“Beyoğlu’nda Gezersin”, “Çadırımın Üstüne”, “Çayelinden Öteye”, “Dil Yarası” gibi Türk popüler müzik tarihine geçmiş şarkıların hepsinin İsrail …
“Beyoğlu’nda Gezersin”, “Çadırımın Üstüne”, “Çayelinden Öteye”, “Dil Yarası” gibi Türk popüler müzik tarihine geçmiş şarkıların hepsinin İsrail müziğinde de bir karşılığı var. 2015’te kadınların ürettiği yerel müziği araştırmak üzere Türkiye’ye yerleşen Polonyalı Kornelia Binicewicz, müzikler aracılığıyla iki ülke arasındaki büyüleyici tarihsel bağlantılar, esinlenmeler ve uyarlamaların hikâyesini anlatıyor. Binicewicz, bu kapsamda “Bir Damla Talih” isimli projeyi hayata geçirdi. Projenin konusu sadece müzik değil, şarkılar aracılığıyla anlatılan bir hikâye. Bu yüzden “Bir Damla Talih” üç bileşenden oluşuyor: müzik, hikâye ve kapak görseli. Albüm iki bölüm halinde yayımlanıyor: Aranjmanlar ve Kaynaklar. Bu da dijital dünyada analog müzik deneyimine bir bakış sağlıyor.
Binicewicz, aynı zamanda bir DJ, müzik koleksiyoneri, hikâye anlatıcısı, yazar ve müzik küratörü. Tüm dünyadaki 60, 70 ve 80’lerin kayıtlarını araştırdığını söylerken, Akdeniz Bölgesi’nin her zaman favorisi olduğunu dile getiriyor. “Bir Damla Talih” projesi de bu kayıtları araştırma sırasında ortaya çıkmış, şöyle anlatıyor: “İsrail ve Türkiye’den müzikleri arşivlerken şarkıların birbirleriyle çok benzer olduklarını, bazen tamamen aynı olduklarını fark ettim. Bu çarpıcı benzerliğin ardındaki sosyal ve kültürel süreçleri anlamaya karar verdim. ‘Bir Damla Talih’i yaratarak birbirimizi anlamayı ve iki farklı ülkedeki insanların kültürel bağlantılarını insanlara göstermeyi amaçladım. ‘Bir Damla Talih’, insanlar ve kültürlerin aracılığına dayanan çok katmanlı bir küratöryel çalışma. Müzik, bilgi konusunda güçlü bir kaynak, aynı zamanda bir kimliği oluşturmak ve yeniden tanımlamak için de dinamik bir araç. İnsanları bir araya getirmek için de en iyi yol.”
‘BÜYÜLEYİCİ BİR SEYAHAT’
Araştırmacının projesini Spotify üzerinden dinleyebiliyorsunuz, iki ayrı şarkı listesi var. Biri, yalnızca iki ülkeden aynı şarkıları kendi dillerinde seslendiren kadın müzisyenler. Burada, Ajda Pekkan, Zerrin Özer, Ofra Haza ve Zehava Ben gibi sanatçıların şarkılarını içeriyor. Diğer listede ise Zeki Müren’den Arif Susam’a birçok ismin şarkıları mevcut. Soundcloud sitesinde ise derleme olarak iki mixtape var. Binicewicz, “Proje konuyu sadece müzik olarak göstermiyor. Ayrıca bir metin, podcast ve Itamar Makover tarafından yaratılan güzel bir sanatsal çalışma da var. Konuyu derin bir şekilde çok farklı yollardan keşfedebilirsiniz. İnsanın ve müziğin hikâyesinin önemli olduğuna inanıyorum, insanın müziği dinlemesini etkilemenin yanında ayrıca algımızda yeni alanlar açıyor. Projede müziğin Türkiye ve İsrail arasında nasıl yolculuk ettiğini göstermeye ve sosyal, kültürel ve politik olarak anlamını sunmaya çalıştım. Büyüleyici bir seyahat” diye konuşuyor. Projenin hikâyesini web sitesinden de takip edebilirsiniz: https://www.ladiesonrecords.com/copy-of-a-drop-of-luck-1
Polonyalı bir müzik araştırmacısı ve antropolog olan Kornelia Binicewicz, aynı zamanda eski plak şirketleriyle (Elenor, Türküola, Uzelli, Şah Plak) çalışarak müzik derlemelerinin küratörlüğünü üstlendi.
“Turkish Ladies. Female Singers from Turkey 1974 – 1987” / Sony Müzik Türkiye
TÜRKİYE’DE SAYKODELİK!
Konu Türkiye’deki saykodelik müziğe gelince Polonyalı araştırmacı heyecanını gizleyemiyor. 2015’te Türkiye’ye taşınma nedeni olarak da bu müziği araştırmayı gösteriyor. Binicewicz, “70’lerdeki Anadolu Rock müzisyeni kadın şarkıcıları öğrenmek istedim. Bu müzik türünü aşırı ilginç buluyorum. İstanbul’da uzun süre kalışım sayesinde Türkiye’nin müzik açısından sunabileceği çok şey olduğunu anladım. Çoğu yabancı için Anadolu saykodelik müziği ilgilendikleri tek şey oluyor. Ama bu türün kökeni halk müziğine, türkülere, âşık geleneğine, hatta arabeske dayanıyor ve bu bağlantı onu çok derin kılıyor. Batı müziğinden ilham ve elektrikli enstrümanlarla kaynaşma müziğe harika bir dokunuş katıyor. Ama benim görüşüme göre Anadolu’nun kendi ruhu türün en heyecan verici yanı” diye konuşuyor.