DOLAR
32,5065
EURO
34,9601
ALTIN
2.434,93
BIST
9.716,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
20°C
İstanbul
20°C
Az Bulutlu
Cuma Az Bulutlu
19°C
Cumartesi Az Bulutlu
16°C
Pazar Az Bulutlu
17°C
Pazartesi Az Bulutlu
18°C

Dondurucu soğuklar Lübnan’daki Suriyelilerin hayatını altüst etti

Suriye’de 2011’de çıkan iç savaştan kaçarak Lübnan’ın doğusundaki Arsal şehrine sığınan yaklaşık 60 bin Suriyeli aile içler acısı halde hayatta …

Dondurucu soğuklar Lübnan’daki Suriyelilerin hayatını altüst etti
04/02/2021 16:23
231
A+
A-

Suriye’de 2011’de çıkan iç savaştan kaçarak Lübnan’ın doğusundaki Arsal şehrine sığınan yaklaşık 60 bin Suriyeli aile içler acısı halde hayatta kalmaya çalışırken, etkili olan çetin kış şartları, Kovid-19 hastalığı ve ülkedeki ekonomik kriz yaşamı felç ediyor. 35 bin nüfuslu 1400 rakımlı dağlık Arsal’daki 150 kampta kurulan 6.500 çadırda soğuk kış aylarını geçirmeye çalışan Suriyeli mülteciler, yağmur ve kara dayanmayan çadırlarda yaşarken özellikle çocuklar, hastalar ve yaşlılar hayatlarını tehdit eden çok sert koşullara karşı mücadele ediyor.

Ai2nC 1612441272 8075

”SURİYELİ SIĞINMACILAR EN TEMEL İHTİYAÇLARDAN YOKSUN”

İnsana Değer Veren Dernekler Federasyonu’nun (İDDEF) Arsal’daki saha inceleme ekibinin bildirdiği gözlem ve röportajlarda yoğun kar yağışı, su baskını ve ciddi yoksulluğun yaşandığı kamplarda çaresizce yardım beklendiği ve kamp sakinlerinin en temel ihtiyaçlardan yoksun olduğu belirtildi. İDDEF’ten yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen saha inceleme ekibi, ”Arsal’daki çadırlarda insanlık dramı yaşanıyor. On binlerce Suriyeli aileye gıda, battaniye, yatak ve yakacaktan oluşan kış yardımına ihtiyaç duyuyor. Yokluk ve yoksulluğa Lübnan’daki Kovid-19 hastalığı ve ekonomik kriz de eklenince sığınmacı kardeşlerimiz hayatlarını idame ettiremiyor. Kış, her yıl mültecilere musallat olan, naylon ve kartondan yapılmış çadırlarını yok eden, onları dört bir yandan hapseden bir hayalet gibi etkili oluyor. Bu kasvetli havada kendilerini yaşamın temel ihtiyaçlarından, ısıtmadan, yiyecekten ve hatta ilaçlara erişimden uzak buluyorlar” ifadelerini kullandı.

tkEif 1612441299 1607

”KOROAVİRÜS 30 KİŞİNİN ÖLÜMÜNE SEBEP OLDU”

Dondurucu soğukta yaşama ümidini kaybeden ailelerin Kovid-19 hastalığından da olumsuz etkilendiği ifade edilen açıklamada, ”Suriyeli mülteciler kurtuluş limanı olarak görüp sığındıkları Arsal’da soğuk ve yokluğun yanında dünyayı saran pandemiden de olumsuz etkilendi. İlk Koronavirüs vakasının görülmesiyle hastalıkla da mücadele eden mülteci kardeşlerimizden ilk ayda 30 kişi hayatını kaybetti. Bünyanul El-Kalmun ve Mesakinu El-Kalmun kamplarında durum tehlikeli hale geldiği için her iki kamp Arsal yerel yönetimince giriş çıkışlara kapatıldı. Sadece yardım kuruluşları ve bazı devlet kurumlarının girebildiği kamplarda durum her geçen gün ciddileşti. Ölü sayısının her geçen gün arttığı kamplarda her gün bir kişinin hayatını kaybettiği belirlendi. Öyle ki birkaç yıl önce bölgede soğuktan donan insanlar ölürken, pandemi veya soğuktan kaynaklı böyle bir insanlık dramının tekrarlanmaması için bölgeye acil yardım çalışması yapılması gerekiyor” sözlerine yer verildi.

”BETON YAPILAR YIKILDI, ÇADIRDA YAŞAMAYA BAŞLADILAR”

Lübnan’ın betonarme yapıları yıkmasıyla Suriyeli sığınmacıların çadırlara mahkum edildiği belirtilen açıklamada, ”İç savaştan kaçarak Arsal’a gelen ve ilk zamanlar beton ev yaparak yaşama tutunan mültecilerin hayatı Lübnan’ın beton yapıları yıkması nedeniyle karardı. Çadırlara mahkum edilen ailelerin yaşamı kış geldiğinde kabusa dönüşüyor. Yoğun kar yağışı nedeniyle çadırlar çöktüğü gibi, karın erimesiyle akan sular çadırları basıyor. Kış zamanı oluşan fırtınaların sertliği sıcaklığın -4 veya -10’a ulaşmasıyla adeta ölümden kaçan Suriyeli mültecileri bombalıyor ve sığınmacılara dayatılan bu zor koşullar derin yaralar bırakıyor. Günlük temel besin malzemelerinin fiyatları çok pahalı ve en basit geçim kaynağı için yapılan günlük harcama 15 Dolar’a tekabül ediyor. Et alamayan aileler bulgur, mercimek, pirinç ve yağ gibi temel ihtiyaçları karşılamaya çalışıyor. Kamplarda yaşayanların yüzde 80’i işsiz, kalan yüzde 20’si ise çok düşük ücretlerle basit işlerde çalışıyor. Buna karşın beton ev yapmalarına izin vermeyen Lübnan, savaş mağduru ailelerden 15 Dolar’a denk gelen günlük çadır kirası alıyor. Birçok aile ise bu kirayı ödeyemiyor” denildi.

”GIDAYA, GİYSİYE, SOBAYA VE ISINMAYA İHTİYACIMIZ VAR”

İki torunuyla 7 yıldır çadırda yaşam mücadelesi veren Faize Halid Elvuheybi, en büyük ihtiyaçlarının gıda ve ısınma olduğunu söylerek; ”Benim yaşım 53 ve iki yetim bana emanet. Torunlarımın yetiştirilmesiyle ben ilgileniyorum. Yaşamımız bu çadırda geçiyor. Onlar için gıdaya, giysiye, sobaya, yakacağa ve battaniyeye ihtiyacım var. En büyük arzum çadırımızın yenilenmesidir çünkü çok kötü durumda ve yağış olduğunda su olduğu gibi alt tarafından içeriye doluyor. Nereden para bulup ihtiyaçlarımı gidereceğim. Ben bu yetimlere bakabilmek ve ihtiyaçlarını karşılayabilmek istiyorum. Ay sonu geldi ve var yer kirası için ödeme yapmamız gerekiyor. Bizler memlekette kışı severdik fakat şimdi kış mevsimini sevmiyoruz ve kışın gelmesini istemiyoruz. Bizlere yardım edin ey Müslümanlar iki yetimim var ve kimse bu hususta bana yardım etmiyor” dedi.

Engelli kocası ve hasta oğluyla hayata tutunmaya çalışan Umm Hassan ise, kışın soğuğundan ya da yazın sıcağından korumayan bir çadırda çaresizce gelecek yardımları bekliyor. Evsiz kalma korkusu yaşayan Umm Hassan, ”Allah’tan başka kimsemiz yok. Çok şükür yaşayıp gidiyoruz. Ne yapabiliriz ki?  durumuz kötü farkındayız. Ama mecbur buna da sabrediyoruz. Durumumuz yeni değil ve Suriye’den bu yana tahammül ediyoruz. Ama daha fazla nereye kadar? Ben çocuklarımı da getirdim, onlar da bu çileyi çekiyorlar. Vallahi mazlumuz kötü durumdayız. Mazlumuz. Biz ayaklanma falan bilmeyiz. Dışarı çıkmamıza bile izin vermediler. Her şey göz göre göre oldu. Her şeyi Allah biliyor. Evet buralar bizim evimiz yuvamız değil ama mecburuz, sabrediyoruz” ifadelerini kullandı.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.