Yaklaşık 14 aydır hayatımızın merkezinde yer alan Coıvid-19 sebebiyle uzun süren karantina süreçleri insanların evde daha fazla vakit geçirmesine …
Yaklaşık 14 aydır hayatımızın merkezinde yer alan Coıvid-19 sebebiyle uzun süren karantina süreçleri insanların evde daha fazla vakit geçirmesine yol açtı.
Karantina sürecinde kedi, köpek ve tavşan gibi evcil hayvanlarla vakit geçirmenin kişilerin akıl sağlığına olumlu etki ettiği ise bilimsel olarak PLOS Medicine isimli hakemli bilim dergisinde yayımlandı.
İnsanlar karantina sürecinde evcil hayvanlarla vakit geçirmekten çok hoşnut olsalar da, evcil hayvanların bu durumdan pek de memnun olmadığı ortaya çıktı.
Hayvan davranışları uzmanı veteriner hekim Emmanuele Titeux tarafından yapılan araştırmada, veteriner hekimlere sinir ve ilginç davranışlar şikayetiyle getirilen evcil hayvan sayısında artış görülürken özellikle kedilerin sakinleştirici ilaç kullanımında artış görüldüğünü belirtti.
NTV’nin aktardığına göre Titeux, birçok kişinin evcil hayvanıyla beraber vakit geçirerek kendini daha mutlu hissettiğini ve karantina sürecinde yalnız hissetmediğini belirtirken “Bunu bir de kedilere sormak lazım” dedi.
“KONUŞABİLİYOR OLSALARDI ‘ARTIK DAYANAMIYORUM’ DERLERDİ”
Veteriner hekim Emmanuele Titeux hayvanların tecrit sırasında sahiplerinden bıktığını ortaya koyarken, “Evcil hayvanlar eğer konuşabiliyor olsalardı ‘Bütün gün beni dürtmeyi bırakmayan bu aptal mankafaya katlanmak zorundayım. Artık dayanamıyorum’ derlerdi” ifadelerini kullandı.
Karantina sürecinde ve sonrasında paylaşılan kedi fotoğraflarının da karantina öncesine göre daha depresif pozlar içerdiğini belirten yetkililer kedilerin sahiplerinden uzaklaştığını belirtti.
Ohio State Üniversitesi’nden Profesör M. Leanne Lilly, insanlar gibi kedilerin de ani değişiklikten etkilenebileceğini söyledi.
Hayvan davranışları uzmanı veteriner hekim Emmanuele Titeux, depresyon kelimesinin ise hayvanlar için uygun olmadığının altını çizdi. Hayvanlarda depresyon denen durumun bir tür “boyun eğme” olduğunu belirten Titeux, “Hayvanlar kendisini uyum sağlayamadığı durumda ilgisiz bir duruma geliyor. Bu durum da onu hareketsiz yapıyor”dedi.