“Ne geçmez sakatlıkmış bu Falcao”

Galatasaray hakeme kızacağına evvel kendine kızmalı… Hakemin maçı makus yönettiği kesin… Lakin Galatasaray’ın kaybetmesinde, verdiği bir kararın tesirli olduğunu düşünmüyorum. Üstelik son dakikada Galatasaray lehine verdiği penaltının, penaltı ile ilgisi yoktu. Yalnızca bir açık faul var, vermediği… O da sonucu etkileyecek bir alanda, yerde ve konumda değil… Maça dönüp bakalım;
-Galatasaray, bilhassa birinci yarıda rakip çerçeveyi bir kez bulamayıp “sıfır” çekerek soyunma odasına gitti.
– 90 dakikanın sonunda Galatasaray’ın çerçeveyi bulan tek şutu, Diagne’nin penaltı atışındaki vuruşuydu.
– Karagümrük kalecisi Viviano’nun formaları muhtemelen yıkanmaya bile gitmemiştir. Yere yatmadan maçı bitirdi.
– Bugüne kadar hiç görmedim. Galatasaray tek hava topu kazanamadı… Her topa Karagümrük savunmacıları vurdu.
-Karagümrük sağ ve sol kenarını önlü-arkalı ikişer adamla kapatınca, Galatasaray’ın en büyük hamle gücü olan kenarlara sarkıp orta yapma bahtı sıfıra indi.
-Fatih Hoca, Karagümrük’ün kenarlarda ördüğü duvara karşı niçin yeni bir oyun biçimi geliştiremedi?
– Galatasaray üzere bir kadro santradan 15 saniye sonra nasıl olur da gol yer?
– Karagümrük’ün birinci golünde Alpaslan sol kenardan 30 metre geldi, kaleye paralel 20 metrelik bir orta attı. Bu toplara tek bir Galatasaraylı oyuncu niçin müdahale edemedi, niçin kesemedi?
– Galatasaray’ın kaçırdığı bir gol durumu var mı? Aklınızda Karagümrük kalecisinin kurtardığı bir durum kaldı mı?
-Karagümrük’ün her süratli atağı Galatasaray kalesinde yeni bir tehlike yarattı. Nerede savunma anlayışı?
– Gol attınız da hakem mi vermedi, penaltınız var da hakem mi çalmadı?
– Bırakın hakemi, bırakın bu modeli ve modası geçmiş alışkanlıkları… Bu maçı Galatasaray kaybetti.

Bu talihi kaçırmayın
Galatasaray’da Oğulcan iki maç oynadı, “tamam” dedik, son maçta kayboldu.
Emre Akbaba, ağır sakatlıklar yaşadı, kabul lakin üstünden aylar geçti. O vakit, “Haydi Emre, başla Emre…”
Emre Kılınç nitekim âlâ futbolcu… Fakat hala Sivasspor’daki Emre Kılınç noktasına gelemedi. Gençliğiniz var, yarınlarınız var, Galatasaray üzere bir kulübün formasını giymenin erdemi, gururu, gücü var. Dikkat edin, herkese kısmet olmayacak bu bahtı kaçırmayın.

Maça nasıl odaklanabilir ki..
Karagümrük-Galatasaray maçını tribünlerden canlı izleyenlerden dinledim.
Fatih Hoca, daha 10. dakikadan başlayarak hakemle uğraşmaya başlamış.
Hoca hakeme bu kadar odaklanınca, maça nasıl odaklanıyor sanki?

Sarı ve kırmızının asaleti
Galatasaray’ın asil bir “kırmızı”sı var. Göz kamaştıran bir “sarı”sı var. Giydiği formalar niçin orjinal renginde, tam Galatasaray’ın asaletini anlatan renkler olmaz da, bu renklerle bu kadar oynarsınız? Son giydiği formada sarı-kırmızı nerede Allah aşkına… Portakal rengi, turuncu bir forma… Buna itirazım var. Galatasaraylı için sarı ile kırmızıdan daha hoş bir renk olur mu?

Anlamadık!
Galatasaray Kaptanı Arda Turan, kupa maçından sonra kendini eleştiren birine yanıt verirken, “Hastalıktan çıktık, yandık vallahi he” diye yanıt veriyor. Yanıtı anladık da, cümlenin sonundaki “he” ne oluyor, onu anlamadık.

Haftanın golleri
-Vida (Beşiktaş)
-Fredy (Antalya)
-Mevlüt (K.Gümrük)
-Kenan (Gaziantep)
-Djaniny (Trabzon)
– Pelkas (F.Bahçe)

Aklımda kalanlar…
-Rizeli Skoda’nın maçın 50. dakikasında Trabzonspor direğinde patlayan dayanılmaz şutu…
-Trabzonspor kalecisi Uğurcan’ın penaltıyı çelmesine karşın, çeldiği topun ağlara gidişi…
-Cumartesi oynanan 4 maçta tam 6 penaltı verilmesi…
-Ünlü hakemimiz Cüneyt Çakır’ın dazlak başlı, ince sakallı, sarkık bıyıklı yeni imajı…
– Fenerbahçeli Tisserand’ın penaltı yaptırmaya abone olması…
– Nasıl oldu bilmiyorum, Gaziantep hocası Sumudica’nın alanda sakin kalışı…
-Denizlili Sagal’ın Alanya direğinde patlayan uzaktan kumandalı füzesi…

Notlar… Notlar…
-Hataysporlu Gökhan Karadeniz, Galatasaray maçında 10 dakika içinde iki sarı kart görüp kırmızı kartla oyundan atılmıştı. Cezası bitti, hafta içi Ankaragücü erteleme maçında oynadı, bu kez direkt kırmızı kartla atıldı. Bu nasıl profesyonellik bu türlü…
– Gençlerbirliği’nin genç oyuncusu Gökhan Altıparmak oyuna girdi, inanamazsınız, girişinden 10 saniye sonra atıldı. Acelen ne be kardeşim…
– Gençlerbirliği altyapı oyuncularıyla oynamaya devam ediyor, helal olsun. Bilhassa stoperde genç Arda her maç üstüne koya koya gidiyor. Durmak yok, yola devam…
– A Ulusal Ekip Teknik Yöneticisi Şenol Güneş, “Her formda oyuncu ulusal kadroya çağrılmaz” dedi. Bu görüşüne sonuna kadar katılıyorum.
– Hafta ortası erteleme maçını, hafta sonu Gençlerbirliği maçını izledim. Bakmayın sırlamadaki yerine; Ankaragücü bu ligin en yürekten oynayan grubu…
– Fenerbahçeli Pelkas maçtan sonra “Takım âlâ değil” dedi. Bunu biz yazıp, biz söyleyince makûs oluyoruz, niyetli oluyoruz. Fakat artık söyleyen şahsen Fenerbahçe’nin kendi oyuncusu… Pelkas da mı niyetli? Adam yalnızca gerçeği görüyor ve söylüyor. Darısı Fenerbahçe’yi yönetenlerin başına…
– Fenerbahçe’yi yönetenler, stoperlerin perişan halini gördükçe, “pahalı ve yaşlı” diye bıraktıkları Skrtel’i arıyorlar mı sanki ?
– Galatasaraylı Falcao’ya ne oldu Allah aşkına… Ne geçmez sakatlıkmış bu… Yoksa sakatlık mazeret, kış uykusu şahane mi?
– Alanyaspor topa % 80 hakim olduğu Denizli maçını son 20 dakika bir fazla oynamasına karşın kaybetti. Bu kadar yavaş hamle edersen, Bareiro ve Davidson ile bu kadar top kaybedersen istersen % 100 ile oyna, beyhude…
– Antalyaspor 2-0 önde oynarken, Kayseri’nin iki golü VAR’dan döndü, enteresan.

4 dörtlük zafer
Galatasaray kaybetti…Fenerbahçe kaybetti…Alanyaspor kaybetti…Beşiktaş 4 golle kazanıp 12 puanı alınca…Dört dörtlük bir zafer haftasını geride bıraktı.

HAFTANIN…
Onur kürsüsü: Fatih (K.Gümrük)Şeref kürsüsü: Fatih (K.Gümrük)Takımı: Karagümrük, Gaziantep, Beşiktaş, Hatayspor, SivassporTeknik yöneticisi: Şenol Can (K.Gümrük), Sumudica (Gaziantep), Sergen Yalçın (Beşiktaş), Ömer Erdoğan (Hatay), İstek Çalımbay (Sivas)Haftanın futbolcusu: Ramazan, Koray, Balkovec, Alparslan, Biglia, Alassane Ndao (K.Gümrük), Olkowski, Maxim (Gaziantep), Murat Yıldırım (G.Birliği), Pablo Santos, Diouf (Hatayspor), Adem Büyük, Acguah (Malatya), Mustafa Yumlu, Cenk Gönen, Diego Lopes (Denizli), Rıdvan Yılmaz, Aboubakar, Mensah, Josef (Beşiktaş), Fredy (Antalya), Fayçal Fajr (Sivas), Henrique (Kayseri)

Haftanın düzgünleri
-G.Saray forvetlerine tek hava topu vermeyen Karagümrük’ün genç stoperi Fatih…
– Taktik anlayışı ve saha dizilişiyle Galatasaray’ın kanat ataklarına müsaade vermeyen Karagümrük…
-Takıma ve ekip oyununa imzasını atan Gaziantep’in hocası Sumudica…
– Ligin acemisi değil, 40 yıllık gediklisi üzere oynayan Hatayspor…
– Ankara’da duvar üzere sağlam iki kaleci: A.Gücü’nde Friedrich, G.Birliği’nde Nordfeldt…
-Denizlili Rodellega’nın harikulade frikiği ile Alanya kalecisi Marafona’nın kusursuz kurtarışı…
– Beğenilen geldin Cenk Gönen… Denizli kalecisi harika oyunu ile “Ben buradayım” dedi.
-Vida… Vida… Vida… Ne gol attın be Vida…

Haftanın berbatları
– Galatasaray’ın kazandığı penaltıda devreye girmeyen VAR hakemi Zorbay Küçük…
– Karagümrük karşısında birinci yarıdaki “sıfır” oyunu ile Galatasaray…
– Orantısız reaksiyon göstererek cezasını arttırma riskine giren Fatih Terim…
-Her vakit olduğu üzere Fenerbahçe’nin penaltılara abone stoperi Tisserand…
– Bir maça taraflı bakmaktan bir türlü kurtulamayan muharrirler, yorumcular…
– Ayaklarındaki her topu çalım illetinden rakibe kaptıran Alanyalı Davidson ve Bareiro…

Ligin en güzeli BEŞİKTAŞ
Üstün Lig’in en güzel orta alanı Beşiktaş’ta… Bunu Erzurum maçıyla ilgili değil, genel manada söylüyorum.
Kenarlarda Ghezzal ile N’Koudou var. Süratliler, maharetliler.
Göbekteki üçlü fevkalade; Atiba, Mensah, Josef…
Birlikte gidip, birlikte dönüyorlar.
Çok süratli çıkıyorlar.
Hiçbir hamlede az adamla değiller.
Süratli dönüyorlar, savunmada eksik kalmıyorlar.
Daima birlikte, “ailece” oynuyorlar.
Baksanıza, penaltıyı alan ekibin sağ beki, yılın golünü atan stoperi…
12 dakikada 4 golü, amatör gruba bile sıkıntı atarsınız.
Ayrıyeten bu Rıdvan Yılmaz’a dikkat… Türkiye atakta çok mahir, savunmada inançlı bir sol bek kazanıyor.
Bu imaj ile ligin en yeterlisi Beşiktaş…

Herkesi kovarlar yeniden kalırlar
Saffet Sancaklı, TBMM’de bütçe konuşmaları sırasında, kulüp liderlerini eleştirip, “Bu mahallede olmayacaklar” dedi. Sevgili Saffet kardeşim, keşke haklı çıksan… Bu mahalleden seni, beni, herkesi kovarlar, tekrar kendileri kalırlar.

Hudut tanımayan yaratıcılık
Ortadan oldukça vakit geçti fakat Trabzon mahallî medyasının hudut tanımayan yaratıcılığını anlatmak ismine yazmalıyım. Trabzonspor kupada elendikten sonra mahallî gazetelerin manşetlerine baktım.
Lider Ahmet Ağaoğlu, “Başarısızlığı hissedersem, bir dakika vazifede durmam” demişti. Son Nokta Gazetesi bundan esinlenmiş, Cahit Sıtkı Tarancı’nın unutulmaz şiiri, “Haydi Abbas”tan alıntı yapıp, “Vakit tamam, Haydi Başkan” başlığını atıp, altını da, “Ligde yokuz, kupada yokuz, daha neyi bekliyoruz?” diye doldurmuş.
Trabzonspor’un Adana Demirspor’a elendiği maçta iki golünü Vitor Hugo atmıştı. Karadeniz Gazetesi de ünlü müellif Victor Hugo’nun edebiyat şaheseri, “Sefiller” romanından etkilenip, “Sefilleri Vitor Hugo da kurtaramadı” başlığını kullanmış.
Trabzon mahallî medyası; sertler, acımasızlar lakin hudut tanımayan yaratıcılığa sahipler…

Bu kafa!
– Bankalarla yapılan mutabakatlara nazaran kulüplerin 2023-24 gelirlerinin kayıtsız koşulsuz % 50’sini bankalar alacak. Yani felaket kapıda…
– Ulusal ekip küme düştü.
– Şampiyonlar Ligi’ne elemesiz gitme hayal oldu.
– Kulüpler ekonomik olarak battı.
-Hala varsa-yoksa hakem…
– ‘Bu kafa’ bizi felakete götürüyor.

Arda Turan’ın Barcelona’daki golleri