Meral Akşener’in ‘denetim yok’ iddiasına TOKİ’den yanıt

Âlâ Parti Başkanı Meral Akşener, dün küme toplantısında Toplu Konut Yönetimi Başkanlığı’nın (TOKİ) denetlenmediğini argüman etti.

TOKİ’yi denetleyen bir sistem olmadığını sav eden Akşener’e TOKİ’den karşılık geldi.

TOKİ’den yapılan açıklamada, 1984 yılında kurulan TOKİ’nin ülkede nitelikli konut üretimi misyon ve amaçları doğrultusunda vatandaşların anayasal konut edinme hakkını sağladıkları belirtildi.

2002’ye kadar 43 bin konut inşa edildi

Bilhassa dar gelirli vatandaşlar için nitelikli ve erişilebilir toplumsal konut üretmek gayesiyle ana misyon ve amaçları doğrultusunda 2002 yılına kadar 19 yılda yalnızca 43 bin 145 konutu tamamladığına fakat 2002’den bu yana 1 milyon 100 bin konutun tamamlandığına dikkat çekildi.

Çalışma alanları açıklandı

Kurum olarak 2985 sayılı Kanunun verdiği yetki ve sorumluluk, kalkınma ve aksiyon planlarının öngördüğü çerçevede öncelikle dar ve orta gelirli vatandaşlara toplumsal konut gereksinimlerinin karşılanması ile sarsıntı bölgelerindeki konutların üretimi istikametindeki bu çalışmaları sürdürme amacının, Yönetimlerinin kıymetli bir motivasyon kaynağı olduğu vurgulanarak şöyle denildi:

“Kurumsal emellerimizden biri de konut bölümünü örnek uygulamalarımızla disipline etmektir. Bu maksatla son yıllarda üretim hissemizi yüzde 8’lerden yüzde 14’lere yükselttik. 2002 yılından günümüze kadar 1 milyon 100 bin konut sayısına ulaşılmış ve vatandaşlarımızın kullanımına sunulmuştur.

Konuta erişmekte zorluk çeken vatandaşlarımızı konut sahibi yapabilmek maksadıyla bir misyon şuuruyla hareket ettik. Dünyada bir gibisi bulunmayan bu başarıyı sağlayan kurumumuz, kalkınmakta olan birçok ülkeye rol model olmuş ve muvaffakiyetini arttırmak için azimle çalışmaya devam etmektedir.

“İftira boyutunda açıklamalar”

Üzülerek söylüyoruz ki; ÂLÂ Parti Genel Lideri, partisinin TBMM Küme Toplantısı’ndaki 27/04/2022 tarihli konuşmasında “TOKİ’nin hiçbir kuruma karşı hesap vermediği, devlet bütçesi içindeki yerinin meçhul olduğu TOKİ ihalelerinin şeffaf olmadığı.” istikametindeki niyetini aşan şanssız, mesnetsiz sav, itham ve iftira boyutundaki açıklamalarda bulunmuştur.

Yönetimimizin gelir ve sarfiyatları; 2985 sayılı Toplu Konut Kanunu’nun 2’nci unsuru ve 6085 sayılı Sayıştay Kanunu gereği Sayıştay kontrolüne tabi bulunmaktadır. Yönetimimiz 5018 sayılı Kanun’un kapsamı dışında olmakla birlikte Yönetim bütçesi; 641 sayılı “Kalkınmaya Ait Birtakım Şuralar Hakkında Kanun Kararında Kararnamenin” Yüksek Planlama Kurulu’nun misyonlarını düzenleyen 22 /ç bendi kararı mucibince Cumhurbaşkanınca onaylanmaktadır. Öte yandan, TOKİ’nin mal ve hizmet alımları ile imal işleri, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu (KİK) ve 4735 sayılı Kamu İhaleleri Mukaveleleri Kanunu kararlarına tabidir.

“Kamuoyuna karşı hesap verilebilirliği bulunmaktadır”

Yeniden yerleri ise kurumsal sitesi, gazete ve öteki basın organlarıyla en az 15 gün evvel ilan etmek suretiyle açık artırma formülüyle satışını gerçekleştirerek ve ihalesini internet üzerinden canlı olarak kamuya açık ve şeffaf formda yapmaktadır.

Yönetim hesap verilebilirlik ve şeffaflık açısından faaliyetlerin raporlanması yıllık olarak yapılmakta, yönetimin bütün ünitelerinin faaliyetleri detaylı olarak faaliyet raporunda yer almaktadır. Kamuoyuna hesap verebilirlik tarafıyla bakıldığında, Yönetimin faaliyetleri üzerinde parlamento kontrolü ve münasebetiyle kamuoyuna karşı hesap verebilirliği bulunmaktadır. Yönetim faaliyetlerini yerine getirirken toplumun bütün bölümlerine kuralları birebir halde uygulamaktadır. Lakin kurumun toplum bölümlerinin içinde bulunduğu ekonomik koşullar ve toplumsal imkânlar göz önüne alınarak, farklı toplum bölümleri için mevzuatın elverdiği ölçüde gözetici ve gözetici şeklide çalışmalar yapmaktadır. Alt gelir kümesi için özel kaidelerde konut imali, şehit ailelerine faizsiz konut kredisi verilmesi, engelli vatandaşlar için özel kotalar konulması toplumsal adalet için değerli uygulamalardır. Son 4 yılda uygulamaya koyduğumuz düzenleme ile mukavelelerinde memur maaş artışı oranında artış olmasına karşın toplumsal konutlarda yıllık artışlar daha düşük oranda uygulanarak Yönetimimiz yetkileri vatandaşlarımızın lehine kullanılmıştır.”

“Devletin kontrol sistemlerinden ve kontrol sisteminden haberdar değildir”

” UYGUN Parti Genel Liderinin TBMM Küme toplantısında yapmış olduğu açıklamalardan anlaşılıyor ki TOKİ’nin de tabi olduğu Devletin kontrol sistemlerinden ve kontrol sisteminden haberdar değildir” denilen açıklama şöyle devam etti:

“Kaldı ki, Sayıştay tarafından yapılan Kontroller, Anayasa’nın 165’inci hususu yeterince direkt Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından gerçekleştirilen ve bu kontrollere temel teşkil edecek raporların 6085 sayılı Sayıştay Kanunu, 3346 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri İle Fonların Türkiye Büyük Millet Meclisince Denetlenmesinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun uyarınca yapılmaktadır. Yapılan kontrollerde Yönetimimizin hesap ve süreçlerinin kanunlara ve öteki hukuksal düzenlemelere uygunluğu ve mali rapor ve tablolarının hakikat ve muteber olup olmadığı, verimlilik ve kârlılık unsurları doğrultusunda yönetilip yönetilmediği, faaliyetlerinin mevzuata, uzun vadeli kalkınma planına ve planın uygulama programlarına uygunluğu, şeffaf olup olmadığı incelenerek hazırlanan Raporlar Alt ve Üst Komitelerde görüşülmek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulmaktadır.

Maalesef, ÂLÂ Parti Genel Liderinin yaptığı açıklamalardan, partisinin milletvekillerinin de üye olarak vazife yaptığı bu Komitelerden bihaber olduğu anlaşılmaktadır. Çünkü Küme Toplantısı’ndaki konuşmasında TOKİ’nin hiçbir kontrole tabi olmadığı hiçbir kuruma karşı hesap vermediği tarafında açıklamalarda bulunmuştur.

“Kamuoyu gerçek dışı bilgilerle yanlış kanılara sevk edildi”

TOKİ’nin “kayırmacılığın ve yolsuzluğun merkezi pozisyonuna gelmiş olduğu”, ayrıyeten TOKİ’den bahsederken ”yağmalama”, “talan”, ”hırsızlık” üzere gayesi aşan mesnetsiz itham ve iftiralarına maruz kalınmıştır.

Öte yandan siyasetle uğraşanların siyasi saiklerle kurumları, kurum yöneticileri, bürokratları gaye alması da anlaşılır bir durum değildir, kabul edilemez.

Bu prestijle, yapılan açıklamayla kamuoyunun gerçek dışı bilgilerle yanlış niyetlere sevk edilmesinin gerçek olmadığı, kurumu yıpratmayı hedefleyen amacını aşan şanssız, mesnetsiz sav, itham ve iftira boyutundaki beyanatlara prestij edilmemesi hususu kamuoyuna hürmetle duyurulur.”