Muğla’da gayrimenkul sektörünün önde gelen temsilcileri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının imara aykırı yapıların önüne geçilmesi için tavrının …
Muğla’da gayrimenkul sektörünün önde gelen temsilcileri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının imara aykırı yapıların önüne geçilmesi için tavrının net olduğuna dikkati çekerek, “Nasıl olsa imar barışı çıkar” vaadiyle kaçak yapıyı teşvik edenlere itibar edilmemesi uyarısında bulundu.
Yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) değiştirdiği gayrimenkul alışkanlıkları nedeniyle birçok insan şehir merkezlerinin uzağında arsa satın aldı. Özellikle kalabalıklardan uzak, daha dingin bir hayat yaşamak isteyenler ise bu arsalarına ev yaptırdı.
Bu süreçte bazı art niyetli kişilerin “İmar affı tekrar gelecek” vaadiyle ellerindeki imarsız arsaları satma gayretinde olduğuna dikkati çeken gayrimenkul temsilcileri, birikimlerini kaybetmek istemeyenleri kaçak yapıyı teşvik edenlere itibar etmemeleri konusunda uyardı.
Muğla Emlakçılar Odası Ar-Ge Komisyonu Sorumlusu Erkan Deniz, AA muhabirine, Kovid-19 nedeniyle insanların tercihlerinin değiştiğini, daha çok geniş arazi içerisinde yaşamın başladığını söyledi. İnsanların arazi içerisine yaptıkları prefabrik yapılarla ilgili imar barışından yararlanma düşüncelerinin bulunduğunu ancak böyle bir şeyin mümkün olmadığını vurgulayan Deniz, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un da özellikle ‘tarım arazilerin imara açılmayacağı’ konusunda kesin talimatları olduğunu anımsattı.
“HER İLANA İNANARAK ARSA ALIP, EV YAPMAYIN”
Ev yapma düşüncesiyle arazi satın almayı düşünenlere belediyelerin İmar ve Şehircilik Müdürlüklerinden aldıkları yerin imarını sorgulatmaları tavsiyesinde bulunan Deniz, “İnsanlar internetten gördüğü her ilana inanıp da ‘Ben buraya kendime ev yaparım, nasılsa imar barışından yararlanırım.’ deyip de tarım arazileri, dağ bayır, dere, tepe arazilere ev yapmamalarını, öncelikle belediyeden ve konunun hakimi insanlardan bilgi almalarını tavsiye ederim.” ifadelerini kullandı.
Doğanın güzel, havanın temiz olması nedeniyle Bodrum’a bir akın olduğuna dikkati çeken Deniz, salgın sürecinde ilçe nüfusunun yüzde 70 oranında arttığına, bunun da arazi satışlarına yansıdığına işaret etti.
“KAÇAK YAPIYA KARŞI CİDDİ BİR DURUŞ VAR”
Gayrimenkul Danışmanı Şule Alp ise Kovid-19 salgınıyla uzaktan çalışma ve uzaktan eğitim imkanlarının insanları büyükşehirlerden uzaklaştırdığını kaydetti.
Bu süreçte tatil beldelerinin nüfusunun ikiye katlandığını belirten Alp, “Bodrum bu anlamda popülerliğini sürdürüyor. İnsanlar sadece ev kiralama ve satın alma değil, aynı zamanda uygun bütçeli imarsız arsaları da tercih ediyorlar.” dedi.
“Geçen yıl Türkiye çapında haziran, temmuz ve ağustos aylarında arsa satışları 45 milyon lira iken bu yıl aynı dönemde satışlar 89 milyon liraya çıktı” diyen Alp, Bodrum ilçesinde 2019’da 1219 olan konut satışının geçen sene yüzde 83,1 artışla 2 bin 232’ye çıktığını belirtti.
“Nasıl olsa imar barışı çıkar” vaadiyle imarsız arsa satan kaçak yapıyı teşvik edenler olduğuna dikkati çeken Alp, bu kişilere itibar edilmemesi uyarısında bulundu.
Alp, “İmarsız tarlası bulunan veya arsası imarlı olmasına rağmen, belediye süreçleriyle uğraşmak istemeyen insanların aklına ilk gelen konunun kaçak yapılar, prefabrik ya da ahşap evler olduğunu söyleyebiliriz. İmar affının tekrar geleceğine dair söylentilerin olması da bu tercihlerin artmasına sebep oluyor. Yakın zamanda Çevre ve Şehircilik Bakanımız Sayın Murat Kurum konuyla ilgili yeni bir sürecin gündemde olmadığını açıkladı. Bunun dışında Bodrum’da kaçak yapılaşmalara karşı çok ciddi bir duruşun olduğunu geçtiğimiz yıllarda hep beraber gördük.”