Bahçeli’den sokak hayvanı soruları: Kim, nasıl, ne kadar uyutacak?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Kızılcahamam’da bir otelde düzenlenen Ülkücü Ocakları Vilayet Liderlerine Yönelik Eğitim Programı’nda öğlen yemeğinde gazetecilerle bir ortaya geldi. 

Soruları yanıtlayan Bahçeli, sokak hayvanları ile ilgili tartışmalara ait “Sokak hayvanları ile alakalı çok değerli tartışmalar başladı. Farklı farklı düşünenler de var; lakin buna bir tahlil üretebilmek için bir ağız birliği de var. Zannediyorum Meclis’te yahut hükümet nezdinde bahis ele alınacak. Belediyeler üzerinde de tasarruflar sağlanacak. Buna da bir son verilecek herhalde” dedi.

“TARTIŞMA ÇOK FARKLI HUSUSLARA GİDİYOR” 

Sorunun tehlikeli boyutlara ulaştığını belirten Bahçeli, şunları söyledi:

– Önerilen formu tam bilmiyorum. Uyutulunca nasıl uyutulacak? Ne kadar uyutulacak? Kim uyutacak? Hududu ne kadar? Bunları bilen yok. Hayvanların sevgisi üzerinden çok aşırı derecede yorum yapanlar, artık sokak hayvanlarından şikayet etmeye başladı. Demek ki hudutsuz, sınırsız sevgi, bir şeye yaramıyor. Ben televizyonlardaki tartışmaları dinliyorum. Türkiye ikiye bölünmüş vaziyette, tartı kazanan şey ise köpeklerin uyutulması konusu.

– Türkiye’nin neresine giderseniz gidiniz, öğle sıcaklığında kesinlikle uyurlar, herkes de görür. Tartışma çok farklı mevzulara gidiyor. Türkiye ve dünyada çok şeyler oluyor. Beşerler açlıkla, işsizlikle, kimsesizlikle, birçok olayla karşı karşıya geliyor. İnsanları sevmekten uzak kalanların hayvanları sevmeye yönelmeleri sanki insanları sevmekteki zahmetten mi kaynaklanıyor? Onu da bilmek lazım.

ÖZGÜR ÖZEL’E DÖRT SORU YANITI 

Bahçeli, küme toplantısında CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e yönelttiği 4 soruya, Özel’in verdiği yanıt içinse “Sorudan kaçmanın sözü. Bizim sorularımıza karşılık vereceği yerde öbür türlü mevzulara çekmesi, yanıttan kaçma yahut DEM’den korkma işaretidir” dedi.

“ÇİÇEK Mİ TOPLAYACAKTIK”

Bahçeli, Ülkü Ocakları hakkında ise şu değerlendirmeyi yaptı:

– Artık televizyonlara çıkmışlar, kendi periyodundaki gençliklerin, ne çeşit kusur yaptıklarına dair, hiçbir söz kullanmadan İdeal Ocakları’yla ilgili konuşmaya başlıyorlar. Bu gerçek bir şey değil. Bana nazaran, bu kelamın başlangıcı bunlardır. Artık bir cümle sarf edeceğim. Bu cümleyi düzgün değerlendirmeniz lazım, saptırmaya da gerek yok. ‘İşgal de bir, boykot da bir’ kelamı, Türkiye’deki gençlik hareketlerini çok aşırı boyutlara taşımıştır.

– Bu cümlenin sahibini, bu cümleyle birlikte olanları, onların yetiştirdiklerini, Türkiye’yi yönetme kabiliyetini dikkate alıp, hareket noktası neresiymiş oradan bir başlamak lazım. Boykot da bir, işgal de bir. Toplumsal demokratlar, boykotu tercih ettiler, sokakta gezdiler. Devrimciler, kaba kuvveti temsil ettiler, işgalde bulundular. O vakit boykotla işgali yapanlar kimler? Bunlar bunu yaptıktan sonra ne yapacaktık biz, çiçek mi toplayacaktık?