Rus Kadını Otel Odasında Günlerce Darp Eden Şahıs Tahliye Edildi: ‘Bu Kararı Müvekkilime Nasıl Anlatacağım?’

İstanbul Ataşehir’deki bir otelde Otevva Elvıra’yı darp eden Alp Mutlu’ya ‘tehdit, eziyet ve kişiyi hürriyetinden mahrum bırakma’ suçlarından 14 yıl mahpus cezası istemiyle dava açıldı. 

Anadolu 32. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki davanın birinci duruşması evvelki gün görüldü. Korktuğu için ülkesinden Türkiye’ye gelemeyen Elvıra’yı avukatı temsil etti. Memnun ise duruşmaya cezaevinden SEGBİS’le bağlandı.

Hürriyet’ten Aziz Özen’in haberine nazaran Mutlu savunmasında vatanperver bir insan olduğunu belirterek şunları söyledi: “İkinci eşiyle hararetli halde konuşup hiddetlendi. Bana gerçek yönelerek, ‘Ne vakit evleneceğiz, ne vakit?’ üzere hiddetli bir biçimde sormaya devam etti. Beni itekledi ve bağırdı. Bu sırada ben, ‘Kendine gel’ deyip sert bir tokat attım. Eşime hakaret etmeye de başladı. Bunu yapmamasını söyleyince, bana, ‘Eşin hayat kadını’ deyip hakaret etmeye devam etti. Kendisinin siyasi biri olduğunu ve Rus servisiyle kontakları olduğunu, beni rezil edeceğini söyleyip başımı eliyle itti. Bunun üzerine ben kendisine 4-5 defa sert biçimde tokat attım. Oda kapısını onun üzerine kilitlemedim. Yaptığımdan çok pişmanım.”

Mutlu’nun avukatı Edip Lider ise “Eylemde öldürme noktasında abartılacak bir durum yoktur. Her darp aksiyonunda beyin sarsıntısı kelam hususudur. Kaldı ki müşteki uçak ile Rusya’ya dönmüştür. Olayımızda darp hareketi mevcuttur. Lakin katiyen hürriyeti mahrum kılma yahut tehdit söylemi yoktur” dedi.

Mahkeme, Mutlu’nun tutuklu kaldığı mühlet ve evrakta karartacak kanıt olmamasını göz önünde bulundurarak tahliyesine karar verdi. 

Mutlu’ya haftada iki gün imza atma ve yurtdışına çıkış yasağı kuralları konuldu.

Elvıra’nın avukatı Abdullah Onur Eyüboğlu ise mahkemenin kararını şöyle kıymetlendirdi: “Dört gün ağır bakımda yatan ve ölmediği için neredeyse suçlanan bir bayan ile bayanı bu hale sokan bir adam vardı burada. Bir sonraki duruşma 6 ay sonra. Müvekkilime ne bu tahliye kararını, ne de altı ay sonra görülecek ikinci celseyi açıklayacak bir cümle kurabileceğimi sanmıyorum.”