Ülkemizde bir ilki başaracak! Geri sayım başladı

TCG UFUK İSTİHBARAT GEMİSİ NEDEN KIYMETLİ?

Araştırmacı Erkan ile görüştüğümüzde öncelikle TCG Ufuk gemisinin neden kıymetli olduğu sorusuna karşılık arıyoruz… “Günümüzün en büyük silahı olan ‘teknolojik dijital harp’ için baştan sona bu hedefle tasarlanmış birinci Türk gemisi” diyerek başlıyor anlatmaya Erkan. TCG Ufuk’ta asıl maksadın elektronik bilgi izleme, toplama, tahlil etme ve gerekirse karşı önlemler ile düşman elektronik sinyallerini aldatma-engelleme olarak tanımlanabileceğini söylüyor.

Bu noktada değişik bir ayrıntı veriyor ve Türk savunma sanayii tarafından geliştirilen pek çok hassas ekipman ve sensörün bu gemide olacağı bilgisini paylaşıyor. Aslında bu durum kelam konusu sensör ve sistemlerin de hem denizde hem de en güç koşullar altında direkt test edilmesi manasına geliyor. Erkan ile sohbetimizde bahis kara savaşlarındaki değişimin denizler üzerindeki tesirlerine geliyor. Günümüzde savaşların yalnızca silahlarla yapılmadığına işaret ediyor Kozan ve ‘er meydanındaki’ belirleyici ögenin ‘bilişim teknolojisi’ olduğunun altını çiziyor.

“Eskiden ‘Biri Bizi Gözetliyor’ programları vardı… Kameralar meskenin her tarafındaydı ve izleyici anlık olarak konutta yaşanan olaylara şahit olabiliyordu. Bu türlü bir kabiliyeti denizlere taşıdığınızı düşünün… Düşman gemisi ne görüyor, ne duyuyor, haliyle taktik açıdan ne planlıyor bunları görebildiğinizi hayal edin. Hayalinizi yalnızca gemilerle sınırlamayın. Kimi noktalarda TCG Ufuk’un karadaki sinyalleri de rahatlıkla izleyebildiği gerçeğini hatırlayın. Ankara’nın nasıl bir pozisyona ulaştığını artık daha yeterli anlıyor musunuz?

Ayrıyeten, TCG Ufuk denizde bulunduğu bölgedeki ülkelerin elektronik haberleşmelerini, radar sinyallerini öteki bağlantı sensörlerinin yarattığı güçleri görebilme yeteneğine de sahip. Burada çok hassas bir hususa daha yanıt aramakta yarar var… TCG Ufuk sizce bu sistemleri yalnızca izleyebiliyor mu, yoksa müdahale de edebilir mi? Geminin üzerinde kelam konusu bu bilgileri alıp işledikten sonra onları kör edebilecek marifet var. Gördüğünüz üzere bu son cümle bile TCG Ufuk’un Ankara için nasıl bir güç ögesi olduğunu gözler önüne seriyor.”

“Elde edilen bilgilerin öbür güvenlik kurumlarıyla anlık olarak paylaşılabilmesi natürel ki mümkün olacak… Başka gemilerimiz, deniz ve kara unsurlarımızla anlık paylaşım yapacak. Başka taraftan, etrafımızda bilhassa de Mavi Vatan’daki rakiplerimizde bizimki kadar güçlü bir elektronik altyapısı olan ülke yok. Genelde parasını verip satın aldıkları ithal sistemleri kullanıyorlar. Bu ne manaya geliyor? Siz istediğiniz vakit başınıza nazaran sinyal bilgilerini değiştiremiyorsunuz. Zira bu türlü bir değişim yalnızca size o sistemi satan ülkenin müsaadesiyle mümkün olabilir. Bu müsaade de çok özel koşullar dışında kolay kolay verilmez.Peki bu ne demek? TCG Ufuk’un tüm bu sistemleri çözebileceğini, hatta öbür güvenlik kurumlarıyla da paylaşabileceğini anlatmıştık… Yani elimizde çözülen bir sistem ve değiştirilemeyen kodlar var. Bu da haliyle ‘diğer tüm güvenlik kurumlarınızın da’ o sinyali artık rahatlıkla takip edebileceği manasına gelir.”

TÜRKİYE ‘EN GELİŞMİŞ KATMANDA’ YERİNİ ALACAK

TCG Ufuk’un imkan ve kabiliyetlerini, bunların Türkiye’nin gücüne nasıl katkılar sunacağını konuştuk… Kozan ile sohbetimizde son iki durak ‘diğer ülkeler’ ve ‘ihracat potansiyeli’ oluyor. Bu gemilerin çok yaygın olmadığını biliyoruz. Kozan bir düzeltme yapıyor ve ‘olmadığı’ yerine ‘olamadığı’ daha gerçek bir söz diyor. Pek çok ülkenin bu gemiyi donatacak teknolojisinin olamadığı için bu alanda adım atamadıklarını öğreniyoruz. Hasılı genelde ABD, Rusya, Çin, Fransa, İsveç, Almanya, Norveç ve İngiltere haricinde bu mevzuda ihtisas gemisine sahip çok fazla donanma yok.

DÜNYADA BİR BİRİNCİSİ BAŞARABİLİRİZ

Tek sorunun ‘pahalılık’ olmadığını anlıyoruz. Sistemlerin kıymetli olmalarının yanı sıra her ülke için başka tahliller içermesi gerektiğini öğreniyoruz. Erkan daha net tabir edebilmek üzere bir örnekten yola çıkıyor ve “Türk istihbarat gemisi hem Batı hem de Doğu bloku teknolojisi sinyalleri toplayıp tahlil etmeli. Fakat MİLGEM ihraç ettiğimiz Ukrayna için durum farklı. Onlar, yalnızca Rus sistemlerinin bizim etrafımızda olmayan versiyonlarının istihbarati bilgilerine gereksinim duyuyor. Keza Pakistan’da da durum tekrar emsal. Yani her ülkenin muhtaçlıkları farklı”. “Türkiye’nin askeri gemi ihraç ve inşa siyaseti öteki gelişmiş ülkelere nazaran çok daha mert atılımlar gösterebiliyor. Yani dost ve müttefik ülkelerle ‘onlara özel’ gemilerin üretimi mümkün olabilir. Şayet bu başarılırsa dünyanın birinci istihbarat gemi ihracatı yapılmış olur