1. Mağdur çocuk sürekli özür dileyendir.
Çünkü ona hata yapma şansı verilmemiştir. Mağdur çocuk hata yaptığında ailesi tarafından acımasızca eleştirilir ve yargılanır. Mağdur kendisini kötü hissettiği için bunu telafi etmek adına sürekli özür diler. Korkudan kaçmak için, yetersizliği vurgulandığı için özür diler.
2. Mağdur çocuk sürekli suçlu hissetmekten diken üstünde yaşar.
“Aman sorun çıkmasın, aman kimse bağırmasın” diye yaşamını sürdürür. Her hatada mağdur suçlandığı için artık hata yapmaktan korkar hale gelir. Her şeyin en iyisini yapmaya çalışır. Fakat bu performans kaygısından dolayı günün sonunda illaki hata yapar ve yine azar işitir.
3. Mağdur çocuk empati süngeri gibidir.
Bütün evin duygularını o emer ama onun duygusunu anlayan kesinlikle yoktur. O kendi duygularını da içine emer ve asla anlatamaz. Çünkü ona mücadele etmesi ve savaşılması öğretilmiştir. Annenin babayla yaşadığı sorunları dinler, bir de gider çözüm bulmaya çalışır. Bulduğu çözümlerde işe yaramayınca kendisini sorumlu hisseder ve ekstra üzülür. Annesinden ihtiyaç duyduğu sevgiyi ve ilgiyi annesine kendisi verir. Artık kendisinin sevilmeye, üzülmeye, ilgi görmeye hakkı olmadığını düşünür fakat o sadece verici olur. Ailesine verdiği sevgi, ilgi desteğini hayatının tamamına geneller.
4. Aşırı fedakâr kişi olur.
Bunu da hem kendi annesinden hem de narsistten öğrenir. Narsist anneyi sürekli istismar eder, zarar verir fakat anne hâlâ fedakârlık yapmaya devam eder. Çocuk da annenin fedakarlığını öğrenir. “Ne olursa olsun kimseyi yarı yolda bırakma, kendini kaybetsen dahi başkasına yardım etmelisin” inancını kafasına yazar ve ona göre yaşar. Narsist babası içinde her istediğini yerine getirir, onun sözünden çıkmaz. Tam ona layık birisi olur. Bu süreçte tabi ki kendisini kaybeder. Asla kendisiyle tanışamaz, sadece babasının istediği yolda gitmeye çalışır. Mağdur çocuk yetişkin olduğunda ise bunu tüm hayatına geneller. Etrafındaki herkese fedakârlık yapar, iyilik yapar, kendi canı pahasına koşa koşa insanlara destek olur.
Mağdur çocuk ne yapsa yaranamaz ailede. Aşırı fedakârlık yapsa da yaranamaz. Kafası öyle bir karışıktır ki, neyin doğru neyin yanlış olduğunu asla anlayamaz. Tek öğrendiği şey otoritenin yani anne babanın sözünden çıkmaması gerektiğidir. Çünkü çıkarsa cezalandırılır, dışlanır ya da küçük düşürülür. Mağdur çocuğun özgüveni gün geçtikçe de kaybolur ailesine daha çok itaat eder. Bir de ailesinin yaklaşımı onun özgüvenini yükselteceğini hisseder. Daha fazla fedakâr olur, başarılı olmaya çalışır ki ailesinin sevgisini kazanabilsin. Ama bu ucu gözükmeyen okyanusta ilerlemek gibidir.
5. Mağdur çocuk sevginin ne olduğunu da asla öğrenmez.
Çünkü nasıl sevildiğini anlayamaz. Ailesinin ondan beklentisi her zaman yüksektir. O her şeyin en iyisini yapmaya çalışır. En iyi yemeği, temizliği yapar yine sevilmez. Eğitiminde derece yapar yine sevilmez, yüksek kariyere sahip olur yine sevilmez, ailesine maddi destek olur yine sevilmez.
Ebeveynleri ona ekmek kırıntısı sevgiyle yaşamasını öğretmiştir. Böyle gram gram verir. Mağdur çocuk mutlu olur oracıkta. Aslında onu mutlu etmek çok zor değildir. Mağdur çocuk yetişkin olduğunda ise bu sevgi açlığı yabani narsistler tarafından sömürülür. Narsist eşler aşk bombardımanı ile mağdur avının kalbini çalar. Daha sonra anne-babasının yaptığı gibi ekmek kırıntısı ile idare etmesi gerektiğini öğretir. Mağdur çocuk kendi ailesinde yaşadığı dramı tekrar yaşar ve bağımlı olur.
Neden bağımlı olur bilir misiniz? Çünkü kendi ailesine kendisini ispatlayamadı. Ya ailesinin sevgisini kazanamadı ya narsist partnerinin sevgisini kazanacağını düşünür ve onun adına aşk der, seviyorum der ve asla ayrılamaz. Bir gün hayalini kurduğu o aile sevgisine narsist eşiyle ulaşacağını zanneder ve asla o zorlantıdan çıkamaz.
Narsist ailelerde büyüyen diğer altın çocuk ve farkındalıklı çocuk konuları da bir sonraki yazılarımızda konu alacaktır. Beni takip etmeyi unutmayın.
Instagram
Youtube
Twitter
Tiktok
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio’nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio