SELİM DEĞİRMENCİKudüs konusunda yazdığı eserlerle tanınan araştırmacı yazar Nurettin Taşkesen’in kaleminden yeni bir kitap okuyucuyla buluştu …
SELİM DEĞİRMENCİ
Kudüs konusunda yazdığı eserlerle tanınan araştırmacı yazar Nurettin Taşkesen’in kaleminden yeni bir kitap okuyucuyla buluştu. Geçen sene yayınlanan Endülüs Fatihleri romanından sonra, şimdi de Kurtuba’nın Altın Çağı adlı eser, Mihrabad Yayınları’ndan çıktı. Endülüs tam sekiz asır boyunca Avrupa’nın en batısında İslam’ın bayraktarlığını yapmış, fatihlerin kısa zamanda fethettiği İber Yarımadası, Müslümanlar sayesinde barış ve huzur ülkesi olmuştu.
Endülüs Medeniyeti, 10. yüzyıldan itibaren ilim, fikir ve sanatta ulaştığı yüksek seviye ile kendini bütün dünyaya tanıtmıştı. Bu medeniyetin başkenti Kurtuba’nın altın çağını yaşadığı yıllarda, Avrupa Ortaçağ’ın karanlıkları içindeydi.Kurtuba’nın Altın Çağı, Endülüs’ün her alanda zirvede olduğu devri gözler önüne seriyor. Franklar’ın, Roma’nın ve Bizans’ın hayranlıkla takip ettiği, prenslerini eğitim için üniversitelerine gönderdiği, sadece Avrupa’nın değil dünyanın en önemli ilim merkezlerinden biri olan Kurtuba’nın bin yıl önceki yaşantısını öğrenince çok şaşıracaksınız.Gece ancak ellerindeki meşalelerle korkarak sokağa çıkabilen Parislilere, Viyanalılara, Romalılara karşılık, Kurtuba halkı aydınlatılmış pırıl pırıl caddelerde geç saatlere kadar güven içinde gezip dolaşıyorlardı. Avrupa temizliğin ne olduğunu bilmezken Kurtuba’da tam 800 hamam vardı. Temiz su şebekeleri evlerin içine kadar ulaşmıştı.Endülüs’te yetişmiş ilim adamları ve eserleri hakkında önemli bilgiler verilen eserde, özellikle tam 50 yıl sultan ve halife olarak tahtta kalmış olan III. Abdurrahman ve oğlu II. Hakem dönemi anlatılıyor.