10 yıl önce Pentagon, çok zengin bir iş insanının nükleer silah yapıp yapamayacağını test etmek için bir deney gerçekleştirdi. Bugün ortaya çıkan sonuçlar ise oldukça endişe verici.
Günümüzde bazı iş insanları o kadar zengin ki, şirketleri birçok ülkeden daha büyük bir ekonomiye sahip. Binlerce kişi çalıştırıyor, devletlerden daha güçlü seviyeye geliyor hatta yaptırımlarla milyonların yaşadığı ülkeleri yönetiyorlar. Peki, bu inanılmaz güçlü iş adamları ve şirketler, isteseler sadece sınırlı sayıda devletin sahip olduğu nükleer silahları üretebilirler mi?
New York Times yazarı Sharon Weinberger’un araştırmaları, bunun mümkün olabileceğini gösteriyor. Yazarın anlattığına göre bundan 10 yıl önce Pentagon, terör gruplarının veya nükleere sahip olmayan ülkelerin ne kadar çabuk bir şekilde nükleere sahip olma eğilimini ölçmek için bir milyarderlerin nükleer silah üretip üretemeyeceğine yönelik detaylı bir deney yaptırdı.
Sonuçlar ise oldukça korku verici, çünkü buna göre maddi olarak sınırsız gücü olan firmalar bugün nükleer araştırma tesisi kurup atom bombasına sahip olmaya çalışsalar, ilk bombanın ilk 5 yıl içinde kullanıma hazır olabileceği görüldü. Sadece 1 milyar dolarlık bir yatırımla bu nükleer silahın erişilebildiğini söyleyen yazar, serbest ticaret dünyasında uranyumu zenginleştirme, santrifüjleri tasarlama ve tüm binaları inşa etmenin para ile tamamen mümkün olduğunu gördüğünü söyledi. Yani, 1 milyar dolarlık bir yatırım ile 5 sene içinde bir firma atom bombası üretebileceği gibi, bunu kârlı bir şekilde satadabilir. Bu durum nükleer silahların yayılımı için büyük bir tehdit olarak görülüyor.
Bir şirket atom bombası yapıp başka ülkeye satarsa ne olur?
Dahası, bu girişimciler atom bombalarını, örneğin ABD’nin kendine düşman belirlediği İran veya Kuzey Kore’ye satarsa ne olur? Normalde, geçmişte sadece devletlerin nükleer silaha sahip olmasının bir mantığı vardı çünkü genellike nükleer üretimin bütçesini sadece devletler karşılayabiliyordu. Fakat günümüzde devletlerin sahip olduğu ‘nükleer silahları bile özel şirketler üretiyor, bu nedenle bu kesinlikle mümkün’ diyor yazar Weinberger.
Öyle ki, örnek verilecek olursa Elon Musk gibi iş insanları uzay teknolojilerinde o kadar ileri gitmiş durumdaki bugün Ukrayna’ya veya Gazze’ye, hatta dünyanın her yerine internet getirebiliyor, ülkeleri uzaya gönderebiliyor. NASA, SpaceX ile çalışarak uzay operasyonlarını gerçekleştiriyor. Bu da savaşların gidişatının değiştirilmesini mümkün kılıyor.
Sadece ABD’nin değil, Çin ve Rusya’nın da büyük güçler olarak önemli şirketlere sahip olduğunu ve büyük değiştirici unsurlar gerçekleştirebileceğini vurgulayan yazar, gelişmekte olan ülkelerin dahi iyi mühendisleri ve ekonomik durumu varsa nükleere erişebileceğinden bahsediyor.
İyi haber: Çılgın derecede büyük şirketler şu anlık nükleer işine girmeye hevesli değil
Peki o zaman bu çılgın derecede zengin şirketler, neden nükleer bomba üretip satmıyor? Yazar, en azından şimdilik iş insanlarının bu durumla fazla ilgilenmediğini vurguluyor. Bunun bir sebebi devletler arasında yapılan nükleer silahlarının kısıtlanma anlaşmaları iken, bir kısmı da sektörel sebepler. Örnek olarak Musk kendi nükleer silahını çok büyük ihtimal Kazakistan’daki uranyum madenini alarak yaptırabilirdi, fakat bunun yerine Twitter’ı almayı seçti.
Diğer bir sorun ise, bu tarz bir bomba yaparken tesislerin güvenliği olarak öne çıkıyor. Bu tesisler gizlenebilir mi? Nükleerin güvenliği sağlanabilir mi? Bir sızma veya hata olması durumunda kim, nasıl sorumlu tutulabilir? Bu gibi sorular akla gelirken yazar, böyle bir riski almak isteyen milyarder sayısının az olduğunu vurguluyor.