Otuz yıllık bir mühlet içinde deri kaplı çelik bir yapıdan üstün tasarım ve kalite standartlarını karşılayan yüksek teknolojili bir komuta merkezine dönüşen direksiyon, Audi markası için son derece özel. Marka, geride kalan 11 yılda, farklı Audi modelleri için 200’ün üzerinde farklı model ve dizaynda, dört direksiyon kuşağı lansmanı gerçekleştirdi.
Özellik listesinden temel dizayna
Tasarım ve ergonominin birbirine zıt taleplerini daima olarak dengelemek gerekiyor ve direksiyonun kolay tutulması, tanımlanmış ergonomik ihtiyaçları karşılaması gerekiyor. Bunu yapabilmek de geliştirme sürecinin en başında, en uygun tahlilleri bulmaktan geçiyor.
Audi mühendisleri, yeni jenerasyon Audi direksiyonu, birinci olarak çeşitli tasarım taslaklarından ve paket ihtiyaçlarından geliştirdi. Çok çeşitli fonksiyonları düzenlemek, bu fonksiyonlar için direksiyonu karmaşık hale getirmeden, şoförlerin büsbütün yola odaklanmalarına imkan tanıyan sezgisel bir kullanım sunmak, sürecin en değerli kısmını oluşturdu.
Geliştirme sürecinin birinci adımında geliştirme grubu, gerekli tüm fonksiyonların bir genel değerlendirmesini oluşturuyor. Bir sonraki adım, ilgili fonksiyonları birlikte kümelemek, kümelerin nerede konumlandırılacağına tahminen karar vermek ve genel tasarımı oluşturma sürecinde uygun denetim öğelerini seçmek geliyor. Sonuç olarak, modele ve modelin özelliklerine has modifikasyonlara sahip temel bir tasarım ortaya çıkıyor.
Her model için başka direksiyon
Bir direksiyonun çalıştırma ve rahatlık fonksiyonları, her model için özel olarak tanımlanıyor. Örneğin yeni Q4 e-tron’daki direksiyon, 18 farklı özelliği denetim etmek için kullanılabiliyor. Örneğin, standart direksiyon, kapağı, dekoratif kaplaması, renkleri, uygulamaları ve teknik fonksiyonları açısından isteğe bağlı modellerden farklı; yalnızca Q4 e-tron için 16 farklı direksiyon modeli bulunuyor. Bu kompakt elektrikli SUV’da yeni bir özellik olarak, isteğe bağlı olarak düzleştirilmiş bir üst ve alt kısma sahip direksiyon simidi yer alıyor. Tasarım son derece sportif olmasının yanısıra, bilhassa göstergenin yeni formuna uyarlanmış ve arabaya binmeyi ve inmeyi kolaylaştırıyor.
Ergonomi, tasarım ve güvenlik kriterleri
Audi’de direksiyon gelişiminde ekseriyetle bir dizi temel unsura sadık kalınıyor. Öncelikle direksiyonun formu ve merkezi, olabildiğince küçük ve kompakt olacak halde tasarlanmalı. Direksiyonun çapı, 375 milimetre olarak standart tutulmalı. Direksiyon kesitinin oval tasarımı, kapalı bir avuç içinin doğal çerçevesine karşılık gelmeli ve çapı da yaklaşık 30-36 milimetre ortasında olmalı. Şoför arabanın gerçek yönlendirme sürecine müdahale etmeden iç işlevleri başparmağıyla çalıştırabilmeli. Dizaynın odağında sportiflik olmalı ve direksiyon kolları ince kalması. Ve son olarak da yüzeyler ve boşluk boyutları, Audi’nin kalite standartlarını karşılamalı.
Ayrıyeten direksiyon geliştirme, şoför emniyet sisteminin bir modülü olarak, kimileri birbiriyle örtüşse de ülkelere nazaran farklılık gösteren, yolcu güvenliği ve çarpışma davranışı, tasarım, gereçler ve yardım sistemlerini yöneten teknik özellikleri içeren 35’ten fazla yasa ve yönergeye uygun olmalı. Dünya genelinde tıpkı dizayna sahip olan Audi direksiyonlarının ülkeden ülkeye tek farkı, farklı çarpışma ihtiyaçları nedeniyle şoförün hava yastığıyla ilgili.
Pasif güvenliğe adım: direksiyondaki hava yastığı
Modellerindeki direksiyonu, 1993 yılından bu yana standart olarak hava yastığı ile donatan Audi, pasif araba güvenliğinde yeni bir periyodu de başlatmış oldu. Darbe emicinin olabildiğince küçük kalması gerektiğinden, direksiyona bir hava yastığının eklenmesi birinci devirler dizayncılar ve geliştiriciler için büyük zorluklar yarattı. Fakat teknoloji ve üretim süreçlerinde gelişmelerle daha fazla alan tasarrufu sağlandı.
Çarpışma testleriyle optimize edildi
Direksiyonlar, bir çarpışma durumunda, direksiyon dişlisi yahut paneller üzere kesimlerin kırılmasına neden olmadan çok büyük baskılara sağlam olması gerekiyor. Güç ve çarpışma testi modellerinin, çeşitli konumlarda 26 km/s kadar süratlerde direksiyon çerçevesini etkilediği diz penetrasyon yahut beden blok testlerine tabi tutuluyor. Böylelikle yüksek tansiyonlu alanların yeri belirlenebiliyor ve bilhassa blok yapıları ve duvar kalınlıkları optimize edilebiliyor.
Hissetmek
Direksiyonun verdiği his da Audi’de değerli bir rol oynuyor. Isıtmalı ve/veya Hands on detection (el algılama sistemi)’a sahip tüm Audi direksiyonları, sıradışı bir yüzey kalitesi düzeyi ve kaymama hissi elde etmek maksadıyla iki katmanlı köpük yastıklamaya tabi tutuluyor. Bu standart, en küçük detaya ve her denetim ögesine kadar uygulanıyor. Şoförler, son derece hassas döndürme/basma süreçleri yahut Audi’ye has direksiyon düğmelerinin tıklamasında da bunu hissedebiliyor. Audi tüm bunlara ek olarak materyal seçiminde de üç kritere odaklanıyor: yüksek kalite, dayanıklılık ve uzun ömür.
