Şişmanlık salgını: Obezite

Koronavirüs salgınıyla birlikte yemek alışkanlıklarının bozulması ve hareketsizliğin sonucu olarak artan obezite sorunu, her yaşta insanın sıhhatini kıymetli ölçüde etkiliyor. Uzmanlar, bilhassa bu periyotta sıhhatimize daha fazla dikkate etmemiz gerektiğini söylüyor. Çocuklar dahil tüm yaş gurubunda obezitenin görüldüğünü lisana getiren Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Tarık Zafer Nursal, beslenme yetersizliği olan ve açlık çeken ülkelerde bile obezite hastalığında artış olduğuna dikkat çekti.

“HAYATİ TEHLİKELERE YOL AÇABİLİYOR”

Prof. Dr. Nursal, pandemiyle konutta geçirilen vaktin artması ve şahısların hareketsiz hale gelmesi sonucunda alınan gücün harcanamaması, tüketilememesi, ekran başında yüksek kalorili, yağlı, vitamin ve minerallerden yoksul lakin lezzetli besinlerin tüketilmesiyle şişmanlığın tesirlerinin son derece fazla ve ölümcül hale gelebildiğini belirtti.

Şişmanlığın ek hastalıkları da beraberinde getireceğini söyleyen Prof. Dr. Nursal, şeker hastalığı, yüksek yağ oranının damarlarda tıkanmaya neden olarak kalp rahatsızlıklarına, felç ve yüksek tansiyona, rahim, göğüs ve kalın barsak kanserlerinin riskini artırdığına, safra kesesi taşı gelişmesini hızlandırdığına ve en kıymetlisi akciğerlere baskı yaparak teneffüsü zorlaştırması, geceleri horlamaya ve hatta teneffüs durması üzere hayati tehlikelere yol açabileceğine dikkat çekti. Prof. Dr. Nursal, “Kişinin obez olması, ek hastalıklar ve fizikî tesirler sıhhat ömür beklentisini düşürerek, koronavirüsle uğraşını zorlaştırabiliyor.” diye konuştu.

HAFTADA 5 GÜN YARIM SAAT SPOR

Her gün tertipli antrenman yapması gerektiğine vurgu yapan Prof. Dr. Nursal, “Kural olarak haftada en az 5 gün yarım saat boyunca orta vermeden spor yapılması gerekiyor. Bu biçimde yapılan sistemli antrenman birebir vakitte kalp sıhhati için de çok gereklidir. Buna ek olarak mümkün olduğunca yürüyüş yapmak, yakın yerlere yürüyerek gidilmesi, asansör yerine merdivenlerin kullanılması destekleyici olur. Diyet ile verilen kiloların çok süratli ve fazla olmaması lazım. Ayda en fazla 1-2 kilo verilmesi kabul edilebilir. Bundan daha süratli kilo vermelerde ek rahatsızlıklar ortaya çıkabilir.” dedi.

Kilo vermek için hangi yol kullanılırsa kullanılsın kişinin bu işe istekli olması, süreç sonrası ortaya çıkabilecek problemlerle baş edebilmek için uygun formda bilgilendirilmesi, süreç sonrası uzun periyodik izlem için hazır olmasının gerekli olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Nursal, “Obezite ameliyatı, diyabet cerrahisi üzere ameliyatların gerçekleşmesi için kişinin, vücut kitle endeksinin 40’ın üzerinde yahut 35’in üzerinde olup ek sistemik hastalığının olması gerekir. Bu ortada bu kişinin en az 6 ay boyunca başka kilo verme prosedürlerini denemiş olması lazım.” diye konuştu.