Şekerden 300 kat daha tatlı! Fazla kazandıracak…

Halk ortasında şeker otu olarak da bilinen Stevia bitkisi, Amerika ve Uzak Doğu ülkelerinde doğal tatlandırıcı olarak kullanılıyor. Beyaz şekerden yaklaşık olarak 300 kat daha tatlı olduğu belirtilen Stevia bitkisinin kalorisinin de epey düşük olması talebi artırıyor.

Ege, Akdeniz ve Marmara bölge iklimlerinde yetişebilme özelliği sayesinde sanayileşme açısından büyük potansiyele sahip olduğu kaydedilen eserin; bilhassa pandemide sağlıklı beslenme ismine sağlayacağı katkılar dikkat çekiyor.

Diyabet ve obezite üzere kronik hastalıkları bulunanlar için bu özellikleriyle ilgi çekiyor. Yakın vakte kadar yurt dışından ithal edilen Stevia bitkisinin Türkiye’de üretiminin yaygınlaşmasının hem sıhhat hem de iktisat açısından kıymetli ölçüde yarar sağlayacağı vurgulandı.

Ege Üniversitesi’nde doktora öğrencisi ziraat mühendisi Harun Karaman, Torbalı ilçesindeki kiraladığı yerde anavatanı Güney Amerika olan sıfır kalorili şeker elde edilebilen stevia bitkisinin üretimine başladı.

Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan aldığı hibeyle kolları sıvayarak çalışmalara başlayan Karaman, “Bu bitki halk ortasında şeker otu olarak biliniyor. Kırsal alanda ve uygun kurallarda yetiştirilen bir bitki. 10 dekar alanda üretim yapıyorum. 1 dekarlık alanda ise eserin fide üretimini yapıyorum. Bu bitkinin ana vatanı Güney Amerika’dır. Günümüzde Avrupa ve Uzak Doğu ülkelerinde de kullanıyorlar.

Bitki çok tatlı bir eser. Yurt dışında da tatlandırıcı olarak kullanıyorlar. Bu eserin avantajı, eserin kalorisi neredeyse sıfıra yakın. Şeker hastaları çarçabuk kullanabiliyor. Ünite alandaki verimliliği de çok yüksek. Beyaz şekere göre, kilogram bazında kıyas yaptığımız vakit 300 kat daha tatlı. Yani bu eserin 1 kilogramı neredeyse 300 kilogram beyaz şekere denk geliyor. Akdeniz, Ege ve Marmara Bölgesi’nde 6-7 yıla kadar tarlada kalabiliyor.

Bölgedeki çiftçilerin kendi aracılıyla eseri yeni yeni tanımaya başladığını belirten Karaman, “Tanıtımını yapıyorum, ne işe yaradığını nasıl bir getirisi olduğunu, başka eserlere alternatif bir eser olduğunu görüyorlar. Bölge çiftçisi, bu eserle daha fazla gelir elde edecek. Daha fazla kazanacaklar. Bu eser yemekte kullanıldığı üzere, tıbbi kesimde de örneğin şeker hastaları bunu tablet olarak kullanabiliyor.”