TL Getiride Matematik Devre Dışı: Enflasyonda Yükseliş Faizde Düşüş TL’de Kalmayı Zorlaştırıyor mu?

Dolar yeni yılın birinci ayında sakinliğini koruyor. Döviz piyasalarındaki hareketsizliği pahalandıran Ekonomist Güldem Atabay, “TL’nin kamu marifetiyle baskı altında olduğu izlenimi veren bir seyir var” dedi.

“İhracat gelirlerinden %25 alarak, şirketler bölümünü döviz satışına ‘ikna ederek’ ve artacak turizm geliri beklentisi ile kamu bankalarına paslandığı anlaşılan Merkez Bankası (TCMB) rezervleri ile bir yere kadar yol alınabilir” diyen Atabay, bir de TCMB’den faiz indirimi gelirse bahar aylarında TL’de farklı bir fotoğrafla karşılaşılabileceğini kaydetti. Atabay, “Ekim-Aralık 2021 devrinde olduğu kadar süratli paha kaybetmese de, ufukta TL’nin yolu istikrar olarak görünmüyor” diye konuştu.

Ekonomist Güldem Atabay, Sözcü’den Mehtap Özcam Ertürk haberine nazaran, “Enflasyonun TCMB’nin de itiraf ettiği formda en az %55’lere kadar çıkacağı bir ortamda %14 siyaset faizi ile oluşan derin negatif gerçek faizde matematik bilen kimse TL’yi tercih etmez” sözlerini kullandı. Atabay, şöyle konuştu:

Kaldı ki, döviz mevduatlarında çözülme manalı değil, Kur Muhafazalı Mevduat’ı (KKM) deneyen tasarruf sahipleri de aslında dolara endeksli getiri vaadiyle bu işi yapıyorlar ki buna da dolarizasyonun devamı demek gerekir. Hasebiyle KKM’de ‘liralaşma’ açısından muvaffakiyet beklemek mümkün değil.

Bankaların müşterilerini ikna etmek için baskı altında olduğuna işaret eden Atabay, sistemin kalıcı olmasının güç olacağını kaydetti.

Ekonomist Güldem Atabay, Merkez Bankası’nı devreden çıkaran bir iktisat modelinin yabancı yatırımcı tarafından nasıl karşılanacağı sorusuna ise şu cevabı verdi:

Dünyanın hiçbir yerinde enflasyonu bu kadar yüksek bir ülkenin merkez bankasının devre dışı bırakılmasıyla, diğer sözle para siyasetinin olmayışıyla övünülmez. Gülerler ve yatırım gelmez. Nebati Londra toplantılarında gerçekle yüzleşecektir.

TCMB Lideri Şahap Kavcıoğlu’nun açıkladığı ‘liralaşma stratejisi’ne de değinen Güldem Atabay, “Liralaşmadan ne kast edildiğini anlamak güç. Türkiye’de tasarruf yapanların Türk Lirası tutmasının teşvik edilmesi, toplam mevduatlar içinde TL’nin hissesinin artırılması TL’de istikrar ve inanç sağlamaktan geçiyor. Bunun yolu da elbette öncelikle sürdürülebilir düzeyde düşük enflasyon oranı elde etmek. Başka makroekonomik siyasetlerle destekleyerek inanç ortamını sağlamak. AKP iktisat idaresi içinde bilhassa 2018 kur krizinden bu yana bu türlü siyasetler izlenmiyor” tabirlerini kullandı.