Doğadaki diğer birçok bitki kadar şifalı olan udi hindi, Asya kökenli olup kozmetik ve özellikle de parfüm sektöründe çok sık kullanılmaktadır …
Doğadaki diğer birçok bitki kadar şifalı olan udi hindi, Asya kökenli olup kozmetik ve özellikle de parfüm sektöründe çok sık kullanılmaktadır. Odunsu bir yapıya sahip olan udi hindi, yakılarak tütsü gibi de kullanılmaktadır. Ancak, hoş kokusu ve çeşitli kullanım alanları dışında zengin besin değerleri sayesinde birçok hastalıktan koruduğu da bilinmektedir. Diğer bitkiler gibi birçok faydası bulunan udi hindinin daha çok yağı ve tozu tüketilmektedir. Solunum yolu hastalıklarından enfeksiyon ve iltihapların vücuttan atılmasına kadar pek çok faydası olan udi hindi yağı, bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklardan korumaktadır.
UDİ HİNDİ FAYDALARI
Birçok kullanım alanı ve şekli olan udi hindi için Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle buyurmuştur: ‘Tedavilerin en iyisi hacamat ve udi hindi ile tedavidir.’ Grip gibi mevsimsel hastalıklardan kanser gibi ölümcül hastalıkların tedavi sürecini hızlandıran udi hindi, toz, yağ ve kabuk olarak tüketilmektedir. Asya topraklarında özellikle de Çin’de çok fazla yetişen udi hindi, mevsim geçişlerinden çok fazla etkilenmeyerek yapraklı ve canlı kalmayı sürdürebilir. Öd ağacı, kutsi hindi olarak da anılan udi hindi bitkisinin insan bedenine faydaları şöyledir:
– Mikrop kırıcıdır.
– İltihap ve enfeksiyonların vücuttan atılmasını sağlar. Özellikle bakteri, virüs, mantar ve parazit gibi enfeksiyon hastalıklarına iyi gelmektedir.
– Cilt yanıkları, kesik, haşerat ısırığı ve egzama gibi cilt hastalıklarının tedavi edilmesini sağlamaktadır.
– Antioksidan kaynağı bir bitki olarak bilinen udi hindi, vücudun toksinlerden arınmasını sağlayarak kanser hücreleriyle savaşır.
– Boğaz ağrılarını hafifletir.
– Ağız kokusuna iyi gelir.
– Kanı temizleyerek kalp ve damar sağlığını korur.
– Mide ağrısı ve sancısını dindirir.
– Bronşit, astım ve zatürre gibi solunum yolu hastalılarına iyi gelir.
– Cilt bakımında kullanıldığında cildi ölü hücrelerden arındırarak canlılık kazandırır.
– Safra ve böbrek taşlarını eritir.
– Saçların sağlıklı ve güçlü uzamasına yardımcı olur.
– Grip ve nezle gibi mevsimsel nedenlerden meydana gelen hastalıklarda tedavi sürecini hızlandırır.
– Stresi azaltır, yorgunluğu alır. Özellikle tütsü olarak kullanıldığında ortamın havasını değiştirerek kişilerin sakinleşmesine yardımcı olur.
– Burun tıkanıklığına iyi gelir, solunum yollarını açar.
UDİ HİNDİ YAĞI FAYDALARI NELERDİR?
Vücudu mikroplardan arındıran ve enfeksiyon-iltihaplardan kaynaklanan hastalıkların tedavi edilmesinde oldukça etkili olduğu gözlemlenen udi hindi yağı, 1 bardak ılık suyuna 1-2 damla udi hindi yağı damlatılarak içilmesi tavsiye edilmektedir. Her gün taze olarak hazırlanarak tüketilen karışımı, zaman içinde bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı olarak hastalıklara karşı vücut direncini arttırdığı gözlemlenmektedir. Udi hindi yağı ve suyu karıştırıp gargara yapıldığında ise boğazı temizleyerek ağrı ve öksürüğü dindirmektedir. Ancak uzmanlar yağdan ziyade toz olarak satılan baharatının tüketilmesini tavsiye etmektedir.
UDİ HİNDİ TOZU NASIL TÜKETİRLİR?
Diğer baharatlar gibi oldukça kolay muhafaza edilebilen ve tüketilen udi hindi tozu, bal ya da pekmezle karıştırılarak sabahları aç karnına 1 tatlı kaşığı tüketilmesi tavsiye edilmektedir. Hastalıklara karşı vücut direncini arttıran takviye edici gıda olarak ilaç niyetine günde 1 ya da 2 tatlı kaşığı tüketilebilmektedir. Özellikle mevsim geçişlerinde çok sık görülen solunum yolu hastalıklarına karşı korucu olan udi hindi, tüm dünyada ölüm saçan korona virüse karşı dahi koruyucu olduğu belirtilmektedir.
CORONA VİRÜSE KARŞI UDİ HİNDİ YAĞI
Korona virüsten korunmak adına uzmanlar maske, mesafe ve hijyen kurallarına harfiyen uyulmasının dışında beslenmenin de çok önemli olduğunu sıkça vurgulamaktadır. Udi hindi ve onun gibi birçok şifalı bitkinin ölçülü miktarda ve düzenli olarak tüketmenin bağışıklığı güçlendirmesi adına çok önemli olduğu belirtilmektedir. Udi hindi ve bunun gibi baharatlar yeme-içme alışkanlıklarının dışında takviye ve destekleyici gıdalar olarak kullanılması, covid-19 dahil birçok hastalığa karşı korucu görev üstlenmektedir.
