Süper Lig’in 31. haftasında Galatasaray deplasmanında boy gösterecek olan Çaykur Rizespor, karşılaşmanın hazırlıklarını Mehmet Cengiz Tesisleri …
Süper Lig’in 31. haftasında Galatasaray deplasmanında boy gösterecek olan Çaykur Rizespor, karşılaşmanın hazırlıklarını Mehmet Cengiz Tesisleri’nde sürdürdü. Antrenman öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Çaykur Rizespor Teknik Direktör Bülent Uygun, Hatayspor maçını güzel bir galibiyet ile geride bıraktıklarını ve ligin kalanında başarı sağlamak için mücadelelerini sürdürdüklerini dile getirdi.
“Puanla ayrılmak istiyoruz”
Hatayspor galibiyetinin moral olduğunu söyleyen Bülent Uygun, “Geçen hafta aldığımız galibiyet hem takımımıza hem taraftarımıza hem de bizi sevenlere moral oldu. O maçı artık geride bırakarak, her maçı 1 gün yaşayarak, her maçı 1 gün planlayarak, gerek sistem olarak, gerek taktik olarak sahada kazanma adına, gerek bireysel yetenekleri sergilemek adına mücadelemizi son damlasına kadar verme ve ondan sonra puanlarla ayrılmayı düşündüğümüz bir sürece gidiyoruz” dedi.
Galatasaray ile karşılaşacakları maçtan puan alarak Rize’ye dönmek istediklerini ifade eden Uygun “Galatasaray şampiyonluk yarışı içerisinde, çok kaliteli, Falcao gibi Mustafa gibi forvet ayaklarıyla birçok yetenekli futbolculara sahip. Takımın iyi taraflarını analiz yaptık. Kendi sistemimizi, oyun anlayışımızı ve Rizespor anlayışına yakışan mücadelemizi sahada vererek oradan puanla dönmek istiyoruz. İnşallah Allah’ın izniyle de bunu başarırız” şeklinde konuştu.
Takımda sözleşmesi biten oyuncular hakkında da konuşan Uygun “Herkesle çalışmak isterim. Rizespor’un menfaatine kim olursa olsun, Rizespor’un hizmet anlayışını, o formayı, şerefini, duruşunu sahaya koymak isteyecek her futbolcu bizimle birlikte olacaktır. Şu anda transferleri düşünecek ne durumdayız ne pozisyondayız” ifadelerini kullandı.
“Eleştirilmemiz kadar normal bir şey yok”
Sosyal medyada kendisine yönelik yapılan eleştiriler hakkında da konuşan Uygun, şu ifadeleri kullandı:
“Biz sosyal medya ile yaşayamayız. Ülke sosyal medya ile de yönetilmiyor. Veya sosyal medyadan insanların fikirlerini söylemesi kadar güzel bir şey de yok. İnsanlar bizi nasıl tanıyorsa öyle tanıtıyor. Dolayısıyla beni tanımayan sevmeyebiliyor. Tanıdıktan sonra çok seviyor hatta tanıyandan daha çok seviyor. Ben yaşadıklarımı burada anlatsam kelime yetmez. Ben hayatım boyunca olan bütün suçları üzerime almış, böyle yaşamış, gönlümdeki kalbimdeki sevgimi hep anlatmaya çalışmış bir adamım. Hep doğru olmaya çalıştım. O kardeşlerimizin de düşüncelerine saygı duymak zorundayız. Hakaret, küfür bu tarz şeyler olmaması gereken şeyler. Sosyal medya olmadan önce böyle bir dünya yoktu. Şimdi sosyal medyada bunlar çıkıyor. TC kimlik numarasıyla herkes girse iyi olur. 170-180 kadar Twitter’dan küfür yazanlar var. Onları mahkemeye verdim. 15’er bin lira zaten ödediler Mehmetçik Vakfı’na, Çocuk Esirgeme Kurumu’na. Sağ olsun onlar da kıyak yaptılar. Tabi yediğimiz bir küfür var ama onların da bir yardımları oldu. Yapacak bir şey yok. Bu ülkede kimler eleştirilmiyor ki bizim eleştirilmemiz kadar normal bir şey yok. Dünyanın en güzel işleri yapılmış bu ülkede büyük hizmetler yapmış insanlarımızı eleştiriyoruz. O yüzden eleştirilerle ilgili çok sıkıntı yok. Yeter ki biz işimizi yapalım.”