DOLAR
35,1981
EURO
36,7471
ALTIN
2.968,65
BIST
9.724,50
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
8°C
İstanbul
8°C
Az Bulutlu
Pazar Az Bulutlu
14°C
Pazartesi Hafif Yağmurlu
12°C
Salı Hafif Yağmurlu
12°C
Çarşamba Çok Bulutlu
11°C

Prof. Dr. Tufan Tükek vücudu Covid-19’dan koruyan şifreyi açıkladı

Risk grubunda veya altta yatan hastalığı olmadığı halde Covid-19’u ağır geçiren ya da hastalıktan yaşamını yitirenlerin çocuklarında da …

Prof. Dr. Tufan Tükek vücudu Covid-19’dan koruyan şifreyi açıkladı
01/03/2021 14:34
251
A+
A-

Risk grubunda veya altta yatan hastalığı olmadığı halde Covid-19’u ağır geçiren ya da hastalıktan yaşamını yitirenlerin çocuklarında da hastalığın ağır seyretme riski olabilir.

284’Ü KORONA HASTASI 384 KİŞİ İNCELENDİ

Benzer özelliklere sahip olduğu halde korona virüs enfeksiyonunun bazı hastalarda çok ağır bazılarında ise neden daha hafif geçirildiğiyle ilgili araştırmalara bir yenisi de İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi’nde yapılan bir çalışmayla ortaya çıktı. 284’ü Covid hastası, 100’ü sağlıklı kontrol grubu olmak üzere, 384 kişinin dahil edildiği çalışmada, vücudun virüs ya da bakteriyel enfeksiyonlarla savaşmasında “makrofaj hücreleri” adı verilen savaşçı bağışıklık hücrelerini harekete geçiren mekanizmalardan, “mannoz bağlayıcı lektin proteini” düzeyleri incelendi.

BABA VE 2 ÇOCUĞUNDA TESPİT ETTİK

İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek, geçtiğimiz Ocak ayında “Infection, Genetics and Evolution” adlı uluslararası bir tıp dergisinde de yayınlanan çalışma hakkında açıklamalarda bulundu.

“BAKTERİ VE VİRÜSLERİ HÜCEREDEN UZAK TUTUYOR”

Bağışıklık sisteminin, herhangi bir enfeksiyon karşısında harekete geçen doğal bir immün yanıt oluşturduğunu söyleyen Prof. Dr. Tükek, “Bu doğal sistem içerisinde bazı hücreler var. Savunma sistemini oluşturan hücrelerimizin virüs ya da bakterilerle mücadele etmesi için bazı sistemler var. Onlara yardımcı mekanizmalardan bir tanesi de ‘mannoz bağlayıcı lektin’ yolağı dediğimiz bir yol.

Mannoz bir şeker, bakteri ve virüslerin hücre duvarında bulunuyor. Lektin de insanda karaciğerde sentezlenen ve bakteri veya virüsün yüzeyinde bulunan mannoz şekerini bağlayarak vücutta bulunan ‘makrofaj’ dediğimiz savaşçı hücrelerimizi aktif hale getiren bir protein. Aktif hale gelen bu büyük savaşçı hücreler, virüs ve bakterilerle mücadele etmeye başlıyor. Vücudun bunlarla savaşabilmesi için bu yolağın iyi çalışıyor olması lazım. Yani bu lektin proteininin hücrede yeterince sentezlenmesi ve vücutta belli bir seviyede olması gerekiyor” ifadelerinde bulundu.

135956275 010320211115494874978“AİLEDE BİR KİŞİ AĞIR GEÇİRDİYSE DİĞERLERİ DE TARANMALI”

Covid-19 salgını sırasında hastalığı ağır geçirenlerin diğer aile bireylerinde de benzer süreçler yaşanmasının dikkatlerini çektiğini anlatan Prof. Dr. Tükek, bunun üzerine bu yönde bir çalışma dizayn ettiklerini anlatarak şu bilgileri verdi:

“Bu, neden olabilir diye düşünüp daha önce yoğun bakıma yatmış, hastalığı ağır geçirmiş ve hafif geçirmiş insanları taradık. Bu kişilerde mannoz bağlayıcı lektin yolunun problemli olduğunu ve protein sentezinin çok az olduğunu, özellikle de hastalığı yoğun bakımda geçiren kişilerde bu proteininin sentezlenmediğini, hatta vücutta hiç bulunmadığını farkettik. Bunun üzerine bir araştırma yaptık ve sonuçlarını da uluslararası bir dergide yayınladık. Geçtiğimiz günlerde bir genç, babasının hastalığı çok ağır geçirdiğini, kendisinin de çok ağır geçirdiğini söyleyerek bize başvurdu. Tüm aileyi bu yönden inceledik ve taramalarda babanın hiç protein üretmediğini, annenin tamamen sağlıklı olduğunu, ama üç kardeşin de defektif protein ürettiklerini fark ettik.”

“BABA VE İKİ OCUK AĞIR GEÇİRMİŞTİ VE PROTEİN EKSİKLİĞİ SAPTADIK”

Bu hastanın çocuklarındaki lektin proteini üretiminin yüzde 10 civarında kaldığını anlatan Prof. Dr. Tükek, şunları kaydetti: “Bu taramayla mannoz bağlayıcı lektin yolağının bu ailede iyi çalışmadığını görmüş olduk. Bu kişilerde, virüs ya da bakteri hücre içerisine girdiği zaman, hastalığın çok daha ağır seyretme ve hızlı yayılma riski oluyor.

Bu genç arkadaşlarımızı incelediğimizde de üç kardeşten ikisi hastalığı çok ağır geçirmiş ve yoğun bakımda yatmış. Babadan gelen genetik geçişle çok az lektin proteini ürettiğini ya da hiç olmadığını fark ettik. Bu, şu demek aslında; bu proteini eksik olan kişiler ya da genetik olarak bunu sentezleyemeyen kişiler, Covid-19 ya da başka bir enfeksiyona yakalandıklarında bunu çok ağır geçirebilir. Dolayısıyla bu kişiler toplumda tespit edilip sentetik olarak üretilmiş lektin proteini verilebilirse, hastalığın belki bu kadar ağır ya da ölümcül seyretme olasılığını da azaltabiliriz. Bununla ilgili ileri çalışmalara ihtiyaç var.”

140015493 010320211116124873132“İLAÇ OLARAK ÜRETİLİP VERİLEBİLİR”

Bu yönde bir projeleri olduğunu da vurgulayan Prof. Dr. Tükek, sözlerini şöyle noktaladı:

“İmmün sistem çok karmaşık, çok farklı yolaklar var. Bizim gösterdiğimiz bunlardan sadece bir tanesi. Hastalığın farklı seyretmesine neden olan özelliklerden bir tanesi bu olabilir ama bunun dışında da farklı genetik modellemeler olabilir. Ama şu anda bizim tespit ettiğimiz bu genetik durumla ilgili bir aileyi tarayarak bunun örneklemesini de yapmış olduk.

Şayet Covid’de salgın süreci uzarsa. dalgalar hala arka arkaya seyrederse, Covid’den kaybedilmiş ya da hastalığı ağır geçirmiş kişilerin aileleri taranabilir ve mannoz bağlayan lektin yolaiında defekti olan kişilere sentetik olarak (rekombinant olarak) üretilmiş bu proteinler dışarıdan verilebilir. Böylece bu kişilerin de hastalığı ağır geçirme ihtimalleri azaltılabilir. Kas içi, damar içi ya da mide asidinden korunmak sureiyle tablet formunda da üretilebilir bu protein. Bunlar tabii ki daha sonraki aşamalar. Öncelikle bunun işe yarayıp yaramadığının tam olarak gösterilmesi gerekiyor. Sonra da ilaç haline getirilerek insanlara uygulaması söz konusu olabilir.”

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.