Flovonoidler, antioksidan ve antienflamatuarlar (iltihabı ve ödemi azaltan maddeler) tesirleriyle öne çıkar ve bilhassa kanser ve kardiyovasküler …
Flovonoidler, antioksidan ve antienflamatuarlar (iltihabı ve ödemi azaltan maddeler) tesirleriyle öne çıkar ve bilhassa kanser ve kardiyovasküler hastalıklar üzerinde çok büyük tesirleri vardır.
Bu bileşikler birçok bitkisel besinde bulunur ve sıhhat faydaları sonsuzdur, fakat bilhassa hastalıkları önlemedeki potansiyelleri ile bilinirler. Hiçbir yiyeceğin tek başına mucizeler yaratmayacağı yahut tek başına hareket etmediği, lakin bir beslenme ve hayat stili modeli bağlamında hareket ettiği akılda tutulmalıdır.
Çok çeşitli flavonoid çeşidi vardır. Bitkilerde büyük ölçülerde üretilen metabolitlerdir ve kimyasal olarak farklı 1000’den fazla flovonoid bileşik vardır. Bunlar bitkilerin ikincil metabolizma eserleri ve fenolik bileşiklerdir ve bitkilerin rengini, tadını ve kokusunu etkilerler.
Flovonoidler, birinci başta P vitamini olarak ismlendirildi, fakat kimyasal formülleri ve fonksiyonları bakımından kıymetli ölçüde farklılık gösterdikleri için bu isimlendirmeye bir mühlet sonra son verildi.
Var olan sayısız flavonoid çoklukla altı ana ailede sınıflandırılır: Flavanonlar, flavanoller, flavonlar, flavonoller, antosiyanidinler ve izoflavonoidler.
FLAVONOİDLER AÇISINDAN VARLIKLI BESİNLER
Flovonoidler, bitki kaynaklı birçok besinde bulunur. Temel olarak meyve, zerzevat ve çay yapraklarında bulunurlar. Ayrıyeten bilhassa birtakım kozmetik eserlerinde kullanılan çiçeklerde de bulunurlar.
Flavonoidler açısından varlıklı besinlerin kapsamlı olmayan bir listesi:
Kuşkonmaz
Marul
Lahana
Enginar
Domates
Kereviz
Brokoli
Çilek
Yaban mersini
Üzüm
Portakal
Fındık
Kakao
Çay
Şarap ve bira da flavonoidler içerir. Lakin, alkol içeriği nedeniyle tüketimi önerilmez.
ANTİOKSİDAN VE ANTİENFLAMATUAR TESİRLER
Antioksidan bakımından varlıklı besinlerin tesirleri üzerine çok sayıda araştırma yapılmıştır ve çeşitli araştırmalar, sistemli olarak meyve ve zerzevat tüketen bireylerin makul hastalıklara yakalanma oranlarının daha düşük olduğunu göstermektedir. Flavonoidler, antioksidanlar olarak fonksiyon görür, oksidatif hasarın önlenmesine karşı kıymetli bir rol oynar, özgür radikalleri azaltır ve onların ziyanlı kalıntılarını önler.
Flavonoidlerin bir başka dikkat cazip özelliği, antienflamatuar etkileridir. Bu mevzuda hem hayvanlar üzerinde hem de beşerler üzerinde yapılmış birçok sağlam bilimsel çalışma vardır. Ayrıyeten, erken çalışmalari şiddetli hadiselerde Covid-19 ile bağlantılı iltihaplı süreçleri önlemede yahut hafifletmede yararlı olabileceğini gösteriyor.
SIHHAT FAYDALARI
Flavonoidlerin sıhhate yararlı tesirleri, öbür şeylerin yanı sıra, tüketilen ölçüye ve flavonoid tipine bağlıdır. Yapıları, onları içeren besinlerin pişirme teknikleri ile de değişebilir. Flavonoidlerin antioksidan kapasitesi, ısıl süreçlere, bilhassa nemli ısıya (kaynama gibi) maruz kaldıklarında azalır. Pişirme müddeti de dikkate alınmalıdır. Pişirme müddeti ne kadar uzun olursa, fenolik bileşiklerin kaybı o kadar fazla olur.
Yararlarının değerlendirilmesini daha da zorlaştıran bir başka konu, flavonoidlerin konsantrasyonunun besine bağlı olarak değişmesi ve birtakım bitki tiplerinin bu bileşiklerin birkaç çeşidini içermesidir. Birkaç flavonoid kombinasyonunun birlikte daha yeterli çalışabileceği yahut tam aykırısı tesir yapabilleceği göz önünde bulundurulduğunda bu karmaşık bir mevzudur. Ayrıyeten kıymetli olan, makul bir besinde iki, üç yahut dört flavonoid bulunması değil, her birinin alınması gereken dozlarıdır.
Öte yandan uzmanlar, besinlerdeki pestisitlerin ve öbür zehirli bitki sıhhati eserlerinin kontaminasyon seviyelerinin dikkate alınması gerektiği konusunda uyarıyor. Şayet yükseklerse, toksik tesirleri, o yiyeceği yemenin potansiyel sıhhat faydasından daha büyüktür.
Tüm bu karmaşıklık, en azından şimdilik, flavonoidler açısından varlıklı ve belli dozlarda belli besinlerin, kanseri yahut miyokard enfarktüsü üzere kalp hastalıklarını önlemek için yenilebileceğini lakin bunun kesin tedavi olmayacağı manasına gelir. Kesin olan bir şey varsa; meyve ve sebzelerin sistemli tüketiminin çok sayıda hastalığın ortaya çıkmasını engellediğidir.
