Mehmet Teoman’ın macera dolu renkli yaşamıyla, Türkiye’nin canlı eğlence tarihinin yanyana akıp gittiği nehir söyleşiyi Metin Solmaz yaptı …
Mehmet Teoman’ın macera dolu renkli yaşamıyla, Türkiye’nin canlı eğlence tarihinin yanyana akıp gittiği nehir söyleşiyi Metin Solmaz yaptı. Mehmet Teoman sözünü sakınmıyor. Haylazlıklarını, maceralarını, aşklarını, mutluluklarını, acılarını, her şeyi açık açık anlatıyor.
Ankara’dan Paris’e, İstanbul’dan Bodrum’a uzanan, dünyanın dört yanına dağılan hikayeleriyle renkli bir hayat onunki. Kitabı okurken bir yandan Mehmet Teoman’ı yakından tanıyacak, diğer yandan Türk pop müziğinin tarihine tanıklık edeceksiniz.
Bir ucunda motosiklet, gezginlik, macera, gece hayatı; bir diğer ucunda dervişlerden mafya babalarına, politikacılardan büyük patronlara bir aksiyon romanı gibi okuyacaksınız. Bir solukta bitecek.
Bu kitap aynı zamanda içinden Nükhet Duru, Candan Erçetin, Ayşegül Aldinç, Neco, Neslihan Yargıcı, Timur Selçuk, Tanju Okan, Vedat Sakman, Zuhal Olcay, Seyyal Taner, Duygu Asena, Yıldırım Türker, Sezen Aksu, Tiraje Başaran, Doğan Canku, Ali Poyrazoğlu, Çetin Altan hatta Vehbi Koç geçen bir çeşit canlı Türkiye eğlence tarihi…
Kitaptan;
Hiç mi hiç tutmadı gözümüz. Meğer, Ajda Pekkan’mış o!
“Galatasaray Vokal Grubu olarak bizi ayda bir Çatı’ya çıkarıyor İlham Gencer.
Bir gün ‘Çocuklar, sizde bir kız eksik,’ diyor, ‘Gruba bir kız alın.’
Bir kız getirdi. Hiç mi hiç tutmadı gözümüz ama… ‘Çok iyi bu kızın sesi’ dedi.
Biz istemedik. ‘Kız-mız, uğraşamayız’ dedik… Meğer, Ajda Pekkan’mış o!
Reddettik. Ajda Pekkan, Timur Selçuk hariç hepimizi solladı sonra tabii…”
Tanju kafasında demiş ki ‘Bu adam söz yazar’
“Tanju beni aldı karşısına bir gün, dedi ki ‘Mehmet, senin bana şarkı sözü yazman
lazım.’ ‘Nerden çıkartıyorsun,’ dedim. Benim böyle bir yeteneğim
de yok, aklımda böyle bir fikir de yok. ‘Hayatımda böyle bir şey
yapmadım,’ dedim. Hayatımda ilk şarkı sözümü, Moustaki’nin meşhur şarkısını
‘Dans Ettiğin Kadar Dans Et, Şu Dünya Üstünde’ diye Türkçe olarak yazabildim.”
Nükhet’teki bu dirayet, bu hırs olmasaydı, ben olamazdım.
“Valla işin özünde şöyle bir şey var, ben bunu Nükhet’in kendisine
de söyledim. Nükhet’teki bu dirayet, bu hırs olmasaydı, ben
olamazdım. Belki bambaşka bir şey olurduk. Bizi; Cenk Taşkan,
Nükhet Duru, Mehmet Teoman’ı bir arada tutan Nükhet’tir. Bir
kere Cenk Taşkan’la ikimizi çok heyecanlandırdı Nükhet, çok! Ve
Nükhet’le flört de yok daha o zaman.
Bu arada şöyle bir şey var: Çok ortalıkta Nükhet. Ben bir gün dedim ki
‘Nükhet, sen artık karar vermelisin. Ya bu hayat ya da çok ciddi bir şekilde
kariyerine eğilmek zorundasın artık, dağılıyorsun,’ dedim. Hastalandı bu laf
üzerine. Ciddi hastalandı. Ateşi kırk derecenin üstüne çıktı. Ben
Nişantaşı’nda kucağımda götürdüm doktora. Ölüyordu az daha!”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı