‘Cübbeli Ahmet’ olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, yine bir tartışmanın fitilini ateşledi. Bu sefer de hiç beklemediğimiz bir isimle tartıştı. Ahmet Mahmut Ünlü, CNN Türk ekranlarında gazeteci Ahmet Hakan’ın sunduğu ‘Tarafsız Bölge’ programına konuk …
‘Cübbeli Ahmet’ olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, yine bir tartışmanın fitilini ateşledi. Bu sefer de hiç beklemediğimiz bir isimle tartıştı.
Ahmet Mahmut Ünlü, CNN Türk ekranlarında gazeteci Ahmet Hakan’ın sunduğu ‘Tarafsız Bölge’ programına konuk oldu.
Burada kendisine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2018 yılında yaptığı bir konuşmanın “İslam’ın güncellenmesinin gerektiğini bilmeyecek kadar da aciz bunlar. Siz İslam’ı 14 – 15 asır öncesi hükümleriyle kalkıp da bugün uygulayamazsınız. Böyle bir şey yok. Şimdi bir çok hocaefendi beni tefe koyup çalacak. Rabbim bizi tefe koymasın. Popüler olmak için söylenen sözleri biz asla kabul edemeyiz” şeklindeki bölümü dinletilen Ünlü, aralarında geçen bir ‘tartışmayı’ da stüdyodakilerle paylaştı.
“İmam Hatip konusunda aradı beni. Dediler çok sinirli dedim olsun ben de sinirliyim. Çok açık konuşamam ama 15 dakika konuştuk. Böyle konuşursan 1 milyon 300 bin imam hatipli var bunlar seni sevmez dedi. Sevmesinler dedim. Ben kimse tarafından sevilmek beğenilmek için konuşmuyorum. İfadem aşırıya kaçmış olabilir ama FETÖ işinde de 2009’da bunlar dini batıracak derken fitne çıkarıyorsun Ahmet efendi dediler, sonra haklı çıktığım gibi burada da bir ön alınsın demek istedim. ‘Yav’ dedi bir ‘Ahmet Hakan gibi imam hatiplinin programında nasıl böyle konuşuyorsun sen?’ dedi. Ben doğru bildiğimi herkesin programında konuşurum dedim.”
Kahkahaya boğulan Ahmet Hakan ise “İmam hatipleri savundum ama orada sana karşı” ifadesini kullandı.
Ünlü, Eylül 2021’de yine Tarafsız Bölge programına konuk olmuş, velilere çocuklarını imam hatiplere göndermemeleri konusunda çağrıda bulunmuştu. “Çocuklarınızı imam hatip, ilahiyata göndereceğinize düz ortaokul ve liselere gönderin. Düz okullara gönderin daha az hasarla çıkar. Ben bunu gördüm denedim” diyen Ünlü, şöyle devam etmişti: