Güneydoğu Asya kökenli olan ve Avrupa kıtası ülkelerinde görülen Asya Kaplan Sivrisineği son yıllarda İstanbul’da da sıklıkla görülmeye başlandı. Asya Kaplan Sivrisineği’nin Batı Nil ateşi virüsünü taşıdığını hatta öbür virüsleri de bünyesinde barındırdığını söyleyen İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Veteriner Fakültesi Viroloji Anabilim Kolu Lideri Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, “Asya Kaplan Sivrisineği’nden virüs bulaşması için sineğin beşerden kan emmesi kural. Elbiselerimize bu sineğin konmasıyla bulaşması mümkün değil” dedi.
“BÜTÜN SİVRİSİNEKLER POTANSİYEL OLARAK VİRÜS TAŞIYABİLİR”
Sivrisinekler ile 50’ye yakın virüs çeşidinin insanlara bulaştığını söyleyen Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, “Asya Kaplan Sivrisineği, son vakitlerde İstanbul’da da popülasyonu epeyce artan bir sivrisinek çeşidi. Aslında bu sivrisinek en tehlikeli viral hastalıklardan olan Batı Nil ateşi virüsünün taşıyıcısı. Asya Kaplan Sivrisineği, Batı Nil ateşi virüsünden öbür virüsleri de taşıyabiliyor ve insanlara bulaştırabiliyor. Bu virüsler ise Usutu virüsü, Chikungunya virüsü, Rift Vadisi humması, Zika virüsü, Dengue humması üzere yaklaşık 50 virüsü bulaştırabiliyor. Tıpkı vakitte bütün sivrisinekler potansiyel olarak virüs taşıyabilir ve insanlara kan emerek bulaştırabilir. Bu virüsler insanlarda önemli sıhhat problemlerine neden olabilir” dedi.
“ASYA KAPLAN SİVRİSİNEĞİ’NDE BATI NİL ATEŞİ VİRÜSÜNE RASTLADIK”
Prof. Dr. Yılmaz, “Asya Kaplan Sivrisineği Asya’da oluşan bir sinek çeşidi. Fakat şu an hem ülkemizde hem de balkanlara hakikat bir yayılım kelam konusu. Yaptığımız araştırmalar doğrultusunda bilhassa Asya Kaplan Sivrisineği’nde Batı Nil ateşi virüsüne rastladık. Birebir vakitte Batı Nil ateşi virüsünü kuşlarda da bulmuş durumdayız. Batı Nil ateşi virüsü göçmen kuşlarla yerli kuşlara geliyor. Batı Nil ateşi virüsünü bulunduran kuşları emen sivrisikler bünyelerinde bu virüsü çoğaltabiliyor” tabirini kullandı.
“ARTAN TİCARET ASYA KAPLAN SİVRİSİNEĞİ’NİN OLUŞMASINA NEDEN OLUYOR”
Asya Kaplan Sivrisineği’nin ortaya çıkış nedenine değinen Prof. Dr. Yılmaz, “2016 yılında yaptığımız çalışmada Asya Kaplan Sivrisineği’ne rastladık. O vakitler bu kadar fazla değildi fakat şu an da bu sivrisinek epeyce artış gösterdi. Asya Kaplan Sivrisineği’nin artışına birincil etken mevsimsel değişimler. İkincil etkense artan ticaret. Örneğin, Almanya’da sivrisinek ile ilgili yaşanan birtakım külfetlerin Afrika’dan getirilen lastiklerin olduğu söyleniyor” diye konuştu. Asya Kaplan Sivrisineği’nden korunma metotlarına değinen Prof. Dr. Yılmaz, “Asya Kaplan Sivrisineği’nden virüs bulaşması için sineğin beşerden kan emmesi kural. Elbiselerimize bu sineğin konmasıyla bulaşması mümkün değil. Asya Kaplan Sivrisineği’nden korunma için merkezi idarelere, lokal idarelere ve halkımıza büyük iş düşüyor. Merkezi idareler ve mahallî idareler ortak kararlar alıp sivrisinek popülasyonunun azaltılmasına yönelik işler yapması gerekiyor. Birebir vakitte halkımızda kendisini korumak için derilerine organik doğal yağlar sürmesi lazım. Bu yağlarsa limon ağacı yağı, lavanta yağı olabilir” sözlerini kullandı.
