ögelerini içeren ve sağlıklı bir ömür biçimini destekleyen beslenme tipidir. Besin hassaslığı, sıhhat sorunu ve ihtiyaçlar şahıstan bireye değişmekle birlikte; istikrarlı beslenme bütün besin hususlarının istikrarlı halde dağılımını gerektirir. Haftalık beslenmede protein, karbonhidrat, sağlıklı yağ, lif, vitamin ve mineral üzere gereksinim duyulan bütün besin ögeleri istikrarlı halde yayılmış durumdadır. Bu da menüleri zenginleştiren ve bedene her açıdan dayanak olan bir program sunar. Hasebiyle istikrarlı beslenme optimal ve yüksek ömür kalitesi için en çok önerilen beslenme tipidir. İçeriği ise şahıstan şahsa ufak farklılıklar gösterebilir.