Emekli Doktoru 10,6 Milyon Dolar Dolandırdılar! Kalp Spazmı Geçirdi

İstanbul Cumhuriyet Savcısı Ali Akın Doğuşlu tarafından yürütülen soruşturmada şüpheliler ile müşteki Hekim Mahmut Karaağaç’ın cep telefonlarının, geçmişe dönük bağlantı kayıtları incelendi. Mahmut Karaağaç ile şüpheliler ortasında hiçbir görüşme bulunamadı. Ayrıyeten birbirlerini tanımadıklarını söyleyen iki şüphelinin cep telefonuyla görüşmeleri tespit edildi. Hatta tıpkı cep telefonu aygıtını kullandıkları da ortaya çıktı. Savcılık senetlerdeki imzaların ise, yaşı nedeniyle algılama yeteneği azalan Mahmut Karaağaç’ın bu durumundan faydalanılarak alındığını ortaya koydu. İddianamede, şüpheliler Aşkın A., Selahattin A. ve Mehmet Ali P.’nin fikir, irade ve aksiyon birliği içerisinde birlikte hareket ederek ilerleyen yaşı münasebetiyle algılama yeteneği zayıflamış ve geçirdiği ameliyatlar nedeniyle sahibi olduğu iş hanına gelemeyen emekli Tabip Karaağaç’ın durumundan istifade ettikleri değerlendirmesi yapıldı.

İddianamede şüphelilerin hileli davranışlarla ve Karaağaç’ın algılama yeteneğindeki zayıflıktan faydalanılarak kabahati tamamlandığı söz edildi. Şüpheliler hakkında ‘Kamu kurumlarının hükmî kişiliğini kullanmak suretiyle algılama yeteneği azalmış bireye karşı dolandırıcılık ve resmi dokümanda sahtecilik’ suçlamalarıyla 15’er yıla kadar mahpus cezası istemiyle dava açtı. Sanıkların emekli Hekim Karaağaç’ı dolandırmak maksadıyla üç farklı senet düzenlemesi nedeniyle, her bir senet için farklı başka cezalandırılmaları da talep edildi. Sanıklar, 45’er yıla kadar mahpus cezası istemiyle yargılanıyor.

İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan yargılamada sanıklar, emekli Tabip Karaağaç’ın, aileden miras kalan Eminönü’ndeki iş hanındaki payını satmak istediğini, 10.6 milyon dolar parayı, resmi hiçbir süreç yapmadan, bir bavul içinde kendisine elden verdiklerini ileri sürdüler.

Kuşkulu Selahattin A., emlak komisyonculuğu yapan kuşkulu Aşkın A. ile tanıştıklarını, kendisine emekli hekimin iş hanının satılık olduğunu, bu yerin pay paydaşımın çok olduğunu, toparlanması için paraya muhtaçlığı olduğunu söylediğini tabirinde anlattı. Altınkaya, Aşkın’a üç sefer toplamda 10 milyon 600 bin dolar ödediğini, dolandırıcılık suçlamasını kabul etmediğini savundu.

Aşkın A. ise savunmasında; emlakçılık yaptığını, Mahmut Karaağaç’ı tanıdığını ancak samimiyeti olmadığını, bir gün kendisinden iş hanını satmasını istediğini kabul ettiğini öne sürdü. Mahmut Karaağaç’a ilişkin iş hanını satabileceğini söylediğini, bu yeri satın alması için arkadaşı otel işletmecisi Selahattin A.’ya teklif ettiğini ve kendisine verilen paraları emekli doktora çanta içinde teslim ettiğini öne sürdü. Sanıklar savunmalarında, Karaağaç’ın FETÖ soruşturmasından korktuğu için tüm malvarlığını nakde çevirmek istediği, bu yüzden iş hanını satmaya çalıştığını argüman etti. Sanıklar parayı bir çanta içinde, resmi hiçbir süreç ve tapu devranı bile yapılmadan, 92 yaşındaki emekli Hekim Karaağaç’a teslim ettiklerini savundu. Yargılama sırasında sanıklara bu tezin “hayatın olağan akışına uygun olmadığı” hatırladı. Sanıklar bunun üzerine “Laleli piyasasında alışverişler bu türlü oluyor, banka transferi olmaz” dedi.