Soylu: Ehliyetimizi artık yanımızda taşımamız gerekmeyecek

Bakan Soylu, Kanal D televizyonunda canlı yayına katılarak gündeme ait değerlendirmelerde bulundu, soruları cevapladı.

Bakan Soylu, çipli kimlik kartlarının gerisindeki çipin tasarlanırken 5 alanının bulunduğunu, o alanlara ne yerleştirilirse bunun da otomatik olarak kullanılma imkanının getirildiğini belirterek “Ehliyetimizi artık yanımızda taşımamız gerekmeyecek. Hazırlıkları tamamlıyoruz. Türkiye’ye bunu yakın vakitte müjdeleyeceğiz. Ehliyeti bunun üzerine yükleyeceğiz, jandarmamız ve polisimiz ehliyete bakmak istediği vakit (çipe) dokundurduğunda ehliyeti var mı yok mu anlamış olacak” dedi.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumuyla (BDDK), Hazine ve Maliye Bakanlığıyla anlaşarak kredi kartlarından uygun olanları kimlik kartının ardında bulunan çipin içerisine koyabileceklerini de aktaran Soylu, şu sözleri kullandı:

Süleyman Soylu, yeni bir denetim sistemi daha getirdiklerini tabir ederek şunları kaydetti:

On-line gerçekleştirilen Milletlerarası Göç Sinemaları Şenliği’ni 30 milyondan fazla insanın izlediğini belirten Soylu, “Türkiye, 2011’de başlayan Suriye iç savaşından sonra dünyaya çok büyük örnekler gösterdi. Bunu da bir programla ve planlı yaptı, bugün bir karmaşıklık olmamasının temel sebebi de budur. Bunun anlatılması lazım. Milletlerarası birçok mecrada anlattık, siyaseten anlatıyoruz, Sayın Cumhurbaşkanımız anlattı, bütün arkadaşlarımız anlattılar ancak sanatın ve sinemanın gücü apayrı. Şu anda 30 milyonu aşkın insan, Göç Sinemaları Şenliği’ne girdi ve seyretti” sözlerini kullandı.

Şenliğin kapanışında sürprizler olacağını lisana getiren Soylu, farklı ülkelerdeki sanatkarların şovlar, bakanlık misyonunda bulunmuş birtakım yabancı konukların değerlendirmeler yapacağını söyledi.

‘Milletimiz değişik bir millet’

Soylu, Kıyı Güvenlik Komutanlığının 2019’da yalnızca Ege Denizi’nde 5 bin civarında insanın hayatını kurtardığını belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

‘Bugün Türkiye, önemli bir alan baskısı oluşturdu’

Türkiye’nin geçmişte kendi üzerindeki kamburu taşımak zorunda kaldığını ve bunlardan birinin de terör olduğunu söz eden Soylu, birilerinin terörü kullanarak Türkiye’yi istikrarsızlaştırmaya çalıştığını anlattı.

Soylu, “Bundan kurtulmak lazım, bundan kurtulmak için de bir toplu bakışa muhtaçlık vardı. Bugün Türkiye, terörle uğraşta başarılı, terörü kaynağında yok etmek için büyük bir uğraş sarf ediyor. Bugün Türkiye, önemli bir alan baskısı oluşturdu. Bugün Türkiye, Irak, İran, Suriye hududundan kendisine gelen taarruzları engellemek için önlemler aldı” diye konuştu.

‘Erdoğan’a yönelik de değerlendirmeler üniversitelerde yapılacak’

Bakan Soylu, “Metehan’a nasıl bakılıyorsa, Osmanlı’nın kuruluşu nasıl değerlendiriliyorsa, Mustafa Kemal Atatürk’ün çabası nasıl değerlendiriliyorsa da yıllar sonra ‘Ne yaptı Türkiye de buraya geldi’ diye Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik de değerlendirmeler üniversitelerde yapılacak” sözlerini kullandı.

‘Yarın tankımızı biz üreteceğiz’

İnsansız hava araçları olmasa, profesyonel askerlik sistemine geçilmemiş olsa kelam konusu muvaffakiyetlerin elde edilemeyeceğini belirten Soylu, “Irak’ın kuzeyine basmazsak bir taraftan Suriye’de DEAŞ, PYD-PKK ile bir çaba ortaya koymazsak bunları yapabilme kabiliyetine sahip olabilecek miydik? Ulusal ve yerli savunma sanayi oranımız yüzde 20’den 70’lere çıktı. Mühimmatımızı, silahımızı, gece görüş kameralarımızı, en gelişkin insansız hava araçlarına taktığımız kameralarımızı biz üretiyoruz. Bilhassa İHA’larımızı, Hava Kuvvetlerimizin kullandığı mühimmatları biz üretiyoruz. Milyarlarca dolar vermiyoruz. Bütün bunları gerçekleştirdik, yarın tankımızı biz üreteceğiz” sözlerini kullandı.

‘6.5 milyon kişinin dataları yüklendi’

Soylu, kabahat ve suçlularla uğraş kapsamında yaklaşık 6.5 milyon kişinin yüz bilgileri ve geometrik datalarının Plaka Tanıma Sistemi’nden Kent Güvenliği İdare Sistemi’ne kadar bütün kameralara yüklendiğini söyledi.

‘Türkiye’nin hudut ötesinde terör örgütünü karşılayarak hareketleriyle Türkiye’yi istikrarsızlaştırmaması için büyük bir fedakarlık ortaya koyduğuna’ dikkati çeken Bakan Soylu, “Bu, bizim iktisadımızı, istikrarımızı, turizmimizi, akademik hayatımızı, üniversitemizi şekillendiriyor. Doğu ve Güneydoğu’da lisanslı atlet sayımız 800 binden 1 milyon 200 bine çıktı. Türkiye, toplam bir programı uyguluyor, bu programda huzur var, bölgesel barış var, kardeşlik var, insanlık var, tarım var, komşularla düzgün bağlarımız var, ticaret var, medeniyetimizin bütün dünyayla buluşturulması var” halinde konuştu.

‘Sadece salgın döneminde 12 binin üzerinde hesap belirledik’

Soylu, kelamlarını şöyle sürdürdü:

Soylu, bu mevzuda dünyanın birçok ülkesine ders verdiklerini, ABD’de FBI ve CIA nezdinde kıymetli bir noktaya geldiklerini söyledi. 

‘Kadın cinayetlerinde hayatını kaybedenlerin sayısı 155’ten 106’ya düştü’

Bakan Soylu, aile içi ve bayana yönelik şiddetle uğraşa ait soru üzerine, bu bahisteki yasal çalışmalar ve oluşturulan takip sistemleriyle ilgili bilgi verdi. 

Şiddetle uğraş konusunda yılbaşından itibaren 111 bin çalışana eğitim verildiğini anlatan Soylu, “1000 elektronik kelepçe alıyoruz, daha da fazla alacağız” bilgisini paylaştı. 

Soylu, 1 Ocak 2019 ile 17 Haziran 2019 tarihlerinde cinayete kurban giden bayanların sayısının 155 olduğunu, bu sayının 1 Ocak 2020-17 Haziran 2020 tarihlerinde 106’ya düştüğünü belirtti.  

Elektronik kelepçeler çoğaltıldığında bayana yönelik şiddetle çabaya ait takip düzenekleri konusundaki yetkinliğin daha da artacağını vurgulayan Soylu, bu çalışmalara karşın birtakım marjinal organizasyonların kadına karşı şiddeti, aile içi şiddeti, cinayeti Türkiye’yi kötülemek, Avrupa ve dünya nezdinde daha karanlık noktaya taşımak gayesiyle kullanma anlayışı sergilediğini söz etti. 

Sıkıntının bir cinsiyet arbedesi olmadığının altını çizen Soylu, şunları kaydetti:

‘KADES tipi uygulamaların bilhassa bayanlarımız tarafından indirilmesi gerekir’

Bakanlığın Kadın Takviye Uygulaması’na (KADES) da değinen Soylu, “Şu ana kadar 458 bin kişi KADES’i indirdi. Şu ana kadar 31 bin 800 civarında ihbar geldi ve bunlar yüzde 50’sinin üzerinde yanlışsız ihbar. Bu, şu demektir: Neredeyse 15 bin 516 civarında yanlışsız ihbara gidildi” tabirlerini kullandı. 

KADES’in yerli ve ulusal bir yazılım olduğunu anımsatan Soylu, “Çok kıymetli bir noktaya geldiğimizi tabir etmek istiyorum lakin daha da düzgün bir noktaya gelebilmek için KADES tipi uygulamaların bilhassa bayanlarımız tarafından indirilmesi gerekir. Yalnızca kendi açısından değil zira isim, soy isim büsbütün zımnî kalıyor ve öteki birisini de kurtarabilmek ismine kullanılabilecek bir ihbar uygulaması” formunda konuştu. 

‘Dünyadaki eroinin yüzde 17’sini biz yakalıyoruz’

Uyuşturucu ile gayrette bir kaygıyla karşı karşıya olduklarını lisana getiren Soylu, “Doğumuzdan doğal uyuşturucunun, batımızdan da sentetik ve kimyasal uyuşturucunun transit geçiş ülkesiyiz. Bu bizim için bir tehdit ve tehlike. Tıpkı vakitte bu iki uyuşturucu kesitinin de gaye ülkelerinden bir tanesiyiz. Dünyadaki eroinin yüzde 17’sini, Avrupa’nın 70’ini biz yakalıyoruz. Bunlar az sayılar değil, kıymetli sayılar” diye konuştu.

Bakan Soylu, Türkiye’nin 2012-2013 yıllarından itibaren sentetik uyuşturucu, bonzai, ekstazi, captagon, sentetik ecza üzere uyuşturucu unsurlarının baskısı altında kaldığını lisana getirerek şunları söyledi:

‘Kanalizasyondan aldığımız sularla uyuşturucu kullanımını takip ediyoruz’

Soylu, “Alanda bunlara acımasız bir biçimde saldıracağız diye bütün önlemlerimizi aldık. Hükümetimizden Allah razı olsun, 81 vilayette narkotimlerimizi kurdular. Tekrar okullarımızın etrafından 6 bin polis, 20 bin güvenlik vazifelisi görevlendirildi. Yetmedi, bunlarla birlikte parklar, aydınlatmalar, metruk binalarla ilgili ne yapacağımız konusunda haritalarımızı ortaya koyduk. Bu da yetmedi, Yeşilay’la birlikte dünyada uygulanan bir metodu uygulamaya başladık. 18 vilayetimizde kanalizasyonlardan aldığımız sularla birlikte, her çeyrekte bir o vilayetlerde uyuşturucu kullanımı artmış mı azalmış mı bunu takip ediyoruz. Yakaladığımız her uyuşturucu kullanana anket yapıyoruz. Buradan kendimize bir yol haritası çiziyoruz” diye ekledi.

‘Uyuşturucu ile gayret konusunda kimseye nefes aldırmayacacağız’

Direkt uyuşturucu unsurlara bağlı ölümlerin Türkiye’deki yıllara nazaran dağılımıyla ilgili bilgi veren Soylu, şöyle devam etti:

“Uyuşturucuya bağlı vefatlar bu yılın birinci 5 ayında geçen yıla göre yüzde 47 daha azalarak devam etmektedir. Bu, bizim bu mevzudaki çoklu takibimizin bir sonucudur ve milletimiz de bu mevzuda bize güvensin uyuşturucu konusunda ve uyuşturucu ile gayret konusunda kimseye nefes aldırmayacacağız. Şu anda 56 bin uyuşturucu satıcısı cezaevlerinde.”

15 Temmuz’dan bugüne kadar Türkiye’de 933 organize kabahat çetesini çökerttiklerini belirten Soylu, “Bunun 25 tanesi ulusal ölçekte, geri kalanı bölgesel ve lokal ölçekte. Bütün bunları yaptığımız vakit bu bahislerde hata ve suçluya nefes alacak bir alan bırakmadığımızı söylemek isterim” dedi.

‘Size kendimi ihbar edeyim’

Bakan Soylu, “Size kendimi ihbar edeyim. Makûs muamele yalnızca uyuşturucu satıcılarına yapılıyor. Uyuşturucuyla gayret konusunda kimseye göz açtırmayacağız, satıcılara nefes aldırmayacağız” diye konuştu.

‘Hayvan Hakları müdafaa ünitesi oluşturuyoruz’

Hayvan haklarıyla ilgili de konuşan Soylu, “Hem polis, hem jandarmada hayvan haklarını muhafaza üniteleri oluşturuyoruz. Arkadaşlarımız 10 gündür buna çalışıyor. Çok yakın bir vakitte polis merkezlerimizde de bu mevzuda da çok değerli bir adım atacağız. Çok ihbar geliyor bana. Tüm bunları ortadan kaldırabilecek, anı anına takip edilecek emniyet ve jandarmada bir ünite oluşturuyoruz” dedi.

Günde 600-700 kişi orta, 1500 ileti gelir

Bakan Soylu, 1 gününün nasıl geçtiğinin sorulması üzerine de şunları söyledi: