Rusya ve Çin, İran’a silah ambargosunun uzatılmasını öngören ABD tasarısını veto etti

Rusya’nın BM Daimi Temsilciliği, BMGK’nın ABD’nin İran’a ekim ayında sona erecek olan silah ambargosunu uzatma kararını reddettiğini açıkladı. Daimi Temsilcilik, ABD’nin sunduğu tasarının, 2231 sayılı BMGK kararının çiğnenmesi manasına geldiğini vurguladı.

Veto kararıyla ilgili bir açıklama da Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vasiliy Nebenzya‘dan geldi.

‘Tahran’a kısıtlama getirme teşebbüslerine dengeli bir halde karşıyız’

Nebenzya, Tahran’a bu çeşit kısıtlamalar getirme teşebbüslerine dengeli bir halde karşı oldukları için tasarıyı kabul etmediklerini belirtti.

Nebenzya, “2015 yılında kabul edilen 2231 sayılı BMGK kararındaki İran’a ve İran’dan her silah sevkiyatını onaylama prosedürü, İran’ın kendi barışçıl nükleer programını geliştirme hakkıyla bağlantılı değil ve öteki rastgele bir şartın kesimini oluşturmuyor. Bu karar, en başından beri süreksiz nitelikteydi, beş yıl için yürürlüğe koyuldu ve uzatılması hiçbir vakit öngörülmedi” dedi.

‘Putin’in teklifi dikkatlice incelenmeli’

Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin‘in BMGK daimi üyelerinin önderlerine yaptığı ‘7’li zirve’ davetini da anımsatan Nebenzya, “Partnerlerimizi bu teklifi dikkatlice incelemeye davet ediyoruz. Aksi halde gelirim tırmanmaya devam edecek ve çatışma riski artacak. Bundan kaçınmalıyız” diye konuştu.

Putin ne demişti?

BMGK daimi üyelerine yönelik bir açıklama yapan Putin, İran nükleer meselesini Rusya, Çin, ABD, İngiltere ve Fransa’nın yanı sıra Almanya ve İran önderlerinin de katılacağı görüntü konferans tepesinde ele alma daveti yapmıştı.

Rus başkan, “En kısa müddette görüntü konferans prosedürüyle Almanya ve İran önderlerinin de katılacağı BMGK daimi üyeleri önderleri tepesi düzenlemeyi öneriyoruz. Tepenin hedefi, BMGK’daki cepheleşmenin önlenmesi için atılacak adımların belirlenmesidir. Ayrıyeten Basra Körfezi’nde güvenliğin sağlanmasına ve itimadın pekişmesine yönelik muteber düzenekler kurulmasına katkı sunmak maksadıyla yürütülecek ortak çalışmanın parametrelerini belirlemeyi öneriyoruz. Ülkelerimizin ve bölge ülkelerinin siyasi iradesini ve yaratıcı gücünü birleştirebilirsek bunu başarırız” tabirlerini kullanmıştı.