Pandemide kalp krizi geçirme oranı arttı mı?

Dünyada her yıl 18 milyon insanın kalp ve damar hastalıklarına bağlı olarak hayatını kaybetttiğini belirten Seyfeli, “Bu sayı çok yüksek bir sayıdır. O denli ki, 2’nci dünya savaşındaki 5 yılda ölen asker sayısına eşittir.

Yıllık bazda değerlendirdiğimizde 1 yılda ölen asker sayısından 4-5 kat daha fazla olduğunu söyleyebiliriz. Maalesef ülkemizde Avrupa ülkeleri ortasında kalp sıhhati bakımından olumsuz bir tablo karşımız çıkmaktadır. Ülkemizde her yıl 150 ile 200 bin insanımızı kalp damar hastalığından kaybetmekteyiz” dedi.

‘Hastane başvurmalı’

Pandemi devrinde kalp hastalarının, koronavirüs korkusu nedeniyle hastaneye başvurmadıklarını belirten Seyfeli, “Pandemi devrinde hastaların kesinlikle kalp denetimlerini yaptırmaları gerekir. İlaçlarını ihmal etmemeleri gerektiğini vurgulamak istiyorum.

Bilhassa kalp rahatsızlığına bağlı riskler 40 yaşından sonra artmaktadır. Tansiyon, obezite, şeker hastalığı olan ve sigara içen şahıslar kalp hastalığı riskli bireyler kümesine girer.

Pandemi periyodunda hareketsizliği ve gerilimi de işin içine kattığımızda kalp krizi geçirme oranının arttığını söyleyebiliriz. Hastaların istikrarlı ve nizamlı beslenmesi, bol sıvı tüketmesi, vitaminlerden güçlü besinler alması çok önemlidir” diye konuştu.

‘Erken müdahale hayat kurtarır’

Prof. Dr. Seyfeli, pandemi periyodunda hastaların kalp muayenelerini aksatmamaları gerektiğini belirterek, “Kişilerin sağlam kalpleri olduğu vakit pandemiden en az halde etkileneceklerdir. Ağır bakıma yattıklarında kalp sağlıklarında bir sorun yoksa süreci daha ezasız atlatabilirler.

Göğüs ağrısı, nefes darlığı, soğuk terleme üzere kalp krizi bulguları olan hastaların hastaneye başvurmamaları durumunda hem tedaviden mahrum kalacaklar hem de daha fazla vefat riski ile karşı karşıya kalacaklar. Erken müdahale hayat kurtarır ve kesinlikle kalp hastalarımız 6 ayda bir denetimlerini yaptırmayı ihmal etmelidir” tabirlerini kullandı