CHP’den istifa eden Sera Kadıgil’le ilgili Ahmet Hakan’dan çarpıcı yorum

Hürriyet Muharriri Ahmet Hakan, CHP’nin ittifak uğruna terör örgütü ile dirsek temasında olan HDP, tabanları büsbütün zıt olan ÂLÂ Parti, Saadet Partisi ve Babacan-Davutoğlu bölümüyle birebir çizgide yürümeye çalışmasını Sera Kadıgil’in istifasıyla ilişkilendirerek Kılıçdaroğlu’nun çizgisi ve Kadıgil’in tavrını ön plana çıkardı.

Ahmet Hakan’ın dikkat çeken köşe yazısı:

Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) istifa ederek Türkiye İşçi Partisi’ne (TİP) geçen Sera Kadıgil ile ilgili kaleme aldığı yazısında, “Sera Kadıgil, bütün yükü kendisini milletvekili seçen CHP’lilerin omuzlarına bırakıp gitti. Kusura bakmasın fakat ben bu gidişte yüreğin değil de bencilliğin izlerini gördüm” dedi.

CHP’nin işi güç.

Sıkıntı, çünkü zorunlulukları var.

*

Şu cinsten zorunluluklar:

*

– YETERLİ Parti üzere milliyetçi bir partiyle tıpkı hizada durmayı başarmak zorunda.

*

– HDP ile açıkça değil de örtük bir dayanışma içinde olmak zorunda.

*

– Saadet Partisi’nin Cumhur İttifakı’na kaptırılmamasını sağlamak zorunda.

*

• Babacan ve Davutoğlu’nun çizgileriyle ahengi korumak zorunda.

*

Özcesi CHP’nin hem yükü çok ağır hem de sırtında yumurta küfesi var.

*

CHP Milletvekili Sera Kadıgil, işte bu türlü bir ortamda partisinden istifa etti.

Münasebeti: Daha sol bir çizgide siyaset yapmak.

Gittiği yer: Türkiye Personel Partisi.

*

Bu kararıyla birlikte Sera Kadıgil, eminim kuş üzere hafiflemiştir.

Bir anda CHP’nin yüklerinden kurtulduğunu hissetmiştir.

Ferahlamıştır.

*

Uzun kelama gerek yok. Kadıgil, aslında istifasıyla şu iki cümleyi söylüyor topluma:

*

– BİRİNCİ CÜMLE: Ben artık CHP’nin güçlü yükünü taşımak istemiyorum.

*

– İKİNCİ CÜMLE: Ben artık yumurta taşıma hassasiyetinden sıkıldım.

*

Pekala ne yapacak bundan sonra Sera Kadıgil?

Romantik sol devrimci marşlar söyleyecek, kimilerine beğenilen gelecek sloganlar atacak ve sınıfsız bir toplumun düşleriyle avunacak.

*

Çok kolay bir iş bu.

Çok!

Yük yok. Pek risk yok. İstikrar menge mecburiliği yok. Ahaliyi gözetme sıkıntısı yok. İktidara gelme amacı yok. Ulusal olma itinası yok. Yerli üzere davranma gereği yok.

*

Üstelik atacağı sloganlar sayesinde “amma da solcu” diye kuvvetle alkışlanması garanti.

Oh mis yani…

*

Sera Kadıgil, bütün yükü kendisini milletvekili seçen CHP’lilerin omuzlarına bırakıp gitti.

Kusura bakmasın fakat ben bu gidişte cesaretin değil de bencilliğin izlerini gördüm.