Göz altı morluklarının nedenleri ve kurtulmanın yolları

Alt göz kapaklarının altındaki koyu halkalar (periorbital hiperpigmentasyon) kozmetik bir sorun olarak kabul edilir ve hem erkeklerde hem de kadınlarda yaygın olarak görülür.

Bunlara sıklıkla göz altı torbaları eşlik eder ve özellikle daha yaşlı görünmeye neden olur ve yaşam kalitesini kötüleştirir. Tıbbi açıdan bu küçük bir sorundur, ancak ondan kurtulmak oldukça zor olabilir.

Göz altı morlukları ileri yaştaki insanlar, bu duruma genetik yatkınlığı olan kişiler ve doğuştan koyu tenli olanlarda daha sık görülür.

Göz altındaki halkalar mavimsi veya kahverengi olarak ortaya çıkabilirler. Mavimsi koyu halkalar, vasküler olarak sınıflandırılır ve mavi veya mor bir tonu vardır. Göz altında şişlik ve aşırı sıvı ile ilişkili olabilir. Mor renk kan veya damarlardan değil, göz kapaklarını düzenleyen kasların renginden kaynaklanmaktadır.

Kahverengi koyu halkalar ise açık kahverengiden koyu kahverengiye kadar değişebilir. Genellikle koyu ten rengine sahip kişilerde görülür. Güneşe maruz kaldıklarında kararırlar.

GÖZ ALTI MORLUKLARININ NEDENLERİ

Koyu halkaların nedenini belirlemenin en iyi yolu bir çimdik testidir. Bunu yapmak için, cildi kolayca sıkıştırmanız ve biraz geri çekmeniz gerekir. Kahverengi kalırsa, sorun pigmenttedir. Renk düzeldiyse, sorun muhtemelen genişlemiş damarlardadır.

Göz altı morlukları sağlık sorunlarının habercisi olabilir. Bu sağlık sorunları arasında tiroid bezi hastalıkları, dermatit, alerjiler ve anemi bulunur.

Göz altı morluklarının ortaya çıkmasını tetikleyen farklı nedenler de vardır:

Yorgunluk

Uyuşukluk, aşırı yorgunluk veya sadece uzun süreli alışılmamış uyanıklık, gözlerin altında koyu halkaların oluşmasına neden olabilir. Cilt donuk ve solgun hale gelir, bu da altındaki koyu dokuları ve damarları görünür kılar.

Uyku eksikliği ayrıca gözlerin altında sıvı birikmesine neden olarak şişmiş görünmelerine neden olabilir. Sonuç olarak, gözlerin altındaki morluklar aslında kabarık göz kapaklarının gölgesi olabilir.

Yaş

Doğal yaşlanma, göz altındaki koyu halkaların bir başka yaygın nedenidir. Yaşla birlikte cilt incelir. Vücut ayrıca cildin elastikiyetini korumak için gerekli olan yağ ve kolajeni de kaybeder. Sonuç olarak, koyu renkli kan damarları daha görünür hale gelir ve gözlerin altındaki alanın kararmasına neden olur.

Yaşla birlikte gözlerin altında morlukların ortaya çıkması doğal bir olgudur.

Göz Yorgunluğu

Televizyona veya bilgisayar ekranına bakmak ciddi göz yorgunluğuna neden olabilir. Bu yorgunluk, göz çevresindeki kan damarlarının genişlemesine ve çevresindeki derinin kararmasına neden olabilir.

Alerji

Alerjik reaksiyonlar ve kuru gözler de koyu halkaları tetikleyebilir. Zararlı bakterilere tepki olarak alerjik bir reaksiyon meydana geldiğinde, vücut histamin salgılar. Kaşıntılı, kırmızı ve şişmiş gözler gibi hoş olmayan semptomlara neden olmasının yanı sıra, histaminler kan damarlarının genişlemesine neden olarak onları cilt altında daha görünür hale getirir.

Alerjisi olan kişiler genellikle göz çevresindeki kaşıntılı cildi ovmak ve kaşımak isterler. Bunu yapmak, kan damarlarının iltihaplanmasına, şişmesine ve yırtılmasına neden olarak semptomları kötüleştirebilir ve gözlerin altında koyu gölgelere yol açabilir.

Dehidrasyon

Dehidrasyon, gözlerin altındaki morarmanın yaygın bir nedenidir. Vücut yeterince su almadığında göz altı derisi matlaşmaya başlar ve gözler çöker. Bunun nedeni, altta yatan kemiğe yakın olmalarıdır.

Güneş

Güneşe aşırı maruz kalmak, vücudun cilde rengini veren pigment olan aşırı melanin üretmesine neden olabilir. Bu, gözü çevreleyen cildin pigmentasyonuna, çillerin ve lekelerin ortaya çıkmasına neden olabilir.

Genetik

Göz altı morluklarının oluşmasında aile geçmişi de rol oynar. Genetik yatkınlık erken çocuklukta kendini gösterebilir, yaşla birlikte kötüleşebilir veya tersine yavaş yavaş kaybolabilir.

Stres

Gözlerin altındaki koyu halkalar, stres hormonu kortizolün aşırı üretilmesinden kaynaklanabilir.

Farklı Pigmentasyon Türleri

Cilt, doğal rengi için melanin içerir. Bazen bazı yerlerde cilt daha koyu olur. Buna hiperpigmentasyon denir. Aksi durumda, hipopigmentasyon nedeniyle daha açık veya daha beyaz lekeler de oluşabilir.

Hamilelik

Hamilelik sırasında vücut tarafından üretilen hormonlar ciltte melanin üretimini artırarak melazma adı verilen koyu lekelere neden olabilir. Göz bölgesinde bile görünebilirler. Güneşe maruz kalma zamanla melazmayı kötüleştirebilir.

İltihaplı Hastalıklar

Göz altındaki koyu halkaları tetikleyen hastalıklar arasında dermatit, alerji, kronik sinüzit ve romatoid artrit bulunur. İltihaplı durumlar, göz çevresindeki cildin şişmesine ve koyulaşmasına neden olabilir.

Bazı İlaçlar

Doğum kontrol hapları, göz altı morluklarının yaygın nedenleri arasındadır. Hormonal dalgalanmalar nedeniyle ciltte koyu lekeler oluşabilir. Ek olarak bazı göz hastalıkları ilaçları, alt göz kapaklarının derisinin koyulaşmasına neden olabilir. Koyu halkalar genellikle ilacı bıraktıktan sonra 3 ila 6 ay içinde kaybolur.

KOYU HALKALARDAN KURTULMANIN YOLLARI

Göz altındaki koyu halkalar için tedavi yöntemi, oluşum nedenine bağlıdır. Bir dizi doğal çözümler bu durumu yönetmeye yardımcı olabilir:

Soğuk Kompres Yapın

Soğuk kompres, şişliği ve genişleyen kan damarlarını azaltmaya yardımcı olarak koyu halkaları daha az görünür hale getirebilir.

Birkaç buz küpünü temiz bir beze sarın ve gözlerinizin üzerine koyun. Ayrıca bir bezi soğuk suyla nemlendirebilir ve 20 dakika boyunca gözlerinizin altındaki cilde yerleştirebilirsiniz. Bez ısınırsa veya buz erirse kompresin yenilenmesi gerekir.

Uyku Kalitenizi Geliştirin

Uyku düzenini iyi hale getirmek, göz altındaki morlukların boyutunu azaltacaktır. Koyu halkaları önlemek ve mevcut olanları en aza indirmek için her gece 7 ila 9 saat uyuyun.

Uyurken Başınızı Yüksekte Tutun

Bazen yatakta baş pozisyonu koyu halkaların nedeni olabilir. Uyku sırasında sıvı gözlerin altında birikerek onları şişirebilir. Başınızı mümkün olan en iyi pozisyona yerleştirmenize yardımcı olması için başınızın altında birkaç yastık kullanın.

Çay Poşetlerini Kullanın

Gözlerinize soğuk çay poşetleri sürmek koyu halkaların görünümünü iyileştirebilir. Çay, kan dolaşımını uyarmaya, kan damarlarını ve cilt altında sıvı tutulmasını azaltmaya yardımcı olan kafein ve antioksidanlar içerir. Çayda bulunan kafein ve antioksidanlar göz altı morluklarından kurtulmaya yardımcı olur.

İki siyah veya yeşil çay poşetini sıcak suda beş dakika bekletin. 15-20 dakika buzdolabında soğumaya bırakın. Soğuduktan sonra torbaları 10-20 dakika kapalı gözlerinizin üzerine koyun. Daha sonra gözlerinizi soğuk suyla yıkayın. Belirtiler kaybolana kadar günde birkaç kez buna edin.

Siyah, yeşil ve bitkisel çaylar da dahil olmak üzere çeşitli çay türleri kullanılabilir. Kullandığınız çayın kimyasal içermediğine dikkat edin. Bitki çayları sadece koyu halkaları azaltmakla kalmaz aynı zamanda gözleri de rahatlatır.

Siyah ve yeşil çayın haricinde rooibos, papatya, lavanta, adaçayı, nergis, rezene ve çemen otu ile çay hazırlayabilirsiniz.

Nemlendirici Kullanın

Reçetesiz satılan birçok nemlendirici, göz altındaki koyu halkaların tedavisine yardımcı olabilir. Tipik olarak kafein, E vitamini, aloe vera, hyaluronik asit ve retinol içerirler.

K Vitamini

Araştırmalar, kafein ve K vitamini karışımı içeren pedlerin göz bölgesine uygulanmasının kırışıklıkların ve koyu halkaların derinliğini azalttığını göstermiştir.

Kimyasal Peelingler

Hiperpigmentasyon nedeniyle göz altı morlukları olan kişilerde kimyasal peeling yardımcı olabilir. Kimyasal peeling genellikle melazma ve yaşlılık lekeleri de dahil olmak üzere çeşitli yüz pigmentasyon problemlerini tedavi etmek için kullanılır.

Bu durumda yara izi oluşumu ve pigmentasyonun artması riskinden dolayı göz bölgesinde derin peelinglerden kaçınılmalı, hafif peelingler tercih edilmelidir.

Mezoterapi

Mezoterapi, ince bir iğne ile küçük delikler içeren minimal bir işlemdir. Cilt hücrelerinin onarım moduna geçmesini sağlayarak koyu halkaları yok ederler. Mezoterapi, kimyasal bir peeling ile birleştirilebilir. İşlemden sonra birkaç gün sürebilen kızarıklık ve şişlik görülür.

Salatalık

Uzmanlar, kalın salatalık dilimlerini soğutmayı ve ardından yaklaşık 10 dakika boyunca koyu halkalara yerleştirmeyi önermetkedir. Salatalığın nemlendirici ve iltihap önleyici özellikleri şişmeyi azaltmaya, hasarlı cildi yatıştırmaya, kırışıklıkları azaltmaya ve antioksidan aktiviteyi canlandırmaya yardımcı olur.

Dilimleri çıkardıktan sonra gözlerinizi yıkayın. Salatalık maskesi, günde iki kez tekrarlanmalıdır.

Badem Yağı ve E Vitamini

Bu yağların karışımının sistematik olarak uygulanması, göz altındaki koyu halkaların azaltılmasına yardımcı olur. Eşit miktarda badem yağı ve E vitaminini karıştırın ve yatmadan 1 saat önce moraran bölgeye nazikçe sürün. Sabah soğuk suyla yıkayın. Koyu halkalar kaybolana kadar işlemi her gece tekrarlayın.

Hindistan Cevizi Yağı

Hindistan cevizi yağı, iltihabı azaltan ve dolaşımı iyileştiren yüksek konsantrasyonlarda küçük zincirli yağ asitleri içerir. Hindistan cevizi yağı ayrıca antioksidan ve sıkılaştırıcı özelliklere sahiptir, hücresel metabolizmayı uyarır, cilt bariyerini daha kalın ve daha güçlü hale getirir.

Göz morluklarını ortadan kaldırmak için soğuk pres hindistan cevizi yağı kullanmanız gerekir. Yüzünüzü yıkadıktan sonra, biraz hindistan cevizi yağı ile (oda sıcaklığında) göz altı bölgesine nazikçe masaj yapın ve tamamen emilene kadar en az 30 saniye devam edin. Hindistan cevizi yağı cilt yağını düzenler, bu nedenle bu tedavi en iyi yatmadan önce yapılır.

Hindistan cevizi yağını iki haftadır koyu halkalar için kullanıyorsanız ve herhangi bir değişiklik görmüyorsanız doktorunuza görünmelisiniz. Bazen koyu halkalar, karaciğer hastalığı gibi daha derin bir sağlık sorununu gösterebilir.

GÖZ ALTI MORLUKLARINA KARŞI BESLENME

Yeterli ve dengeli beslenme ile de koyu halkaları tedavi edebilirsiniz. Koyu halkalardan kurtulmak için herhangi bir önlem, diyetin kapsamlı bir analiziyle başlamalıdır. Göz altı morluklarından kurtulmak için hızlı bir diyet çözümü bulunmamakla birlikte, taze meyveler, sebzeler, kepekli tahıllar, yağsız protein ve sağlıklı yağlar içeren besleyici bir anti inflamatuar (iltihap önleyici) diyet sürdürmek, cilt durumunda gözle görülür iyileşmelere yol açabilir. Diyetinize domates, yaban mersini, karpuz, portakal ve pancar eklediğinizden emin olun.

Ayrıca C vitamini alımınızı artırın. Bu vitamin, vücudun yaşla birlikte azalan daha fazla hyaluronik asit emmesine yardımcı olacaktır. Hyaluronik asit seviyelerindeki artış, kolajen üretimini teşvik ederek daha sıkı ve sağlıklı bir cilt ile sonuçlanır. En iyi C vitamini kaynakları arasında narenciye meyveleri, kırmızı biber, lahana, Brüksel lahanası, brokoli, çilek, kivi, kiraz ve limon bulunur.

Demir açısından zengin gıdaların tüketimi de önemlidir. Demir eksikliği anemisi, kanda kırmızı kan hücrelerinin eksikliğinin olduğu bir durumdur. Bu hücreler, vücudun dokularına oksijen taşımaktan sorumludur. Demir eksikliği, gözlerin altında koyu halkalara ve hatta cildin solmasına neden olabilir. Anemiden şüpheleniyorsanız, endişelerinizi basit bir kan testi ile kontrol edecek bir doktora görünmelisiniz. Hafif vakalarda, demir açısından zengin gıdalardan demir alımı artırılarak anemi düzeltilir. Demir açısından zengin besinler arasında kırmızı et ve kümes hayvanları, deniz ürünleri, baklagiller, lahana ve ıspanak dahil yeşil yapraklı sebzeler ve kuru üzüm, kayısı ve diğer kuru meyveler bulunur.

KOYU HALKALARA KARŞI YARDIMCI OLAN KOZMETİK BİLEŞENLER

Piyasda göz altındaki koyu halkalara karşı kullanılabilecek birçok farklı ürün vardır. Bir seçim yaparken aşağıdaki bileşenleri arayabilirsiniz:

Hyaluronik asit

Hyaluronik asit cildi nemlendirir, sağlıklı bir ışıltı verir, pürüzsüzleştirir ve aydınlatarak göz altındaki koyu halkaların giderilmesine yardımcı olur.

Kafein

Bu bileşen kan damarlarını küçülterek kızarıklığı azaltır.

Dimetikon ve Siklometikon

Bunlar nemi hapseder ve ayrıca hücreler arasında bağ görevi görerek cildin daha pürüzsüz ve ipeksi olmasını sağlar.

Retinol

Retinol bir A vitamini türevidir. Retinoller ciltte hücre dolaşımını teşvik ederek ince çizgilerin ve kırışıklıkların oluşumunu önlemeye yardımcı olur. Ancak retinol içeren ürünler cildi tahriş edebileceklerinden dikkatli kullanılmalıdır.

C Vitamini ve Polifenoller

Bu bileşenler, çevresel kirleticilerin neden olduğu oksidatif stresi azaltmaya yardımcı olur. C vitamini göz ürünlerinin, yüzün diğer bölümlerine yönelik olanlardan daha düşük bir aktif bileşen konsantrasyonuna sahip olduğunu unutmayın.

Peptitler

Peptitler, cildin sıkı ve pürüzsüz kalmasına yardımcı olan kolajenin yapı taşlarıdır. Yaşlandıkça, kolajen üretim hızı yavaşlar, bu nedenle peptitli göz kremleri kullanmak büyümelerini teşvik etmeye yardımcı olur.

Glikozaminoglikanlar

Glikozaminoglikanlar (GAG), cildin görünümünü iyileştirmeye yardımcı olan karmaşık karbonhidratlardır. Araştırmalar, zayıf dolaşımın neden olduğu göz çevresindeki şişkinliği azalttığını göstermektedir. Şimdiye kadar, bu bileşene sahip çok fazla ürün üretilmemiştir.

GÖZ ALTI MORLUKLARINI ÖNLEMEK İÇİN İPUÇLARI

Cildinize günlük bakım yapmak, koyu halkaları önlemenin en iyi yoludur.

Nazik Göz Temizliği

Gözlerin altındaki cilt çok hassastır, bu nedenle herhangi bir yaralanma veya tahriş iltihaplanmaya neden olabilir. Makyajı çıkarırken hafif bir ürün kullanın ve cildinizi iyice temizleyin.

Temizleme yağı veya iki aşamalı makyaj temizleyici, rimel ve göz kalemini çıkarmanıza ve tüm yüzünüzü temizlemenize yardımcı olabilir. Ulaşılması zor makyajı çıkarmak için, temizleyiciyi bir pamuğa uygulayın ve 10 saniye boyunca göz çevresine bastırın, ardından temizleyiciyi gözün dış köşesine doğru hareket ettirerek nazikçe çıkarın.

Ürünlerin Göz Çevresine Doğru Uygulanması

Göz altı morluklarını azaltmak için kullanılan serum ve özel kremler, alt göz kapağının altına hafif okşama hareketleriyle uygulanmalıdır. Krem emilene kadar masaj yapılmalıdır ancak ovalama hareketi yapılmamalıdır. Hoş bir serinlik hissetmek için kremler buzdolabında saklanmalıdır.

Güneş Koruması

Güneşten korunma, gözlük takmak, şapka takmak ve günlük güneş kremi kullanımı dahil olmak üzere çeşitli yöntemlerden oluşur. Güneş gözlüklerinizin ve güneş koruyucunuzun hem UVA hem de UVB ışınlarını engellediğinden emin olun. Üst göz kapaklarınıza fondöten ve kapatıcınızla birlikte güneş kremi kullanabilirsiniz.