Tefecilerin Seçil Erzan’ı boş araziye götürüp tehdit ettiği görüntüler

Aralarında Fatih Terim, Arda Turan, Fernando Muslera ve Emre Belözoğlu üzere futbol topluluğunun tanınan simalarını kumpasına düşüren bankacı Seçil Erzan ve fon skandalıyla ilgili dikkat çeken bir gelişme daha yaşandı. Saadet zincirinin içinde olan ve sisteme 10 milyon lira yatıran “Muci” lakaplı İranlı Hakkani, parasını talep ettiği ancak alamadığı Erzan’ı kaçırdı. Boş bir yere götürüp görüntü çeken Hakkani, Erzan’a söylediklerini tekrarlattı. Erzan’ın yüzündeki şişlikler ise dikkatlerden kaçmadı. Öte yandan Erzan, iddianamede Hakkani tarafından tehdit edildiğini söylemişti.

SİSTEMDEKİ İRANLI TARAFINDAN KONUTUNDAN ALINDI

Kamuoyunda tanınan futbolcuları kandırıp milyonlarca dolar vurgun yapan ve tefeciler tarafından tehdit edildiğini argüman eden Seçil Erzan’ın o anlara ilişkin görüntüsü ortaya çıktı. Kelam konusu imgeler Kanal D Haber’de yayınlandı.

ERZAN’IN BAHSETTİĞİ “MUCİ” KİM?

Çekilen imgelerde Erzan, “Merhaba Süleyman Amca. Sana vermiş olduğumuz Muci’nin ve Nazlı’nın senedinde her ikisinin de hiçbir çıkarı yok. Senden çok rica ediyorum. Onların senetleriyle ilgili lütfen hiçbir şey yapma.” tabirlerini kullanıyor. Erzan’ın Muci diye bahsettiği kişi ise iddianamede ismi geçen ve tıpkı vakitte Erzan’ın üniversiteden arkadaşının eşi İranlı Hakkani.

TEFECİDEN 10 MİLYON LİRA ALDI

İranlı Hakkani’nin de saadet zincirinde ve Erzan’a para verenlerden biri olduğu biliniyor. Hakkani’nin, Erzan’dan daha fazla para istemesi üzerine Erzan’ın Tefeci Süleyman Aslan’a giderek 10 milyon lira aldığı sav ediliyor.

10 MİLYON LİRAYA 14 MİLYON LİRALIK SENET İMZALAMIŞ

Erzan, İranlı Hakkani ile birlikte 10 milyon liraya karşılık 14 milyon liralık senet imzaladığını ve bunu elden ödediğini söz etti. Erzan, “Ayrıca Süleyman Arslan 1 milyon 350 bin dolar daha para vermişti. Sonrasında ben 2 milyon 650 bin dolar formunda çok daha fazla bir parayı Süleyman Arslan’a ödedim. Bu vakte kadar Arslan’a çok fazla faiz ödedim.” sözlerini kullandı.

İranlı Hakkani, senette ismi yazmasından ötürü borçlu görünüyordu. Bunun üzerine İranlı Hakkani, Erzan’ı konutundan aldı. Otomobiline bindirip boş bir toprağa götürdü ve görüntüye çekti. Erzan’ın manzaralarda yüzünün şiş olması dikkat çekti.

FON SKANDALI NASIL BAŞLADI?

Organize Kabahatlerle Çaba Şube Müdürlüğü yıl içinde İstanbul Göktürk’te bir meskene baskın düzenledi. Bu baskında özel bir bankanın Büyükdere şube müdürü Seçil Erzan gözaltına alındı. Bu operasyonun akabinde “Fatih Terim Fonu” savlarına neden olan evrakın kapağı açılmış oldu. Meskeninde arama yapılan kuşkulu Erzan hakkında sonraki gün nöbetçi mahkeme tarafından tutuklama kararı çıktı. İsimli sürecin çok süratli ilerlediği bu evrakın kapağı aralandığında ise ortaya ortalarında ünlü isimlerin olduğu ve yaklaşık 80 milyon doları bulduğu tabir edilen bir dolandırıcılık soruşturması çıktı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mehmet Yılmaz tarafından yürütülen soruşturmada evraka onlarca şikayet dilekçesi girdi. ‘Mağdur’ sıfatıyla şikayet edenler ortasında Galatasaray topluluğunun tanınmış isimleri Fatih Terim, Arda Turan, Fernando Muslera, Selçuk İnan, Semih Kaya’nın yanı sıra kulüp yöneticilerinin olduğu argüman edildi.

Soruşturmanın bu basamağında, Fatih Terim’in yaklaşık 10 milyon dolar kaybettiğini tabir edilirken, kimi tezlere nazaran evrak büyüklüğü 80 milyon dolara yakındı. Terim’in 12,5 milyon doları, Arda Turan’ın ise için 6 ile 8 milyon euro ortasında parasının kaybolduğu da sav edildi.

FON DOLANDIRICILIĞI NASIL YAPILDI?

Soruşturmada eğitimli ve ünlü bireylerin ismi geçerken bir yandan da kaybolan paralardan kelam edilince, evrak kıymetli hale geldi. Pekala tez edilen dolandırıcılık nasıl yapıldı? Bir iş beşerinin savcılığa şikayet dilekçesinde argümanlar özetle şöyle anlatılıyor:

“Erzan 2022 yılında benimle görüşmek istedi, ‘Yatırım maksatlı para bulabilir misin? Ya da senin boşta paran var mı? Özel müşterilere özel kapalı fon sisteminde çok önemli paralar kazanılabilecek bir sistem oluşturduk, bu sistemi kapalı tutuyoruz ve sen ne kadar yatırım yaparsan o kadar da yararın fazla olur’ dedi. Hem kendi hem de arkadaşlarımdan topladığım 3.5 milyon doları şubede odasında çanta ile teslim ettim. Fakat vade gelip ödeme yapılmayınca kendisiyle görüştüm. Şube değiştiği için yetkisi açısından sistemsel bir yanılgı olduğunu söz etti. Bu sistemsel yanılgıyı aşmak için fona para eklemem gerektiğini, ne kadar çok para bulursa o kadar süratli tahlil olacağını söyledi. Yaklaşık 1.5 milyon doları iki ya da üç çanta halinde şüpheliye 14 Kasım 2022’de teslim ettim.”

Erzan’ın sistemini, banka kayıtlarına girmediği için vergi de yaratmayacak bir çıkar sistemi üzerine kurduğu anlaşıldı. Yani, Erzan, futbolculara ve iş adamlarına nakit para getirmelerini, bu parayı da piyasa faizlerinin üstende gelirle kendilerine geri ödemeyi önerdi. Büyük sayıların evraka girmesi, ünlü isimlerin bu yüksek gelire aldandığını da gösterdi.

216 YILA KADAR MAHPUSU İSTENİYOR

Sanık Erzan’ın “özel evrakta sahtecilik” ve “tacir yahut şirket yöneticisi olan ya da şirket ismine hareket eden bireylerin ticari faaliyetleri sırasında, kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık” cürümlerinden 66 yıldan 216 yıla kadar mahpusu istenen iddianamede, sanıklar Ali Yörük, Kerem Can, Hüseyin Eligül, Nazlı Can, Atilla Yörük ve Asiye Öztürk’ün ise birebir kabahatlerden 3 yıl ve 65 yıl ortasında değişen oranlarda mahpusla cezalandırılması talep ediliyor.

İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesinin iddianameyi kabul etmesi üzerine 4’ü tutuklu 7 sanık 20 Kasım’da hakim karşısına çıkmıştı. Mahkeme heyeti, tutuklu 2 sanığın tahliyesine karar vererek, duruşmayı 12 Ocak 2024’e ertelemişti.