DSÖ’den flaş uyarı… Koronadan sonraki tehdidi açıkladı!

2019’un son günlerinde hayatımıza giren koronavirüs (Kovid-19) son periyotta Omicron varyantı ile gündemde.

Pek çok ülkede pandemi tedbirleri kademeli olarak gevşetilirken Dünya Sıhhat Örgütü’nden (DSÖ) tabiri caizse gündeme bomba üzere düşen bir ihtar geldi.

Omicron’nun daha bulaşıcı lakin daha az ölümcül olduğu kanıtlanmıştı. DSÖ bu durumun değişebileceğini ve ‘en berbat senaryo’ olarak lanse edilen yeni bir Kovid-19 varyantının  ortaya çıkmasının mümkün olduğunu duyurdu.

Omicron ile kavuşulan rahatlamanın ‘sıfırlanabileceği’nin altını çizen DSÖ yayınladığı raporda 3 farklı Kovid-19 senaryosuna yer verdi.

En yeterli senaryoda, bağışıklığın yüksek kalmasıyla birlikte, varyantların daima olarak daha hafif olacağı belirtilirken en makûs senaryonun aşıların etkisiz kalacağı bir varyantın ortaya çıkması olduğunun altı çizildi.

Açıklamada bunun düşük bir ihtimal olduğu belirtildi fakat buna karşın ülkelerin bu ihtimali göz önünde bulundurarak tedbirlerini alması gerektiği vurgulandı.

SIRADAKİ PANDEMİNİN KAYNAĞI NE OLACAK?

DSÖ koronavirüsten sonraki global salgının böceklerden bulaşan virüsler olabileceği konusunda da uyardı.

Zika ve Dang humması üzere böcek kaynaklı virüsleri işaret eden DSÖ, tropikal ve subtropikal bölgelerde yaşayan 4 milyar insanın bulunduğunu belirterek tehlikenin büyüklüğüne dikkat çekti.

DSÖ Global Bulaşıcı Tehlikeye Hazırlık takımı yöneticisi Dr Sylvie Briand, ‘İki yıllık Covid-19 pandemisinden geçtik ve yüksek tesirli olaylara gereğince hazırlıklı olmamanın nelere mal olduğunu güç yoldan öğrendik’ dedi.

BILL GATES BU SÖZLERLE UYARMIŞTI

Benzeri bir ikaz 2015 yılında Kovid-19 gibisi bir salgına karşı hazırlıklı olmadığımızı belirten ve KOvid-19’un ortaya çıkması ile haklı çıkan Bill Gates’ten gelmişti.

Koronavirüsün birinci görüldüğü ülke olan Çin en büyük kent kapatma planlarını açıklamış, yetkililer Kovid-19 testi yaparken, Şangay kentinde iki basamak halinde kapanmaya gidileceği belirtilmişti.

Koronavirüsün birinci görüldüğü ülke olan Çin en büyük kent kapatma planlarını açıklamış, yetkililer Kovid-19 testi yaparken, Şangay kentinde iki basamak halinde kapanmaya gidileceği belirtilmişti.

Gates, ‘Bir salgın daha yaşayacağız. Bir dahaki sefere farklı bir patojen olacak’ demiş ve gerçek yatırımların artık yapılmasının, dünyanın yeni pandemi ile daha düzgün çaba etmesine yardımcı olacağının altını çizmişti.

Avustralya’nın koronavirüs ile çabasını örnek gösteren Gates, ‘Eğer her ülke Avustralya’nın yaptığını yapsaydı şu an bir salgın yaşanmıyor olurdu’ demişti.

How to Prevent the Next Pandemic (Bir Sonraki Pandemi Nasıl Önlenir) isimli kitabın 3 Mayıs’ta çıkacağını belirten Gates geçtiğimiz hafta kaleme aldığı yazısında şu tabirlere yer vermişti;

‘Kitapta, sırf gelecekteki pandemileri durdurmak için değil, birebir vakitte bu süreçte dünyadaki herkes için daha âlâ sıhhat hizmeti sağlamak için atabileceğimiz makul adımları ortaya koyuyorum. Bu salgından öğrenebileceğimiz dersleri, hayat kurtarmak için muhtaçlık duyduğumuz yenilikleri ve patojenleri erken ve adil bir halde durdurmak için muhtaçlık duyduğumuz yeni araçları özetliyorum.’

İŞTE YENİ PANDEMİYİ YENMEK İÇİN GEREKENLER

Daha evvel ‘Salgın hazırlıklarına gösterilen ilginin beklediğimden daha düşük olmasından biraz endişeliyim’ diyen Gates, dünyanın bir sonraki pandemiye hazır hale gelmesi için 100 günde aşı üretme, başka 100 günde ise bunu milyarlarca beşere sunabilme kapasitesine ulaşması gerektiğinin altını çizmişti.

Gates’e nazaran bu kapasiteye sahip fabrikaları kuracak yeteneğe sahibiz. Lakin tek eksik olan şey şimdi bu hususta gerekli adımların atılmaması.

Gates’in kurucusu olduğu Bill & Melinda Gates Vakfı, yayınlanan bir raporda, ulusların aşı üretme kapasitesi de dahil olmak üzere sıhhat sistemlerine daha fazla yatırım yapmaları için davette bulunmuştu.

Raporda, pandemiyi sona erdirmek için kullanılan araçların büyük ölçüde öteki bulaşıcı hastalıklarla savaşmak için kullanılanlarla tıpkı olduğu belirtilmişti.

Tıpkı raporda aşı adaletsizliğine dikkat çekilmiş ve bunun salgına karşı dünyanın en büyük sıkıntılarından birisi olduğu vurgulanmıştı.