Hatay, ana vatana katılışının 83. yıl dönümü kutlamalarına hazırlanıyor

Hatay, ana vatana katılışının 83. yıl dönümü kutlamalarına hazırlanıyor

Hatay‘ın 83. yıl gururu

Hatay Büyükşehir Belediye Lideri Lütfü Savaş: “Bağımsızlığımızı kendimiz kazandık lakin Türkiye‘nin bir ferdi olmaktan onur duyduk”

Hatay Devleti Cumhurbaşkanı Tayfur Sökmen’in torunu Eğitimci Müellif Mehmet Mursaloğlu:

“Hatay bölgesi 4 bin yıllık Türk yurdudur”

HATAY – Hatay, ana vatana katılışının 83. yıl dönümü kutlamalarına hazırlanıyor. Hatay Büyükşehir Belediye Lideri Lütfü Savaş, “Bağımsızlığımızı kendimiz kazandık lakin Türkiye‘nin bir ferdi olmaktan onur duyduk” dedi. Hatay Devleti Cumhurbaşkanı Tayfur Sökmen’in torunu Eğitimci Muharrir Mehmet Mursaloğlu Hatay’ın 4 bin yıllık Türk yurdu olduğunu söyledi.

Fransız işgalinde olan ve yaklaşık 20 yıl süren çaba sonrasında bağımsızlığını ilan ederek kurulan Hatay Devleti, 29 Haziran 1939’da Hatay Devleti Millet Meclisi’nin aldığı karar sonrasında Türkiye‘ye katıldı. Türkiye Cumhuriyeti ise 7 Temmuz 1939’da yasa ile Hatay vilayetini kurdu ve 23 Temmuz 1939’da Fransız birlikleri Hatay’ı terk ederek, büsbütün anavatana bağlandı.

Hatay Büyükşehir Belediye Lideri Lütfü Savaş Hatay’ın bağımsızlığını ilan etmesinin akabinde gözünün Türkiye’de, Mustafa Kemal Atatürk’ün de gözünün Hatay’da olduğunu söyledi. Savaş, 10 ay 20 gün süren bağımsız devlet sonucunda kendi istekleri ile anavatana katıldıklarını belirterek Türkiye’nin de kendilerini kabul ettiğini belirtti.

“Deniz ve kara güvenliği konusunda kale”

Hatay’ın anavatana katılmasının, Türkiye Cumhuriyeti için bilhassa deniz ve kara güvenliği konusunda kale olduğunu belirten Savaş şöyle devam etti:

“Bu coğrafya o kadar kıymetli ki, kıymetli olduğu içinde 13 medeniyet 27 kültür yaşamış. Birçok dışarıdan gelen insanların atağına uğramış. Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin bir kalesi olmuş ve Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de ki hakları konusunda konuştuğunda bilhassa Hatay, coğrafyasının iki katı deniz alanına sahip olduğu içinde Türkiye Doğu Akdeniz’de hak talep edebiliyor. Ayrıyeten Ortadoğu’da çıkan petrolün, doğalgazın taşınması için stratejik pozisyondadır. Bu kadar jeostratejik ve jeopolitik yerde olması dolayısı ile Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlıktan sonra bilhassa deniz ve kara güvenliği konusunda kale olmuştur. Biz kendimiz bağımsızlığımızı kazandık ancak Türkiye Cumhuriyeti’nin bir ferdi olmaktan onur duyduk ve Türkiye’de bu vatan toprağını kazanarak bundan sonraki süreç içerisinde kendi güvenliği ismine kıymetli kaleyi fethetmiş oldu. Verimli topraklarımız var, denizimiz ve ticaret konusunda da 15 ülkeye ticaret yapma bahtımız var. Hatay hem bizim için hem Türkiye için çok stratejik bedelli bir coğrafya. Yani hem Hatay hem Türkiye kazanmış. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kendisinin şahsen vermiş olduğu bir isimdir Hatay’dır. Hatay’ın, Anavatana katılışını kutluyoruz lakin bağımsızlığını da kutluyoruz. 23 Temmuz 1939 hem Hatay’ın kurtuluş günü hem de anavatana katılış günüdür. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e şükranlarımızı sunarken Onu rahmetle, minnetle ve hürmet ile anıyoruz” dedi.

“Onlar bize gelmezse biz onlara gideriz”

Hatay Devleti Cumhurbaşkanı Tayfur Sökmen’in torunu eğitimci ve muharrir Mehmet Mursaloğlu ise Hatay’ın özbeöz Türk yurdu olduğunu belirterek, şunları anlattı:

“Tarihler boyunca yüzyıllar boyunca Hatay bölgesi işgalci ülkelerin iştahını kabartmıştır. Zati 20 yıl süren Fransız boyunduruğu altında Fransızların burayı neden işgal ettiği araştırıldığı vakit sömürgeci devletlerin niçin geldiği çok muhakkak. Aslında buraya birinci gelenler Almanlardır 1913 yılında, daha sonrasında Fransızlardır. Hal böyleyken Hatay bölgesinin Atatürk’ün büsbütün siyasi dehasıdır bu bölge stratejik açıdan. ‘Şimdilik yapacak bir şeyimiz yok’ demesine karşın asla Hatay bölgesini aklından çıkarmıyor. Zati 1916-1918 yılları ortasında başa koymuş fakat kimseyle paylaşmıyor. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan beyefendinin yaptığı işleri bu manada takdirle karşılıyorum. Hudut ötesi yapılacak o operasyon olmasaydı şimdiye kadar hudut bölgesinde birçok ilimiz çok daha güç günler yaşardı. Zira 100 yıl evvelki yapılan projeler Misak-ı Ulusal’ın dışında kalmasına karşın hala dış güçlerin buradaki emelleri bitmedi bitmeyecek. ‘Onlar bize gelmezse biz onlara gideriz’ diye Belen’deki yapılan King Crane Kurulundaki alınan kararda Amerikan heyeti soruyor ‘gönlünüze en yakın ülke neresidir? Türkler diyor Türkmen Zade Ahmet Ağa, Türkler gelmeyeceğine nazaran hangisine gitmek istersiniz? Ulusal kıvılcımın birinci parolasını birinci işaretini Belen’de yakıyorlar. ‘Onlar bize gelmezse biz onlara gideriz’ diye. Bundan dolayıdır ki Hatay bölgesi 4000 yıllık Türk yurdudur. Atatürk’ün bilhassa bu bölgeye kıymet vermesinin sebeplerinden bir adedinde bu bölgenin öz be öz Türk yurdu olmasıdır.”

Türkiye ile Hatay ortasında rastgele bir muahede olmadığını tarihin yanlış anlatıldığını belirten Mursaloğlu “Türkiye Cumhuriyeti Devleti Hatay’la ilgili bu vakte kadar ne bir mutabakat ne bir antlaşma yapmamıştır. Asla bu türlü bir şey yok. Tekrar kendi tarihimizi yanlış anlatarak yahut telaffuzlar yaparak insanlarımızın beynini bulandırıyorlar .400 yıl Osmanlı İmparatorluğu boyunduruğu altında kalan Suriye bilhassa Halep kenti Osmanlının son uç noktasıdır, güneydeki son uç noktasıdır. Bundan dolayıdır ki Halep bir Türk vilayetidir. Hatay bir Arap ülkesi değildir Arap bölgesi de değildir. Burası özbeöz Atatürk’ün bize emanet ettiği Türk yurdudur. Burası ilhak olmamıştır, burası iltihak olmuştur. Zira ilhak olsaydı Atatürk zorla yaptırmış olurdu. Hatay’da yaşayan insanların büsbütün gönüllük temeline dayanan bir Türkiye’ye gitme isteği doğmuştur. Zira ayrılmaz bir parçadır” dedi.