KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, ‘sahte üniversite diploması’ skandalıyla ilgili açıklama yaptı

MELİS YILDIRIM

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “sahte üniversite diploması” skandalıyla ilgili, “Çok yeterli eğitim veren üniversitelerimiz var. Eğitim kesimimizi müdafaamız lazım. Yükseköğretim Heyeti’nden (YÖK) takviye talep ettik. YÖK’ün Yükseköğretim Planlama, Denetleme ve Akreditasyon Kurumu (YÖDAK) ile çalışmasıyla düşünceler giderilecek. Gereği neyse yapılacak” dedi.

KKTC’nin Güzelyurt ilçesindeki Kıbrıs Sıhhat ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’nde başlayan “sahte diploma” krizi gündemdeki yerini koruyor. KKTC’de üniversiteleri denetlemekle sorumlu YÖDAK Lideri Prof. Dr. Turgay Avcı ve yolsuzluğun yaşandığı periyottaki Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Hasgüler ile çok sayıda üst seviye bürokrat ve yetkili bu kapsamda tutuklandı.

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Lefkoşa’da ortalarında ANKA Haber Ajansı’nın da bulunduğu bir küme gazeteciye yaptığı değerlendirmede; “Bu skandala ait KKTC’de bunun genel bir deneyim olduğunu kabul edemem. Çok uygun eğitim veren üniversitelerimiz var. Eğitim kesimimizi muhafazamız lazım. YÖK’ten dayanak talep ettik. YÖK’ün YÖDAK ile çalışmasıyla sorunlar giderilecek. Gereği neyse yapılacak. Yıpratıcı telaffuzlar de sona erecek” sözlerini kullandı.

ÖZERSAY: ÇÜRÜME YALNIZCA SİYASAL BİR ÇÜRÜME DEĞİL

Ana muhalefet partilerinden Halkın Partisi Genel Lideri Kudret Özersay ise bahse ait şunları kaydetti:

“Sadece bu diplomayı verenler açısından değil, yozlaşma toplumun her seviyesine sirayet etmiş durumda. Yani müdür, müsteşar, milletvekili, eski bakan, üniversitelerden sorumlu kurum lideri, bu bir kategori. İkinci kategori öğretmen, polis, asker aldığı diplomayı da devlete verip kademe derece ilerlemesi, makam-mevki maaş artışı. Artık bütün bunları biz gördük şu ana kadar. Toplumdan bağımsız bir şey değil bu. Çürüme, yalnızca siyasal bir çürüme değil. Toplumun kimi kısımları de buna ortak olmuş durumda. Bir şeye karar vermemiz lazım, bu sorunu nasıl çözeceğiz? YÖK heyeti geldi, YÖDAK ile birlikte çalışarak sorunu çözecek. Evet bunu konuşmamız lazım, doğrudur. Ancak şayet biz mevcutların üzerini örterek ‘Yeni bir sistem yaratalım. Geçmişe bakmayalım’ dersek, bu çuval içerisinde kalan o çürümüş patatesler hepsini çürütecek ve bu koku gitmeyecek.”

SUCUOĞLU: EĞİTİMİ YARALARSANIZ BU İNANILMAZ EKONOMİK ZAHMETLER YARATACAKTIR

Bu durumun eğitime büyük ziyan verdiğini kaydeden eski Başbakan ve Ulusal Birlik Partisi (UBP) Lefkoşa Milletvekili Faiz Sucuoğlu, “Çok fazla ve kontrolsüz üniversite müsaadesi verildi ve kimileri tabela üniversitesi biçiminde kaldı. Bir nevi ticari açıdan olaya bakıldı” dedi. Sucuoğlu ayrıyeten, “Bu diplomayı makus niyetle kullanan, terfi için kullananlar başka lakin bir de hiç bir yerde kullanılmamış diplomalar için farklı bir şey yapmak lazım. Zira iş farklı boyutlara gidecek üzere görünüyor ve bu büyük bir ziyan verecektir. Kuzey Kıbrıs’ın iki kıymetli hususu var, biri turizm biri de eğitim. Siz eğitimi bu türlü yaralarsanız yarın öbür gün inanılmaz ekonomik dertler yaratacaktır” diye konuştu.

FEYZİOĞLU: 17 ÜNİVERSİTENİN YÖK AKREDİTASYONU VAR

25 Mart itibariyle KKTC talebiyle Ada’ya gelen YÖK heyetinin çalışmalarına başladığını söyleyen, Türkiye ve KKTC’den bir küme gazeteciyle bir ortaya gelen Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu, KKTC’deki 17 üniversitenin YÖK’e akredite olduğunu, 5 üniversitenin olmadığını söz etti. Akredite olan üniversitelerin tüm kısım ve kontenjanlarıyla YÖK tarafından denkliklerinin kabul edildiği manasına gelmediğinin altını çizen Feyzioğlu, “Türkiye’de ÖSYM kılavuzunda hangi üniversite ve kısımları, kaç kontenjanla yer alıyorsa o sayıda kısım ve öğrenci diploması denk kabul ediliyor. Örneğin A üniversitesinin hukuk fakültesinden 5 kontenjan ÖSYM kılavuzunda yer alıyorsa yalnızca o yıl, bu halde giren 5 öğrencinin diploması Türkiye’de geçerli oluyor. Halbuki o üniversite ve o fakülte 90 öğrenciyi imtihansız, kapıdan aldıysa onların diplomaları denk kabul edilmeyen başka 5 üniversite ile birebir muameleyi görüyor. Yani denk kabul edilmesi için onların da öbür prosedürleri yerine getirmesi gerekiyor” diye konuştu. Feyzioğlu şunları kaydetti:

“Yaşananlar üzerine KKTC Başbakanı Türkiye’ye, Cumhurbaşkanımıza yazı yazdı ve YÖK’ün burada sistem kurmasını istedi. YÖK heyeti de görüşmek üzere buraya geldi. YÖK, YÖDAK’a bu sistemi kurduğunda tek bir ekrandan, her bir öğrencinin ders seçiminden derslere devam edip etmediğine; ödevden teze tüm bilgileri görülecek ve her bir diplomaya da barkod verilecek.”