Türkiye Tenis Federasyonu Lideri Cengiz Durmuş, Milliyet’in sorularını yanıtladı. Federasyonun faaliyetlerini anlatan Durmuş, tertiplerle ilgili gelişmelerden, milletlerarası alandaki tenis gündemine kadar pek çok bahiste açıklamalarda bulundu.
TTF’nin İstinye’deki tesislerinde bu hafta gerçekleşen turnuva ile ilgili ayrıntılar veren Durmuş, “TEB BNP Paribas Tennis Championship Istanbul turnuvasını beş yıllığına almıştık. Üç yılı bitiyor bu sene… İki yıl daha yapacağız. Temel niyetimiz ise kendi lisansımızı alalım, yani lisans sahibi olalım istiyoruz. Artık ebediyen federasyonun ve ebediyen İstanbul’un turnuvası olsun istiyoruz. Tesislerimize kira vermekten kurtulurken, lisans sahibi olarak da turnuvaya kira vermekten kurtulalım istiyoruz. İstanbul’un bu türlü bir turnuvaya gereksinimi var sonuçta” dedi.
Avustralya’dan hudut dışı edilen yıldız tenisçinin başına gelenleri sorduğumuz Durmuş şunları söyledi:
“Novak Djokovic olayında iki konu var. Birincisi, turnuva için davet edilmiş olması, ikincisi Djokovic’in biraz fazla büyütüyor olması. Öte yandan bir ülkeye davet ediliyor, aşı muafiyeti kabul ediliyor lakin sonrasında ülkeye alınmıyor. Bu çok gerçek değil. Şayet davet edildiyse esasen ilgili federasyon, devletinden müsaade almış olmalı ve bu durum ortaya çıkmamalı, ünlü tenisçiye bu yapılmamalıydı. Bana nazaran bu süreç güzel olmadı, sportmenlik içermiyordu. Hem Avustralya’nın yaptığı hem de sonrasında Djokovic’in biraz ısrarcı olması pek beğenilen değildi. Aslında artık aşı zaruriliği eskisi üzere değil. İstanbul’da turnuvamızda biz aşı, pcr testi sormuyoruz.”
‘Federasyon taşınıyor’
TTF Lideri, “Ankara’da hoş bir tenis merkezi yapacağız. Bakanlığımızın takviyesiyle federasyon olarak yapacağız. İstinye’dekinden çok daha büyük bir tesis olacak. 83 dönümlük büyük bir yerde 17-18 kortu ve 3 bin 500 kişilik merkez kortu bulunacak. Yarısı toprak, yarısı sert yer olacak. Yetenekli çocukların federasyon bünyesinde fiyat ödemeden oynayacakları bir yer olacak. Ankara’da bizim kendi yerimiz yok. Federasyonun şu an oturduğu yer kira. Halbuki biz federasyon olarak kortların içerisinde olmalıyız, artık başkentteki tesise federasyonumuzun binasını da yerleştiriyoruz. Kentin merkezde bir yerinde ve burada bir ATP turnuvası düzenlemeyi de düşünüyoruz. Bu ATP turnuvasını düzenlediğimiz takdirde Djokovic’i de turnuvaya davet ederiz” diye konuştu.
‘Çağla’dan güzelini yapacaklar’
TTF Lideri Cengiz Durmuş, “Bu turnuvalar bilhassa kendi atletlerimizin kendi meskeninde, kendi seyircisi önünde grand slam yolunda kıymetli bir seyahate çıktıkları turnuvalar. Berfu ve İpek süratli yükselişteler ve artık turnuva oyuncusu oldular. Çağla Büyükakçay bir şampiyonluk elde etti. Bu atletlerimiz ise birden çok şampiyonluk elde edebilecek yeterliliğe sahipler. 2024 Paris Olimpiyatları’nda da yer alma ihtimalleri bulunuyor” derken, İpek Öz ve Berfu Cengiz ise bu turnuvada raket sallamanın kendileri için büyük bir deneyim olduğunu, seyircili oynandığı içinse başka bir heyecan duyduklarını lisana getirdiler.
İşte TTF’nin sistemi
TTF Lideri Cengiz Durmuş’un tabirleriyle federasyonun kurmuş olduğu sistemin işleyişi şöyle:
– Hiç para harcamadan turnuva yapıyoruz. – ITF’den aldığımız para, bizim bütçemize kalmış oluyor. – Yurt dışından gelen kafileler kaldıkları yere turizm geliri bırakıyorlar. – Tüm wild card kullanım haklarını almış olunca bizim atletlerimizin iştirak oranı artıyor. – Dünyadan birçok federasyon bize ulaşarak wild card talebinde bulunuyor. – Böylelikle bu ülkelerden bize minnet hissiyle milletlerarası etkileşimde kelam sahibi oluyoruz. – Türkiye olarak teniste lobimizi bu biçimde oluşturuyor, spor diplomasisi yapıyoruz.
‘Sportif cezaya karşıyım’
Sporun birçok branşında Rus kadroları ve atletler karşılaşmalardan men edildiler. Son olarak Wimbledon, Rus tenisçilere men getirdi. İstanbul’daki turnuvada ise birçok Rus tenisçi raket salladı.
Bu durumu kendisine sorduğumuz Cengiz Durmuş şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bireysel olarak atletin cezalandırılmasına da, sportif olarak federasyonların cezalandırılmasına da karşıyım. Belarus ve Rusya Tennis Europe’da men edilmek ve üyeliklerinin askıya alınması istendi, fakat reddedildi. Atletin bu tip şeylerde barış elçisi olabileceğine inanan bir beşerim. O yüzden de bu men etmelere karşıyız. Ülkemizden ve federasyonumuzdan kaynaklı hiçbir kısıtlama olmaz bu bahiste lakin milletlerarası federasyonların almış olduğu bir karar varsa, bu kararların sorumluluğu da onlara aittir.”
‘Megasaray ‘la meyyit dönem canlanıyor’
Antalya’da evvelki hafta 17 ülkenin dünya kupası oynamak için buluştuğuna vurgu yapan Cengiz Durmuş, “Yaklaşık 15-20 ülke de turnuva oynamak için ülkemizde, Antalya’mızdaydı. Bu yaklaşık 30-35 ülkenin her hafta ülkemizde tenis oynuyor olması demek” yorumunu yaptı. Projeleri Megasaray’ı paylaştığımızda başka ülkelerin kortlara yatırım yaptığına da vurgu yapan Durmuş, “Biz milletlerarası turnuvaları alıyoruz. Turizmin meyyit dönemlerinde Türkiye dünyanın tenis merkezi oluyor. O vakit her turnuvada bizim 7-8 atletimiz, iştirak sağlayacak puanı olmasa bile wild card ile turnuva oynama fırsatı yakalıyor. Buradaki tertiplerde biz turnuvayı ITF’ten aldığımız için federasyona her hafta gelir elde ediyoruz. Hem tertip yapıp hem para kazanabilir bir model oluşturduk. Hiç masrafımız olmayınca ITF’ten alınan paranın tamamı bütçeye gidiyor. Tenis Türkiye’de herkesin para kazanabileceği bir dal haline geldi” dedi.
‘Geleceğimiz tenis’
Türkiye Tenis Federasyonu olarak yılda 600’ün üzerinde ulusal, 200’ün üzerinde milletlerarası turnuva yapan bir federasyon olduklarını söyleyen Lider Cengiz Durmuş, “Tenisin bir varlıklı sporu olduğu algısının kırılmasının, artık kentlerde, ilçelerde tenis oynanır hale gelmiş olmasının tesirleri bunlar dedi.
Durmuş şöyle devam etti:
“Türkiye’de gelecek 50 yılın branşının tenis olduğunu düşünen birisiyim. Zira gidişat oraya hakikat, sistem oturdu. Süratle büyüyor, kartopu üzere büyüyoruz. Çok atletimiz olmaya başladı. Memleketler arası bir ağımız oluşmaya başladı. Son olarak 74 bin civarı lisanslı tenisçiye ulaşmış bulunuyoruz fakat natürel bu kâfi değil. 85 milyonluk bir ülke olduğumuz göz önünde bulundurulduğunda burada evvel yüz binleri, sonra milyonları aşmamız gerekir. Lakin artık sistem yavaş yavaş oturdu, biz bir tenis ülkesi olduk. Dünyanın gözü üzerimizde.”
‘Şırnak tenisi çok sevdi’
TTF Lideri Cengiz Durmuş, tenisin her yerde oynanabildiğini göstermek için Cudi Cup isminde ulusal bir turnuva yaptıklarını hatırlattı.
Durmuş, “Tüm Şırnak tenisi çok sevdi. Bu sene milletlerarası turnuva talebinde bulunduk. Sağ olsun Tennis Europe da bize turnuva verdi. Gençler turnuvası seviyesinde olacak. Artık orada 16-22 Mayıs tarihlerinde milletlerarası bir turnuva düzenliyoruz. Şu etapta harıl harıl bir çalışma var. Valimiz ve belediye liderimizle her gün görüşüyoruz. Altı tane kort yapılıyor. Tüm misafirperverlikleriyle hiçbir iştirakçi atletten fiyat almıyorlar. Kentte yapılan birinci milletlerarası turnuva olacak. Pahalı sanatkarlarla bir şölen havasında gerçekleşecek. Birebir vakitte Avrupa Birliği haftası da yapılacak. Ülkemizin muteber olduğunu, tenissever olduğunu, spora ve atlete ehemmiyet verdiğini gösteren bir aktiflik olacak” dedi.
