Eski Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Gültekin, OdaTV iddianamesine ait Sözcü gazetesinden Can Özçelik’e değerlendirmelerde bulundu. Gültekin …
Eski Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Gültekin, OdaTV iddianamesine ait Sözcü gazetesinden Can Özçelik’e değerlendirmelerde bulundu.
Gültekin, “Öncelikle belirtilmelidir ki daha soruşturma basamağında, hakkında zımnilik kararı bulunan soruşturmada, savunma avukatlarının bile ulaşamadığı evrak kanıtlarının birtakım medya kuruluşlarınca paylaşılması, saklılığın ihlali cürmünü oluşturmuştur. Ve aslında iddianameyi asıl bu yayınlar gözden düşürmüştür. Geçmişte FETÖ periyodu soruşturmalarında bu üzere hukuk dışında yayınlar sıklıkla yapılmış, yargılanan şahıslar itibarsızlaştırmaya çalışılmış lakin sonuçta hepsinin beraat ettiği görülmüştür” tabirini kullandı.
“İddianamede yüklenen cürmü oluşturan olaylar, mevcut kanıtlarla ilişkilendirilerek açıklanır. İddianamenin sonuç kısmında şüphelinin yalnızca aleyhine olan konular değil lehine olan konular da ileri sürülür” diyen Gültekin, şöyle devam etti:
“Yani Cumhuriyet Savcısı için bu bir keyfiyet değil, zorunluluktur. Buna karşın iddianamede yalnızca kuşkulu gazeteciler hakkında ‘aleyhe’ kanıtlara yer verildiği anlaşılmaktadır.”
‘İfşanın ifşası olmaz’
MİT mensuplarını gazeteci Murat Ağırel’in toplumsal medyadan ifşa ettiği savının hakikat olmadığını söyleyen Gültekin şöyle konuştu:
“Gazeteci Murat Ağırel’in Twitter hesabından yaptığı paylaşımla toplumsal medyada ifşa eden birinci kişi olduğu argüman edilmektedir. Halbuki, verdiğimiz dilekçede Murat Ağırel’den evvel de yüzlerce defa paylaşım yapıldığını ispat etmiştik. Lakin savunma avukatlarının verdiği dilekçelerin hiçbir biçimde argüman makamı tarafından okunmadığı ve iddianamede irdelenmediği anlaşılmaktadır. Şayet bu türlü yapılsaydı ifşanın ifşası olmayacağından Murat Ağırel’in özgür bırakılması gerekecekti. Bundan çıkan sonuç şudur: Bu türlü bir kusurun sehven yapılması mümkün olmayacağına nazaran gazeteciler lehine savunma avukatları tarafından sunulan kanıtlar bilerek göz gerisi edilmiştir.”
‘Yargılamaya şimdiden gölge düştü’
Kovuşturma kademesinde adil yargılanma hakkına sahip çıkacaklarını söz eden Gültekin kelamlarını şöyle bitirdi:
“Artık bundan sonra tutuklu gazetecilerin şimdiye kadar çiğnenen adil yargılanma hakkına sahip çıkılması Türk yargısının en değerli sorumluluğudur. Tutuklu gazetecilerin, bu ve gibisi kanıtlarla tutukluluğunun devam ettirilmesi, kamuoyuna bu kadar yansımış bir belgede adaletin daha da yara almasına sebebiyet vermektedir. Diğer taraftan bu yargılanma faaliyetine şimdiden gölge düşmüştür. Türk yargısının üzerine düşen bu gölgenin bir an evvel kaldırılması gerekmektedir.”
