Gazetecileri Tehdit Eden İstanbul Güvenlik Şube Müdürü Hanifi Zengin Hakkında Soruşturma

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) Hukuk Ünitesi, savunmanlığını üstlendiği Artı TV kameramanı Bilal Meyveci’yi haber takibi sırasında engelleyen ve tehdit eden İstanbul Güvenlik Şube Müdürü Hanifi Zengin hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na cürüm duyurusunda bulundu. Yapılan cürüm duyurusunun kıymetlendirilmesi sonrası Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) tarafından tahkikat başlatıldığı İstanbul Valiliği Vilayet Yönetim Konseyi Müdürlüğü tarafından Meyveci’nin avukatlarına bildirim edildi.

MLSA’dan Hareket Sonbahar’ın haberine nazaran, Onur Yürüyüşü’nde bir bayanı taciz ettiği anların görüntü kaydının ortaya çıkmasıyla bayan hakları örgütlerinin hakkında kabahat duyurusunda bulunduğu, tıpkı Onur Yürüyüşü sırasında AFP foto muhabiri Bülent Kılıç’ı gözaltına aldıran İstanbul Güvenlik Şube Müdürü Hanifi Varlıklı, son olarak sıhhat işçilerinin misyonu başında öldürülen doktor Ekrem Karakaya için 7 Temmuz 2022 tarihinde yaptıkları aksiyonu takip eden gazetecilere yönelik tutumları ve tehditleri ile gündeme gelmişti. Varlıklı, kameraman Bilal Meyveci’yi de “Çektin mi, ayağına bastığımı çektin mi? Ayağına bastığımı çektin mi, çekmediysen sonra görüşürüz!” cümleleriyle tehdit etmişti. Bunun üzerine MLSA Hukuk Ünitesi, Hanifi Varlıklı ve olaya karışmış olabilecek başka kolluk vazifelileri hakkında “görevi berbata kullanmak”, “tehdit”, “iş ve çalışma hürriyetinin ihlali” istikametinden hata duyurusunda bulundu.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan cürüm duyurusunda olay anına ilişkin görüntü kaydı da sunularak şahit olarak bilgileri verilen bireylerin dinlenilmesi talep edildi. Şüpheliler hakkında soruşturma başlatılması ve soruşturma sonucunda kamu davası açılmasının da talep edildiği müracaatta basın özgürlüğü ile ilgili genel prensiplere yer verilerek, “Anayasa Mahkemesi de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de hukukun üstünlüğü ile yönetilen demokratik bir hukuk devletinde basının üstün rolünü tekraren vurgulamıştır. Halkın bilhassa kamuyu ilgilendiren tartışmalara iştirakinin sağlanması demokratik toplum için vazgeçilmez niteliktedir. Bunun için kamuyu ilgilendiren tartışmalara ait her türlü fikir ve bilginin yayılabilmesi, halkın da bunlara ulaşabilmesi gerekir. Kamuyu ilgilendiren bahislerde bilgi ve fikir vermek basının vazifesidir. Gazetecilerin mesleksel vazifelerini yerine getirirken devlet vazifelileri tarafından makûs muameleye tabi tutulmaları, tehdit edilmeleri, engellenmeleri onların bilgi alma verme hakkını kullanmalarını önemli formda engellediği tartışmasızdır” diye belirtildi.