Son İki Hafta Kaldı: Ailelerden Depremde Kaybolan Yakınları Hakkında Yürek Yakan Açıklamalar

Tüm Türkiye’nin unutamayacağı en acı tarih 6 Şubat: Kahramanmaraş merkezli iki deprem birçok şehrimizi darmaduman etti ve sayısız vatandaşımızı kaybettik.

Deprem gündemi hafiflemiş olsa da acılar hafiflemiyor: Hala yakınlarından bir haber alamayan ve akıbetini bilmeyen insanlar var.

6 Şubat depremlerinden sonra bulunamayan kişiler 2 hafta sonra ölmüş kabul edileceği haberi herkesi derinden sarstı.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, iddialara dair “6 Şubat depremi sonrası 1912 çocuğumuzdan bir tanesinin bile kayıp olması durumunun söz konusu olmadığını tekraren ilan ediyorum” ifadelerini kullanmıştı.

Ancak acılı aileler, Rönesans Rezidans’ta aralarında çocukların da olduğu 54 kişinin, İlke Sitesi’nde ise yine aralarında çocukların da olduğu 27 kişinin kayıp olduğu bilgisini paylaştı.

Depremde kaybettiği kızı Tuğba Koşar ile torunları üç yaşındaki Mustafa Kemal ve bir yaşındaki Mehmet Akif Koşar’ı arayan Suna Öztürk, “Biz nüfustan düşsün istemiyoruz. Aramaya devam etsinler istiyoruz” şeklinde konuştu.

Rönesans Rezidans’ın enkaz molozları bir yere götürüldü. Kepçelerle girdiler, arama yapmadılar bir yerden sonra. Rönesans molozları nereye gittiyse oraya baksınlar, orada arama yapsınlar. Ya da biz gelip yapalım. ‘Kayıp çocuk yok’ diyorlar, o zaman benim iki torunum nerede? Bizim yavrularımızın kemikleri molozların içinde. 6 Şubat’ta Rönesans önünde kefen giyeceğim.

“Bizi bir kemiğe muhtaç ettiler, ben artık ne diyeyim” diyen acılı kadın, “Bize avunacak bir fotoğrafları bile kalmadı” sözlerini kullandı.

Antakya’da 27 kişinin kayıp olduğu bildirilen İlke Sitesi’nde abisi, yengesi ve yeğenini kaybeden Sevda Köse, “Bir, iki kişi değil, 27 kişi aynı anda nasıl kayıp olur?” sözlerini kullandı.

Sekizinci kattan Hamutan ailesi sağ çıkarıldı, yine üst kattan iki tane yanmış cenaze çıktı. DNA verdik, bize ait değil, başka bir aileye ait çıktı. Bir, iki kişi değil, 27 kişi aynı anda nasıl kayıp olur? Ara katta yangın çıktı ama her tarafı kül edecek bir yangın değildi ve yağmur yağıyordu. Bir tane yaşlı teyze çıkarıldı, öldü diye kenarda duruyordu, üzerine de halı koymuşlar. Birkaç saat sonra kıpırdamaya başladı, hipotermi geçirmiş, ısınınca kendine geldi. Yine binadan bir anne ve çocuk sağ çıktı. Yani herkes ölmedi, sağ çıkanlar da var. 

Köse, “Çok fazla kayıp var, bunların arasında çocuk da var. Biz artık bittik, bir saç teli, bir kemik istiyoruz” ifadeleriyle yürekleri yaktı.

Ya da hastanedeler mi, neredelerse bulunsunlar. Meclis Araştırma Komisyonu mu kuruluyor, başka bir şey mi yapılıyor, artık yapılsın.