Microsoft ve Bahçeşehir Üniversitesi’nden ‘uzaktan eğitim’ için iş birliği

Pandemiyle birlikte okullar da uzaktan eğitim modeline geçiş yaptı. Bahçeşehir Üniversitesi de uzaktan eğitime devam eden okullar ortasında yer alıyor. Microsoft ile Bahçeşehir’in iş birliği nasıl başladı? 

Bahçeşehir Üniversitesi (BAU), pandemi öncesinde de uzaktan eğitim model ve uygulamalarını kullanan bir okuldu. Lakin pandemi periyodunda geliştirdiği yenilikçi metotlarla özgün bir hibrit eğitim modeli yaratmak istediler ve bu süreçte Microsoft’un sunduğu çevrimiçi tahlillerden faydalandılar. Dijital eğitimin olağan (yüz yüze) eğitimden farklı düşünülmemesi ve eğitimde kalitenin her ortam için daima olarak artırılması gerektiği fikrinden yola çıkan Bahçeşehir Üniversitesi yöneticileri, üniversite senatosunun aldığı karar ile http://hibrit.bau.edu.tr adresi üzerinden hibrit üniversite dönüşümünü gerçekleştirmek üzere 321 unsurluk bir kalite standartları listesi yayınladı.

Pandemi sürecinde kelam konusu standartları tam manasıyla yerine getirmelerini sağlayacak tek üretici ile çalışma kararı alan BAU, online dersler için 123 ülkeden 5 binin üzerinde yabancı öğrencinin de dahil olduğu 27 bini aşkın öğrencisine Microsoft Teams ve Windows Sanal Masaüstü üzerinden eğitim ve öğretime başladı. 

Microsoft’un bu süreçte Bahçeşehir Üniversite’sine sunduğu eser ve hizmetler nelerdir? 

Microsoft Teams, farklı programlarla entegre edilebilen çok istikametli bir eser olmasıyla pandemi periyodunda müşterilerimizin kurtarıcısı oldu diyebiliriz. Örneğin evrak paylaşımında Onedrive kullanımını ve ofis uygulamalarının Teams ile entegre formda çalışmasını sağlayarak işlerini büyük ölçüde kolaylaştırmış olduk. Öte yandan öğrenci bilgi sistemiyle entegre edilen uzaktan eğitim aracı ile sınıfların otomatik olarak açılması, dinamik olarak güncellenmesi ve ders kayıtlarının merkezi olarak saklanması sağlandı. 

Uzaktan eğitimin fırsat eşitliği manasında nasıl bir tesiri olduğunu düşünüyorsunuz? 

Uzaktan eğitimin fırsat eşitliğine katkı sağladığına inanıyoruz. Bahçeşehir Üniversitesi örneği özelinde bakacak olursak; tüm öğrenciler için altyapısını güçlendirerek hibrit sınıflar ve sanal laboratuvarlar oluşturan okul, böylelikle dünyanın rastgele bir noktasından Windows Sanal Masaüstü ve Teams ile irtibat kuran öğrencilerinin kesintisiz eğitime erişim hakkını koruyarak eğitimde fırsat eşitliği yaratıyor.

Laboratuvar derslerinde kullanılan tüm lisanslı ve fiyatlı programlara üniversite tarafından kurulan GPU ve CPU’lu farklı özelliklerdeki laboratuvarlara Windows Sanal Masaüstü ile uzaktan bağlanabilen öğrenciler, rastgele bir lisans satın almadan fiyatsız olarak kullanabildikleri programlar sayesinde projelerini gerçekleştirebiliyorlar. Örneğin, İrtibat Fakültesi’nin Çizgi Sinema & Animasyon Bölümü’ne, Mimarlık & Tasarım Fakültesi’ne ve Mühendislik Fakültesi’ne devam eden öğrenciler, verilen projelerini, animasyonlarını yahut çizimlerini bu altyapıları kullanarak güya o an fiziki olarak sınıftaymış üzere yapabiliyorlar ve çalışmalarına devam edebiliyorlar. 

Eğitimde uzaktan ve hibrit modellerin kalıcı olacağını düşünüyor musunuz? 

Yapılan araştırmalar, büsbütün uzaktan modelin değilse de, yarı fiziksel-yarı uzaktan olarak tanımlayabileceğimiz hibrit modelin eğitim sisteminde kalıcı olacağını gösteriyor. Pandemiyle birlikte dijital dönüşümünü süratle tamamlayan birçok eğitim kurumu, dünyanın dört bir yanındaki binlerce öğrencisine eşit koşullarda, nitelikli ve kapsayıcı bir eğitim programı sunmak için çevrimiçi tahlillerden faydalanıyor.

Bu modelin muvaffakiyetle uygulanabildiğini birinci elden deneyimlediğimiz için, artık uzaktan eğitimi yalnızca “salgın” ve “sosyal mesafe”nin getirdiği kısıtlamaların bir sonucu olarak görmüyoruz. Bu bakış açısının uzun vadede hem fırsat eşitliğine hem de gençler ortasındaki dijital okuryazarlığa müspet tesir edeceğini öngörüyoruz.

Bu bir ilandır