Eski kitapları karıştırmayı severim. Yok o denli sahaf nostaljisi değil. Konutta kıyıda köşede kalmış, unutulmuş temiz kitaplar. Bu kitaplardan …
Kitabın çabucak başlarında rastladığım bir anıyı sizlerle paylaşmak istedim. Türkiye’nin en güçlü adamının bir çocukluk anısı.
Erdoğan’ın yıllarca gemi kaptanlığı yapan babasına Reis Kaptan denilirmiş. Epeyce disiplinli kişliğinin yanında hudutlu ve sert mizacı varmış. Farklı biçimde babası üzere kendisi de yıllar sonra Reis lakabını aldı.
Ama ne kadar otoriter ve sert olursa olsun Tayyip Erdoğan’a karşı zaafı varmış. Babası ne vakit sonlansa Recep Tayyip, babasının ayakkabılarını öperek onu sakinleştirirmiş. Bunu gören Reis Kaptan sakinleşir, gözlerinden yaşlar süzülür, bütün çocuklar da babalarıyla birlikte ağlarmış.
Erdoğan, ‘’Otoriteye saygılıydık. Yoksa bilirdik ki babam bunun faturasının çıkarır’’ diye yıllar sonra çocukluk korkusunu anlatır. Fakat bir fatura gününü hiç unutmamıştır.
Kapı komşuları Müşerref Abla, Recep Tayyip’in ağzının bozukluğundan faydalanıp, ona küfrettir, katıla katıla güler, sonra da popusuna vurarak cezalandırırmış.
Bir gün o denli bir olay olur ki aklına her küfür geldiğinde bu olayı hatırlamaktadır. Bundan sonrasını Recep Tayyip Erdoğan’dan dinleyelim. “Hava kararmadan evvel meskene gitmek zorundaydık. Bizim konutun karşısında Müşerref Abla dediğimiz bir komşumuz vardı. Ben beş-altı yaşlarındayım. Çocuğum ya, küfür ediyorum ona… Beni almış karşısına, ben küfrettikçe onun güzeline gidiyor, o da benim popoma vuruyor. O vuruyor ben küfrediyorum. Babam gelince çabucak şikayet etmiş beni. Bunlardan haberim yok natürel. Babam içeri giriyor… Allah rahmet eylesin… Alıyor beni tavana asıveriyor. Fakat ellerimden mi, koltuk altlarımdan mı bağlamış onu hatırlamıyorum. Orada on-beş, yirmi dakika kalmış olacağım ki dayım gelip beni kurtarıyor. O günden sonra küfür faslı da kapandı.” Meraklısına not: Tayyip Erdoğan bu anısını 8 Ocak 1995’te Yeni Yüzyıl gazetesinde Leyla İpekçi ile yaptığı söyleşide anlatmış. Bu anı da Ruşen Çakır’ın ‘’Recep Tayyip Erdoğan Bir Dönüşüm Öyküsü’’ isimli kitabına yer alıyor.