Başörtüsü yasağını ilk kez AİHM’e taşıyan Usta “1999 yılında hak mücadelesi için gittiğim AİHM’e, 2015 yılında AİHM’de görev yapacak hakimleri …
Başörtüsü yasağını ilk kez AİHM’e taşıyan Usta “1999 yılında hak mücadelesi için gittiğim AİHM’e, 2015 yılında AİHM’de görev yapacak hakimleri seçmek için gittim. Allah bana bunu nasip etti. Bu bireysel bir başarı değil, Türkiye’nin başarısıydı” dedi.
15 Temmuz Derneği ve Marmara Üniversitesi’nin birlikte düzenlediği Hafızanda Ne Var?/ Harbi Konuşmalar programının Şubat ayı konuğu AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Dr. Leyla Şahin Usta oldu. Moderatörlüğünü Prof. Dr. Ali Köse’nin yaptığı programda 28 Şubat döneminin baskı ortamı ve postmodern darbeye giden süreç konuşuldu. “Okul Kapısından Meclis Kürsüsüne Bir 28 Şubat Hikayesi” başlığıyla düzenlenen ve 15 Temmuz Derneği YouTube kanalından yayınlanan programda Usta, kendi hikayesinden yola çıkarak Türkiye’nin içine çekilmek istendiği girdabı anlattı.
28 Şubat’ın hayatının 10 yılını kapsayan ve psikolojik olarak oldukça yıpratıcı bir dönem olduğunu söyleyen Leyla Şahin Usta “1997 yılında başörtüsü yasağı Cerrahpaşa’da kısmi olarak başladı ve tüm Türkiye’ye yayıldı. 2007 yılına kadar da sürdü. Bir gün önce okulumuza girerken bir gün sonra girememeye başladık. Yasak başladığında Tıp Fakültesi 5. sınıftaydım ve başarılı bir öğrenciydim. Sorunun ne olduğunu anlayamıyorduk. Başörtüsünü birileri için değil Allah için taktığım için mücadele ettim. Bu mücadele beni ve arkadaşlarımı güçlendirdi” şeklinde konuştu.
RIZA TÜRMEN’İN SAVUNMASIYLA DAVA ALEYHİME DÖNDÜ
Türkiye’de uygulanan başörtüsü yasağını ilk olarak AİHM’e götüren Leyla Şahin Usta sürecin zorluğunu da anlattı. Sürekli soruşturma geçirdiklerini, kampüsteki belediye otobüslerinden indirildiklerini, okullarına giremediklerin belirten Usta “İnanılmaz uygulamalarla karşı karşıya kaldık. Avukatlarımız o dönem yaşadığımız tüm hukuksuzlukları kayıt altına alıp tutanak tuttu. İç hukuktan bir sonuç alamayınca bu belgeleri toplayıp AİHM’e başvurdum. İç hukuk yolları tükenmeden başvurduğum için bu dava bir ilkti. Ancak ortada şöyle bir durum vardı. Yasağı uygulayanlar AİHM’in daha önce verdiği kararları gerekçe göstererek bu yasağı bize uyguluyordu. Bunu tutanaklarla birlikte anlatıp sizin kararlarınız yüzünden hak ihlaline uğruyorum dedim. AİHM iç hukuk tüketilmemiş ama burada hak ihlali var diyerek dosyamı esastan görüştü. O dönem Türkiye’nin avukatlığını sonradan CHP’den milletvekili olan Rıza Türmen yapıyordu. AİHM önce beni haklı buldu ancak sonra dosyayı beklemeye aldı. Bunda Rıza Türmen’in yazdığı başörtüsünün sadece Türkiye için değil Avrupa için de tehdit olduğunu anlatan savunmasının etkisi var. Nihayetinde lehime olan dava aleyhime çevrildi” dedi.
28 Şubat döneminde okullarını bırakmak zorunda kalan pek çok öğrenci gibi Viyana Üniversitesi’ne başvurduğunu anlatan Usta, 1999 yılında mezun olacakken 2003 yılında okulu bitirebildiğini anlattı. YÖK’ün okul bittikten sonra Viyana Üniversitesi’nin denkliği olmasına rağmen bu denkliği kaldırdığını da söyleyen Leyla Şahin Usta, YÖK’le girilen bu ikinci mücadelenin 2007 yılında YÖK’teki değişimle birlikte aşılabildiğini söyledi.
ARTIK AİHM’DE GÖREV YAPACAK HAKİMLERİ SEÇENLERDEN BİRİYDİM
28 Şubat’ta verilen hukuk mücadelesinin bir ayağı olarak AİHM’e gittiğini anlatan Leyla Şahin Usta yıllar sonra yaşadığı ilginç bir anı da paylaştı. “2015 yılında milletvekili adayı oldum. Sonrasında da Türkiye’yi Avrupa’da temsil eden milletvekillerinden biri olarak görevlendirildim. Avrupa Konseyi’ne gittik. AİHM’e girecek hakimleri biz seçiyorduk. Allah bana bunu nasip etti. AİHM’e hak ihlaline uğradığım için başvuran bir öğrenciyken, yıllar sonra AİHM’de görev yapacak hakimleri seçen bir milletvekili olmuştum. Bu kişisel bir başarı değil Türkiye’nin başarısıdır.”
28 Şubat postmodern darbesinin tamamen bir toplum mühendisliği olduğunu belirten Leyla Şahin Usta, sorunun sadece başörtüsü yasağı olmadığını, bir vesayet odağının kendine alan açarak Türkiye’yi Adnan Menderes’in idam edildiği 60’lı yıllara götürmek istediğini söyledi. Başörtülülerin toplumdan dışlanıp ötekileştirildiği o dönemde kadın örgütlerinin ve STK’larının bunu bir kadın meselesi olarak görmediklerinin altını çizen Usta “Onların gözünde biz kurtarılması gereken kişilerdik” dedi.
BAŞÖRTÜSÜ MÜCADELEMİZE EN BÜYÜK ZARARI FETÖ VERDİ
28 Şubat döneminde yürütülen kararlı mücadeleye en büyük zararı FETÖ’nün verdiğini ifade eden Leyla Şahin Usta “Talimatla başlarını açtılar. Hocalarımız bunu görünce onlar giriyorsa siz de girebilirsiniz demeye başladı. O dönem mücadelemize büyük zarar verdiler. O dönemle ilgili belki de en çok hesap vermesi gerekenler onlar” şeklinde konuştu.
15 Temmuz gecesi Meclis’te olduğunu anlatan Leyla Şahin Usta “O gece hainler milletin korkacağını zannetti. Ama bu millet eski millet değildi. 28 Şubat’ta, 27 Nisan e-muhtırasında, 367 garabetinde, 17-25 Aralık sürecinde ve 15 Temmuz’da bunu gösterdik. O gecenin sabahında inanılmaz bir gurur yaşadık. Cumhurbaşkanımız ölümü göze alarak meydandaydı. Halkımız liderini takip etti ve Türkiye üzerinde kimsenin oyun oynayamayacağını dünyaya gösterdik” dedi.