The Information’a verdiği röportajda “sosyal deneyimlerin kutsal kasesi, bir başkasıyla birlikte bulunduğunuz hissini verebilmesinde yatıyor …
Zuckerberg, insanların diğer insanlar ve nesnelerle sanal etkileşime girdiği bir gelecek öngördüğünü söyleyerek, şunları kaydetti:
“2021’deyiz, bitleri hareket ettirmek atomu hareket ettirmekten çok daha kolay.
Tabii ki arabalar, uçaklar, tüm bunlar var olmaya devam edecek. Oysa daha fazla ışınlama gerçekleştirdiğimizde sadece yolculuğu ve bireysel olarak bizi yavaşlatan türden şeyleri kişisel olarak ortadan kaldırmakla kalmıyoruz, bunun aynı zamanda toplum ve genel bakımdan gezegen için de daha iyi olduğunu düşünüyorum.”
Her ne kadar sesle çalışan asistanlar ve sanal klavyeler gelişimin bir parçası olacaksa da Zuckerberg, sonunda nöral arayüzlerin de artırılmış gerçeklik teknolojisinin gelişiminde hayati önem kazanacağını belirtti.
Zuckerberg, Facebook’un Oculus Quest 3 ve 4 de dahil olmak üzere sanal gerçeklik ürünleri üzerinde çalıştığını ve optik, ağırlık ve işlevselliği iyileştirmeyi amaçladığını açıkladı.
Sanal gerçekliğin geliştiricileri cezbedecek kadar büyük bir pazar olması için 10 milyon aktif kullanıcıya sahip olması gerektiğini söyleyen Zuckerberg, Quest’in gelecek versiyonlarına “iletişim kurabileceğiniz gerçekçi avatarları canlandırmak” amacıyla göz ve yüz takibi özelliğinin ekleneceğini belirtti.
Bugün sanal gerçeklikte nerede olduğumuzu düşündüğümde, deneyime girebiliyoruz. Çok iyi oyunlar ve farklı deneyimler mevcut. Ama kendi gerçekçi avatarınıza sahip olduğunuz, biriyle gerçek göz teması kurabildiğiniz, avatarınıza yansıtılan gerçek ifadelerin yer aldığı aşamaya varmayı çok istiyorum.
Oyun tarafındaysa Zuckerberg, Quest’in sadece oyun beklentileri açısından 10 milyon kullanıcıyı muhtemelen aşacağını ama artırılmış gerçeklik ile sanal gerçeklik arasındaki kesişimin “muhteşem” olacağını ifade etti.
Zuckerberg, “Ürüne sahip olduğumuzda… tüm bu artırılmış gerçeklik kullanımı olaylarına sahip olduğunuz, normal görünümlü şeffaf camlı bir gözlük taktığınızda… sonra isterseniz, gözlüğü karartarak güneş gözlüğüne geçebilecek ve geniş bir sanal gerçeklik kataloğuna erişebileceksiniz…”, milyarlarca kullanıcıya ulaşabilecek “sıradaki bilgi işlem platformu vizyonu işte bu” dedi.
Facebook’un halihazırda Ray-Ban işbirliğiyle geliştirdiği “tam anlamıyla artırılmış gerçekliğe” sahip olmasa da geliştirici ekosisteminin temelini oluşturacak akıllı gözlükler bu yıl piyasaya sürülecek.
Şirket, söz konusu gözlüğün yerleşik yüz tanıma sistemi içerebileceğini de varsayıyor. Sosyal medya devinin artırılmış ve sanal gerçeklikten sorumlu başkan yardımcısı Andrew Bosworth, bir şirket toplantısında Facebook’un bahse konu teknolojinin yasal sorunlarını değerlendirdiğini açıklamıştı.
Facebook, 2020’deki Occulus Connect canlı yayınında, “fiziki dünyanın üzerine kullanışlı, içerik bakımından alakalı ve anlamlı bilgi içeren 3 boyutlu bir katman ekleyecek” Aria Projesini duyurmuştu.
Kaynak: Independent Türkçe